‘GÖREV İSTENMEZ VERİLİR’

‘GÖREV İSTENMEZ VERİLİR’

26 Temmuz 2013 09:22
A
a
Sütiş Eskişehir
Bir süredir AK Parti Milletvekili Salih Koca’nın önümüzdeki yıl Mart ayında yapılacak olan Mahalli Seçimler öncesinde Büyükşehir Belediye Başkan adayı olacağı yazılıyor, konuşuluyor. Bu konuda bugüne kadar ‘evet’ veya ‘hayır’ diye bir cevap vermedi.
Önceki gün Esroup’a geldi. Sevgili Rasim programa davet etmiş. Bu vesile ile program öncesi kısa da olsa sohbet ettik.
GENEL BAŞKANIM BÖYLE BİR GÖREV
VERİRSE BU GÖREVDEN KAÇILMAZ
Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olup olmayacağını sordum. Soruyu sormadan önce de kendi kendime ‘sen olsan nasıl cevap verirsin?’ diye de empati yaptım.
“Sadi abi. Ben milletvekiliyim. 2011 yılında yapılan seçimlerde milletvekili seçildim. İki yıldan beri de bu görevi yapıyorum. Partimin kuruluşundan beri içerisindeyim. Genel Sekreterlik, başkan yardımcılığı ve il başkanlığı yaptım. Milletvekili olmadan önce de parti büyüklerimin fikirlerini aldım. Onlardan olur aldıktan sonra aday oldum. AK Parti camiası içerisinde belediye başkanı ve milletvekili adayı konusunda bir sıkıntı olmaz. Her seçimde partili partisiz partimize gönül vermiş olanlar milletvekilliği ve belediye başkan aday adaylığı için müracaat ediyorlar. Adaylar hakkında önce anket yapılıyor. Anketin ardından temayül yoklaması gerçekleştiriliyor. Daha sonra aday adayları parti genel merkezine mülakata çağrılıyor. Tek tek bu safhalar gerçekleştirildikten sonra aday belirleniyor. Ben belediye başkan adayı değilim. Ancak Sayın Genel Başkanım ve Başkanımız böyle bir görev verirse görevden kaçmak olmaz. AK Parti’de görev istenmez verilir” dedi.
Her seçim öncesi birilerinin adları yazılır, çizilir. Yazanlarda bu isimleri kendi kafasından yazmıyor. Çevrede konuşulan, girdikleri toplumlarda isimleri fısıldanan kişiler. Yani atmasyon değil.
Salih Koca bugün için ‘öyle bir düşüncem’ yok dese de yarın başbakan ‘adayım sensin’ dese ‘hayır’ deme şansı yok. Milletvekilliği kimliğini bir kenara bırakarak belediye başkanı seçilebilmek için çalışacak.
 
 
 
BİRİLERİ VALİYİ YIPRATMA KAMPANYASI BAŞLATTI
 
Eskişehir’deki Gezi Park eylemleri sırasında eli sopalı kişilerce dövülen ve ESOGÜ Hastanesinde tedavi görürken hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz’ın ölümü elbette ki bu şehirde yaşayan herkesi üzdü. 19 yaşında daha hayatının baharında ölen Ali İsmail’in ölümü, bu şehrin en üst makam yöneticisi olan Vali Güngör Azim Tuna’yı üzmemesi mümkün değil. Sonuçta o da bir baba. Evlat acısı yaşamamış olsa da ne demek olduğunu her baba gibi bilir.
Vali Tuna, Ali İsmail’in dövülmesi ve ardından ölümüne kadar olan safhanın tek tek araştırıldığını, Emniyet’in ve Cumhuriyet Savcılığı’nın olayın meydana geldiği yerdeki kamera kayıtlarını incelediklerini açıkladı.
Buna rağmen birileri Vali Güngör Azim Tuna’yı hedef gösterme, yıpratma ve Ali İsmail’i dövenleri koruma altına aldığı iddialarıyla yıpratma kampanyası başlattılar. Son olarak ta Eskişehir Emniyet Müdürlüğünün ‘Balyoz Timi’ kurduğunu, bu timin eylemler sırasında sokaklara girerek şiddet uygulayacağını iddia ettiler.
Vali’yi, Emniyet Müdürünü sevmeyebilirsiniz. Kimse kimseyi zorla sevecek diye bir dayatma yapılamaz. Zaten Vali, Emniyet Müdürü, Müdür Yardımcıları ile Şube Müdürleri de, ‘bizi zorla seveceksiniz’ demiyor.
Ancak ‘benim düşünceme ters. Bu nedenle bir takım asılsız iddialarla onları yıpratayım veya Ali İsmail’in ölümüne sebep olan kişi veya kişileri polis olarak göstererek, polisi yıpratalım’ diye bu tür mücadele içerisine girerseniz, aslı astarı olmayan ithamlar ortaya atarsanız bunları ispatlamak zorundasınız. İspatlayamazsınız bu tür asılsız ithamların altında kalır ve daha sonra doğruları bile söyleseniz kimseye kendinizi inandıramazsınız.
Valiyi, Emniyet Müdürünü ve Cumhuriyet Savcılarını, Hakimleri asılsız iddialarla yıpratmaya kalkanlar, Eskişehir halkından bekledikleri desteği alamadıkları için bence bu asılsız ithamların altında kendileri kaldılar.
Bu şehrin güvenliğinden sorumlu başta vali olmak üzere emniyet müdürü ve emniyet teşkilatına güvenmek, onlara sahip çıkmak hepimizin görevi. Başımıza asayiş ve güvenlik açısından bir dert geldiğinde en güvenilir liman olarak sığındığımız bu makamları, kişileri ve o kuruluşları asılsız ithamlarla yıpratmaya çalışırsak, halka da buna inandırırsak yarın asayiş ve can güvenliği sorunu yaşadığımızda sığınacak limanımız da kalmaz.
Sonradan pişman olsak bile son pişmanlık biliyorsunuz ki bir işe yaramıyor.
 
 
 
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi