TOKİ tarafından Eskişehir'e yapılması planlanan toplu konut yatırımları, beraberinde bir takım tartışmaları da getirdi
TOKİ tarafından Eskişehir'e yapılması planlanan toplu konut yatırımları, beraberinde bir takım tartışmaları da getirdi. CHP'liler son olarak Alpu, Seyitgazi, Han ve Mahmudiye ilçelerine TOKİ'nin neden yatırım yapmadığını sordular. İl Başkanı Abdülkâdir Adar başkanlığında yapılan bir basın açıklamasında DSP'li Mihalıççık'ın da 'Ambargo' yiyen ilçeler arasında olduğu ifade edildi. Öncelikle AK Partililer'in, "Yerel seçimlerde AK Partili adaylara oy verin ki, hükumetle yerel yönetimleriniz uyum içerisinde çalışsın" tarzındaki söylemini saygıyla karşılıyorum. Ancak burada AK Partili dostlarımızın iki konuya dikkat etmesi gerekiyor. Birincisi hükumetin Eskişehir'e – bir zahmet – yatırım yapması gerekiyor. Şu 'Ölüm Yolu' olarak adlandırılan Alpu yolu bile bir türlü bitirilemedi. İkincisi de AK Partililer'in ayrımcılık yapmaması lazım. AK Parti ne zaman Eskişehir'e bir yatırım yapsa, savunmaya geçmek zorunda kaldı. Çünkü Eskişehirlilere 'Ayrımcılık' yapıldığı algısını bir türlü kıramadılar. Eğer ki siz Eskişehir'de kendinizden olmayan ilçelere yatırım yapmaz iseniz, bu durum 'Siyasi Şantaj' olarak nitelendirilir, size oy kazandırmaz, bilakis çok oy kaybettirir. AK Partililer'in hatasını görüyor musunuz? TOKİ vasıtasıyla Eskişehir'e ciddi bir yatırım yapıyorsunuz, ama toplumsal desteği kaybediyorsunuz. Halbuki oylarınızı artırmanız gerekir. Aynı şey yeni stadyumda da gerçekleşmişti. Muhteşem bir stat yapıyorsunuz, o binaya 'Atatürk' demek çok mu zor? Yıllarca dilimizde tüy bitti; AK Partililere "Belediye meclislerinde sudan bahanelerle yönetimi engellemeyin" dedik. "Eskişehirliye siyasi baskı yapılmaz, ters teper" dedik. 31 Mart seçimleri haklı olduğumuzu gösterdi. Anlaşıldığı kadarıyla birileri hâlen 31 Mart seçimlerinden ders çıkartamamış. Kendileri bilirler elbette...
Eskişehirli kadınlar başarır
Büyükşehir Belediyesi daha önce sosyal medya hesaplarından kadın park görevlisi istihdam edeceğini açıklamıştı. Şimdi görüyoruz ki kadın (Dikkatinizi çekerim; 'Kadın', bayan değil!..) park görevlileri işlerine başlamışlar. Kadınların iş yaşamında istihdam edilmesi çok önemli ve bu konuda yetkililerin – belli bir oranda elbette – pozitif ayrımcılık yapması güzel bir şey. Daha önce de Eskişehir'de kadın temizlik görevlileri çalıştırılmaya başlanmıştı. Gördük ki bu uygulama Türkiye genelinde örnek alındı. Şimdi kadın parkomatların da sayısının artmasını ve Türkiye'ye örnek olmasını dileriz. Eskişehirli kadınların iş disiplinleri ve zerafetleriyle bu yükün altından kolaylıkla kalkacaklarına eminiz.
Anladınız siz onu...
2020'nin ekonomik açıdan 2019'u aratacağını söylemiştim. Pek çok okurum beni 'Şom ağızlı' veya 'Felaket tellalı' olmakla itham etmişti. Ekonomi öyle bir konu ki, bir sene sonrasına ilişkin öngörüleriniz büyük oranda tutar. Eğer ki elinizin altında ekonomik veriler varsa ve bu verileri değerlendirmesini az çok biliyorsanız, bir sene sonra ne olacağını bilirsiniz. Özetle "3'üncü ayakta Baturalp iki boy fark atar ağbi" demek gibi bir şey değildir ekonomi. Kâhin olmaya gerek yoktur anlayacağınız. Son olarak Türkiye Fırıncılar Federasyonu, ekmek fiyatlarına yüzde 12 ve 20 arası zam yapacağını açıkladı. Bu açıklamala çok üzüldüm gerçi, ancak hiç şaşırmadım. "Türkiye 2020'de şahlanacak! Ekonomimiz bir kafa attı mı, Almanya'yı yere serecek" diyenlere benden selam olsun. Hani bir ara 'Avrupa Yakası' dizisinde oynayan kapıcı Gaffur tiplemesi vardı. İşte "Ekonomi 10 kaplan gücünde olacak" diyenlere Gaffur'un sözleriyle cevap vermek istiyorum; Anladınız siz onu...