Görüşler
1 liraya yolcu
Çocukluğumuzdan beri belediye otobüslerinin sefasını da çektik, cefasını da...
Otobüsün içindeydi biletçiler... Hala kulaklarımızda.. "İlerleyelim lütfen..."
Ama daha düne kadar Köprübaşı’ndan, şehrin içinden geçtiklerini düşününce neler yaşadığımızı iyi anlıyoruz...
"Severiz mazot kokusunu!"
Ya şehir içi gürültüsü, kötü görüntüsü...
Alıştık bir kere!
Denetim, kontrol hiçbir devirde yeterli olmadığı için şehrin kralıydı onlar...
"Sonunda yetişti tramvay..."
En azından şehir merkezi rahatladı...
Mazottan, gürültü ve görüntü kirliliğinden kurtulduk...
Geçen hafta içinde yaşadığımız olaydan anımsadık bunları...
Otobüsçüler dertlenmiş...
Ne diyorlar?
"Gerekirse 1 liraya yolcu taşırız..."
Büyükerşen, hemen yanıtını veriyor: "Onların derdi validatörlerin manyetik dalga ile parayı direk hesaba göndermesi…”
Devam ediyor:
"Eski sistemde , bilet keserken vatandaş parayı veriyor, bilet almadan geçiyordu.. Bu da çok yüksek vergi kaybına neden oluyordu... Biz onlar için çağdaş bir sistem kurduk... Neye itiraz ediyorlar ki?" Resti görmüştü Hoca...
Her şeyi bırakın ve bir Belediye Başkanını düşünün...
"Kendini seçenleri, halkını üzmek, huzuru bozmak ister mi?"
Hele toplu taşımacılık gibi büyük bir ihtiyaç dalında...
Kaldı ki, bunu Büyükerşen yapacak!..
"Kendisini üç kez seçen Eskişehir halkına..."
……….
Tramvay, kenti ayrı bir düzene soktu...
Hatlar uzayınca daha da rahatlatacak...
"Sıra dolmuşlarda" diyor Büyükerşen...
Bu şehirde yaşamak istiyorsak, önce doğrunun yanında olmalıyız...
"Burası Eskişehir..."
Eskişehir sevdalı bir gazeteci
Yorucu bir eğitimden sonra mola almıştık...
Uzandık çimlere...
Bir ara şöyle bir kafamı kaldırdım..
Ne göreyim ki?
"26 plakalı bir kamyon..."
Hemen doğruldum yerimden ve koşa koşa yanına gittim...
Bir “ETİ" kamyonuydu...
Tugaya bisküit getirmiş...
Değişik bir sıla hasreti miydi, nedir?
“Gözlerim yaşarmıştı...”
…….
Bu sözleri yıllar önce "Bülent Özyazıcı"dan dilemiştik…
Askerlik yaptığı "Osmaniye’deki bir anısı...
Bülent bir gazeteci...
Ama nasıl?
Ankara’da kurulan "Eskişehirliler Derneği’ne yıllarca hizmet etmiş bir insan..
Aynı dernekte birlikte çalıştığı Diş Hekimi "Mustafa Pilancı" anlatır:
"Gece gündüz demedik Eskişehir için... Ankara'da büyük etkinlikler yaptık... Yıllarca Eskişehir’den haberler veren gazete çıkardık... Bülent'in çok katkısı oldu..."
Yine yıllardır Eskişehir Gazeteciler Cemiyeti’nin Genel Sekreteri olarak hizmet verir Bülent...
Bir gazeteci ama önce Eskişehir sevdalısı...
"Anadolu"ya yeniden döndüğünü duyunca gerçekten mutlu olmuştuk...
“Hoş geldin" denir mi?
Ama onun için, "Yeniden doğmak" gibi bir şey...
Çocuklarını da gazeteci yetiştiren arkadaşımızı ve eşi “Türkay Hanım”ı ayrıca kutluyoruz…
Günün Sorusu _
BDP Milletvekili Gültan Kışanak Meclis’te yaptığı konuşmada "Kapınızı bize açın yoksa şehit haberlerine açarsınız" diyor.
"Barış dili buysa savaş dili nasıl olur acaba?"
Günün Sözü
İnsanlara yapılacak en büyük iyilik, onlara akıllarını kullanmayı öğretmektir.
Molliere
Günün İncisi
Güzellikleri, onlara ermeyenler dile getiremezler…
Ahmed Hulusi
Cuk
Kime zarar verirsen ver daha büyüğünü kendine vermektesin…
Gerilim
Ne olur, ne olmaz! Bu 23 Nisan’da çocuklara "asker kıyafeti" giydirmemekte fayda var…
G.E.
Özdeyiş
Tabiat insanları eşit yaratmamış, onlara eşitlermiş gibi muameleye kalkmak boşunadır.
Froude
Geçmiş olsun Rafet abi
Arı Sinemalarının müdürü "Rafet Sel", aynı zamanda aile dostumuzdur…
Sinema kapandı, tarih oldu ama "Rafet" pek çok arkadaşımızın dünyasından da hiç ayrılmadı...
Ayrı bir can dostudur...
Geçtiğimiz hafta içinde bir ameliyat geçirdi Rafet abi…
Yunusemre Devlet Hastanesi’nde Op Dr. "Aydın Erkul"un ameliyatı başarıyla gerçekleştirdiğini öğrendik…
Doktora teşekkür ediyor, Rafet abiye buradan da "geçmiş olsun" dileklerimizi iletiyoruz...
Günün Şiiri
Kutsal Işıklar
Aralıksa aylardan söz gelimi
Yağmur yağıyorsa şarıl şarıl
Sel basmışsa caddeleri akşamüstü
İnsanlar kaçıyorsa mesela
Tanıyamam kendimi hiç mi hiç
Resimlerde aynalarda
Ne resimlere sığarım ne aynalara zaten
Ne dünü düşünürüm ne yarını o kez
Bir de asfalt geziyorsam eğer
Bir de ıslanmışsam sırılsıklam
Doyamam yağmura sele
Kutsal ışıkların yandığı akşam...
Nesrin Mavi (Varlık-1959)
Söyle yavrum!
Astronot yerine geçmiş, uzay aracı da korkunç bir gürültüyle yolculuğa çıkmış. Az sonra
ölçere gözü ilişen astronutun tüyleri diken diken olmuş, sayıklamaya başlamış:
"500 km. 1000 km.. 1.000.000 km. Ayyy! Aman Tanrım.." Aynı anda da bir ses gelmiş:
"Söyle yavrum, söyle yavrum!"
Güllün Olayı
Bakan Faruk Çelik, “Asgari ücretle geçinilir, 800 TL de "büyük bir paradır" diyor.
İnsaf yahu! 4 hanımı ve 16 çocuğu asgari ücretle çalışan bir adamın evine bir milletvekili maaşı girmiyor...
Akif Kökçe
Günün Biberi
Çalışma Bakanı Faruk Çelik, "800 lira büyük para" demiş ya..
Böyle bir Çalışma Bakanı da..
"Çok büyük yara!.."
Fahrettin Fidan
Bahşiş verirken dikkat!..
Yaşlı adam kafeden çıkarken hesabı ödedikten sonra komik sayılacak “3 penny” bahşiş bırakmış.. Kapıya doğru giderken tabaktaki paraları gören garson söylenmiş:
"İnsanların bıraktıkları bahşiş onlar hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlar..."
Yaşlı adam bu sözleri duyunca, "Peki benimki ne anlatıyor?" diye sormuş.
Garson, hafif bir tebessümden sonra anlatmaya başlamış:
"İlk penny tutumlu olduğunuzu, ikinci bekar olduğunuzu, üçüncüsü ise babanızın hiç evlenmemiş olduğunu gösterir!"