‘ANKETLER KAYBETTİĞİNİ GÖSTERİYOR’

‘ANKETLER KAYBETTİĞİNİ GÖSTERİYOR’

11 Ekim 2013 09:29
A
a
Sütiş Eskişehir
Öncelikle dün yazamadığım için sizlerden özür diliyorum. Genelde yazılarımı öğleden sonra yazıyorum. Sabahtan evden çıkar kendime göre yaptığım program çerçevesinde ziyaretlerimi yaparım. Öğleden sonra da gazeteye döner köşemi yazarım.
Dün de sabahtan ES TV’nin usta kameramanlarından Mustafa Demiral ile öğleye kadar haber için birkaç yere uğradık. Saat: 13.30 sularıydı. Es Group Genel Yayın Müdürü Soner Yüksel telefon etti.
‘Abi Ankara’da Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı’nın organize ettiği Senfoni Oda Orkestrası Konseri varmış. Senin de Senfoni’den hoşlandığını! Biliyorum. TV’den Güray ve kameraman Mustafa gidecek. Follow Dergisini temsilen Zehra Hanım, Anadolu Gazetesini temsilen de senin gitmeni uygun gördük’ deyince apar topar Ankara yolunu tuttuk. Bu nedenle dünkü köşe yazımı yazamadım. Bu nedenle siz okurlarımdan özür diliyorum. Aslında Senfoni Orkestrası Konserlerinden pek hoşlanmam. Ama iyi ki de gitmişim. Kazakistan Almatı Senfoni Orkestrası’nın konserini büyük keyifle dinledim.
20 yaşındaki kemancı Galya Bisengalieva’ya hayran kaldım. Yaşı küçük ama adeta kemanını konuşturuyor, çalarken kendisinden geçiyordu. Sade beni değil, konseri izleyen 500’e yakın kişiyi de etkilemiş olacak ki, hepimiz kendisini ayakta alkışladık.
‘BU DEFA OLACAK’
Gelelim asıl konumuza. AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Ercan Kelleci’ye, 1 Ekim’de başlayan Belediye Başkanlığı seçimlerinde aday adayı olmak için kaç kişi müracaat ettiği konusunda bilgi almak için telefon ettim.
9 Ekim 2013 tarihi itibarıyla AK Parti Eskişehir İl Başkanlığına aday adaylığı için dilekçe veren olmamış. Ercan Kelleci’ye,’iktidar partisi olan AK Parti’ye Belediye Başkan adayı olmak için müracaat eden yok mu?’ diye sordum.
‘Abi aday adayları Eskişehir İl Başkanlığı yerine Genel Merkez’e müracaat ediyorlar. Doğrusu kaç kişi müracaat etti bilmiyorum. O işlerle Bakanımız Nabi Hoca’mız ilgileniyor. Biz Eskişehir’de yapmamız gerekenleri yapıyoruz’ dedi.
‘Anketler yaptırıyorsunuz. Sonuç nasıl çıkıyor? Bu seçimlerde Büyükşehir Belediyesi koltuğuna AK Parti’nin adayını oturtabilecek misiniz?’ dedim.
Cevap:
‘Abi yaptırdığımız tüm anketlerde açık ara ile birinci çıkıyoruz. Bu defa olacak ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna AK Parti’nin adayı oturacak. Yılmaz Hoca dönemi kapanıyor. Zaten kendisi de bunu gördüğü için bugüne kadar “adayım” demedi. Eğer garanti görseydi bugüne kadar adaylığını çoktan açıklardı’.
‘Yılmaz Hoca hizmetlerinin AK Parti tarafından engellendiğini söylüyor. Siz hizmet yapmak isteyen bir belediye başkanını neden engelliyorsunuz?’ diye sordum.
Cevap:
‘Biz hiçbir hizmetini engellemedik. Yaptığı büyük parkların yerini Büyükşehir Belediyesi’ne kim verdi? Tramvay hatlarının uzatılmasına onayı kim verdi? Konya Büyükşehir Belediyesi kendi imkanları ile şehir içerisinde 75’e yakın bat-çık yaptı. Eskişehir için gündeme geldiğinde de olmaz diye kestirip atıyor. Halkımız artık neyin ne olduğunu çok daha iyi görüyor. 31 Mart sabahı yepyeni bir güneş doğacak, bu güneşte AK Parti’nin Büyükşehir Belediyesini kazanmanın zafer güneşi olacak. Sadece Büyükşehir değil. Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyeleri koltuklarında da AK Partili Başkanlar oturacak.’
Tabi kimse; ‘yoğurdum ekşi’ demez. CHP Eskişehir Milletvekili Kazım Kurt’ta, merkezdeki üç belediyeyi de kendilerinin kazanacağını söylüyor.
Eğer Yılmaz Hocam, AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Ercan Kelleci’nin bu sözlerine cevap vermek, cevap hakkını kullanmak isterse, köşemizin kendilerine de açık olduğunu belirtmek isterim.
 
 
 
ÖDÜL YERİNE İCRAYA VERMİŞLER
 
ESOGÜ Osmangazi Hastanesi’nin Eskişehir’de olması Eskişehir için büyük kazanç. Hastane sadece Eskişehir’e değil Afyon, Kütahya, Bilecik hatta Uşak illerindeki yüz binlerce insanlara hizmet veriyor, sağlıklarına kavuşturuyor.
Hastaneye baktığımda branşlarında gerçekten ün yapmış, Türkiye’deki diğer üniversite hastanelerinde görev yapan hekimlerin arasına girmiş hekimlerin bulunması da özellikle bu şehirde yaşayan hepimiz için büyük bir şans. Sağlık-Sen, SES, Türk Sağlık-Sen ve Tabipler Odası gibi meslek örgütleri de bu değerli hekimlere, hocalara manevi açıdan destek olmalı, onları zaman zaman bir araya getirerek moral ve motivasyonlarını artırmaları konusunda ödüllendirmeli.
ESOGÜ Hastanesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı’nın en eski hocalarından olan Prof. Dr. Muzaffer Metintaş’ı 25 yılı aşkın süredir tanırım. Umut kesilmiş, eski sağlığına kavuşması zor, hatta mümkün değil denilen hastalara uyguladığı tedavi yöntemleri ile ayağa kaldırdığına şahidim. Eskişehir de özellikle engelli çocuklar adına yaptığı hizmetler de takdire şayan olmuştur.
İşte bu önemli bir ismi meslek örgütü olan Tabipler Odası, sözde ‘üye aidatını ödemedin’ diye icraya vermiş.
Gelin bundan sonrasını Prof. Dr. Muzaffer Metintaş’tan öğrenelim:
“Bugün bir icra takibine uğradım. Şaşırıp kaldım! Hiç kimseye veya kuruma 1 TL borcum yokken bu icra nereden çıktı? Eskişehir Tabip Odası’ndan çıkmış. 2010-2011 ve 2012 yılının aidatlarını ödememişim. 27 yıllık hekimim. 14 yılını profesör olarak geçirdim. On binlerce hasta baktım. Sadece doçent olduğumdan bu yana 4.000 akciğer kanserli hasta izledim. Yirmiden fazla uzman hekim yetiştirdim. On bir kitabım, 70 den fazla uluslararası makalem, 700'den fazla atıfım var. Ulusal uzmanlık derneği başkanlığı, kongre başkanlıkları yaptım. Sonuçta, bugüne değin bana bir kez mesaj, mektup, yazı, haber, bilgilendirme, davet göndermeyen, hiçbir aktivitesi hakkında bilgi vermeyen, duyuru veya davet yapmayan ve bugüne değin beni hiç aramayan, hiç sormayan tabip odası beni icraya vermiş. Halbuki bir meslek örgütü olarak meslektaşına neler yapması gerekirdi? İşte tabip odasının hali! Ne dersiniz? Güler misiniz? Ağlar mısınız? Hayatında bir kez olsun yasal sorun yaşamayan bir hocayı, bir bilim insanını icraya vermek, onu bununla tanıştırmak ancak yapanlara yakışacak bir seviyedir.”
Ben şahsen Tabipler Odası’nın Muzaffer Hoca’ya yaptığını yakışıksız buldum. ETO, ESO, ESOB gibi büyük meslek örgütleri var. Onlarında nereden bakasınız 15-20 bin civarında üyeleri var. Onların içinde de aidatlarını ödemeyen üyeleri var. Ama onların üyelerini aidatlarını ödemedikleri gerekçesiyle icraya verdiklerini duymadım.
Yapılan hiçbir etkinlikle ilgili kendisine davet ve bilgi vermeyeceksiniz, ama bir uyarı dahi yapma zahmetinde bulunmayarak üye aidatlarını ödemedi diye icraya vereceksiniz? Lafa gelince meslektaşlarını koruma altına aldıklarını iddia edenlere soruyorum? Bu mu sizin meslektaşına sahip çıkmanız?
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi