18 bin aileye yardım

AK Parti Milletvekili Emine Nur Günay, hükumetin koronavirüse karşı aldığı ekonomik tedbirlerden bahsetti. Günay söz konusu tedbirler kapsamında Eskişehir'de 18 bin aileye 1000'er lira dağıtıldığını belirtti. Bu güzel bir haber elbette. 100 bine yakın insanımızın doğrudan ilgilendirecek bu yardımların devamının gelmesini dileriz. Toplamda 18 milyon liraya yakın bir paranın Eskişehir ekonomisine girmesi de iyi bir şey. Bazıları, "Kardeşim alt tarafı 18 milyon lira. Eskişehir ekonomisinin dişinin kovuğuna gitmez" diyebilirler. Saygı duyarız... Ancak 4 haftada 1 şişe kolonyayı dağıtmayı beceremeyen bir ülkede olduğumuzu da unutmamak lazım. En azından 18 bin aile ve yine en azından 1 – 2 hafta kadar ihtiyaçlarını karşılayacaktır. 

TBMM'de basın konuşuldu 

Milletvekili Arslan Kabukcuoğlu koronavirüs nedeniyle bozulan ekonomik ortamda, yerel basının durumuna dikkat çekti. Öncelikle bizim meslekte ne İsa'ya yaranırsınız ne de Musa'ya. Eskişehirspor küme düşünce suçlu basın olur. Ekonomi bozulunca yine biz suçluyuzdur. Dış politikada zaten en büyük düşman basın olarak görülür. Rus uçağını mı düşürdük? Baktık oy topluyoruz, "Ben düşürme emri verdim" diye birbirimizle yarışırız. Fakat devran dönüp Ruslardan özür dilememiz gerekince de yine basını suçlarız. Son olarak Elazığ depreminden bile bizi sorumlu tuttular... Ancak aynı basının ne kadar önemli olduğunu yetkililerimiz unutur. Son olarak koronavirüs salgınında basın olarak çok önemli bir işlevimiz olduğunu bir kere daha kanıtladık. Eğer ki bugün 'Evde kal' çağrıları toplumda karşılık bulduysa, burada biz basın emekçilerine de bir teşekkür edilmesi çok gelmemeli. Gerçi teşekkürü geçtik. Yetkililer buğday zararlısı süne böceklerinden dolayı bizi suçlamasınlar; o bize yeter... Son olarak geçen hafta bir sokağa çıkma yasağı skandalı yaşadık. Akabinde de bir istifa süreci komedisiyle neşemiz yerine geldi gerçi. Ancak bu süreç içerisinde gazeteler ciddi bir mağduriyet yaşadı. Bu konuyu TBMM gündemine getiren İYİ Partili Kabukcuoğlu, "Önümüzdeki hafta sonu sokağa çıkma yasağı uygulamasında, hükümet ilgili makamlarla gerekli tedbirleri alıp, gazetelerimizin bir kez daha mağdur olmasının önüne geçmelidir. Halkın haber alma hakkını sekteye uğratmamalıdır" ifadelerinde bulundu. Kabukcuoğlu ayrıca koronavirüs sonrasında basın kuruluşlarına yönelik neden bir ekonomik tedbir ve destek paketi oluşturulmadığını sordu. Basın ilan kurumundan kesilen yüzde 15'lik komisyon bedelinin belli bir süre alınmaması gerektiğini ifade eden ve yerel televizyonlardan uydu masrafının kaldırılması gerektiğini savunan Kabukcuoğlu'na teşekkür ederiz. Gerçi bazıları, "Bütün gazeteler kapansın. Ne güzel işte bizi eleştiren de kalmaz" diye düşünüyor olabilir. Ancak yine de bu kişilerin 'Bağımsız Yargı'ya ve 'Özgür Basın'a çok ihtiyaç duyacakları günlerin gelmesi yakındır. Kim bilir belki yarın, belki yarından da yakındır.