Kenan Evren’in ölümüyle,
12 Eylül’ün korkunç anları tekrar canlandı gözümde.
Sanırım benim gibi, pek çok arkadaşımda o acı günleri anımsamıştır.
Sakarya’ da ilköğretim müfettişi olarak görevliydim.
İhtilalin olduğunu köy okulunu teftiş ederken öğrenmiş, Kenan Evren’i köy kahvesinde dinlemiştim.
-//--
Hiç unutmuyorum.
Eve geldiğimde rahmetli annem ile eşimi banyo sobasının önüne yığdıkları kitaplarımı yakarlarken görünce bağırmıştım.
“Kitaplarımı yakmayın. Onların kimseye zararı olmadı.”
Yakmayı durdurmuşlardı.
Ama annemin ısrarı ile onlarca kitabımı evin bahçesine açtığımız çukura gömmüştük.
Zira arama üstüne arama dönemi başlamıştı.....
--//--
O hengâmede Eskişehir’e atanmıştım.
Milli eğitim allak bullaktı.
Yönetim sürekli el değiştiriyor,
resmi kıyafetli subaylar dolaşıyordu koridorlarda.
Her gün duyuyorduk:
“Filan alınmış.”
“Falan aranıyormuş.”
--//--
Yargılamalar başlamıştı.
Darağaçları kurulmuştu.
Devletin başı yorum yapıyordu:
“Hak geçirmedik. Bir onlardan bir bunlardan sallandırdık.”
TBMM’den jet hızıyla geçiyordu yasalar.
--//--
Önceki gün 12 Eylül’ün başı Kenan Evren’in öldüğünü duyunca hatırladım bunları.
Sıkıntılı günler sinema şeridi gibi geçti gözümün önünden.
Ecelsiz ölümler geldi aklıma.
Kolay geçmedi o günler çünkü.
Ölümler kolay olmadı.
Yaşları büyütülerek,
dar ağacına götürülenleri anımsadım..
--//--
12 Eylül demokrasi tarihine,
kara bir leke olarak geçecektir.
Buna inanıyorum.
Ve keşke diyorum.
Bunu yapanlardan:
Ucundan, kıyısından değil:
“Misli, misline hesap sorulsaydı.”
Sorulsaydı da:
“Bilmeyenler suçluyu öğrenseydi.”
Günlerin getirdiği.
--CHP’de birlik olmak ---
CHP’nin milletvekili adayları için bazı okurlarımız soruyor. “Prof. Dr. Gaye Usluer, Utku Çakırözer, Cemal Okan Yüksel, Erman Gölet, Metin Tomsuk ve Erdal Çakıcıer neden beraber gezmiyorlar. Onları parti gezilerinde beraber görmedik. Dahası CHP’den adaylık için başvuru yapıp ilk altıya alınmayanları partililer tanımıyorlar. Böylesi geziler CHP’de birlik ve beraberliği vatandaşa göstermek bakımından önemli değil midir?”
Önemlidir elbette. Ama nedense erken kalkanı yol alıyor. CHP il yönetimi bu konuya ne der bilemiyoruz. Bir okurumuz diyor ki “Mahalleye gidecek milletvekili adayı o mahallenin sorununu iyi bilmeli ki sorulacak sorulara yanıt verebilsin.” Evet, bu konuda çok önemli olduğu için alıyoruz köşemize.
--Tepebaşı büyük bir aile—
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç dur durak bilmeden çalışıyor. Anneler Günü’nde şehit anneleri ile bir araya gelen Başkan Ataç, demiş ki “Biz Tepebaşı olarak büyük bir aileyiz. Acı ve mutlu günlerimizde beraber olmaya devam edeceğiz. Sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Belediye Başkanı olarak kapım her zaman size açıktır. İstediğiniz zaman çalmadan yanıma gelebilir. Sorunlarınızı anlatabilirsiniz. Benim amacım Tepebaşını çağdaş bir kent durumuna getirmek. Verilen destekten çok memnunum. El ele verirsek aşamayacağımız engel kalmayacaktır.”
Ne güzel bir duygu değil mi? Tepebaşı’nda kime sorsanız “Başkan Ataç” diyor. Ve Ataç’a toz kondurmuyor. Kolay gelsin diyoruz sayın Ataç’a. Kendilerini seven bir başkanla çalıştıkları içinde Tepebaşı sakinlerini kutluyoruz.