"Eskişehir'in geleceği için aynı masaya oturalım!"

Kentin en önemli konularının başında gelen kentsel dönüşüm sorununun tüm paydaşların bir araya gelerek çözülmesi gerektiğini söyleyen Milliyetçi Hareket Partisi İl Başkanı İsmail Candemir, “Artık kayıkçı kavgasını bırakalım. Herkes aynı masaya otursun. Ne yapmamız gerekiyorsa yapalım. Bir an önce bu şehri afete hazırlamalıyız” dedi.

Kentsel dönüşüm ve Eskişehir’in afete hazırlanması konusu gündemdeki yerini koruyor. Siz Eskişehir’in kentsel dönüşüm konusundaki gidişatını nasıl değerlendiriyorsunuz?

NEYİ TARTIŞTIĞIMIZI BİLMİYORUZ

“Eskişehir’in kentsel dönüşüm konusunda bir gidişatı yok. Asıl mesele bu. Tartışıyoruz, neyi tartıştığımızı da bilmiyoruz. Eskişehir’de uzun yıllardır baktığımız zaman yeteri kadar arsa üretilemiyor. Bu üretilemeyen arsadan dolayı da arsa fiyatları çok yüksek seviyelere çıktı. İnşaat maliyetinin yüzde 40 ile yüzde 60 arasını sadece arsa oluşturmaya başladı. Bizim alt ve orta gelir gruplarına arsa üretmemiz gerekiyor. Bunun için de Eskişehir aslında çok müsait. Ama son 25 yıla baktığımızda imara açılan bölgelerin hepsi 1’inci sınıf tarım arazileri ve belirli zümreye ait araziler. Depreme daha dayanıklı araziler ne yazık ki göz ardı ediliyor.Çok basit bir şey söyleyelim: Çankaya Mahallesi’nin hikayesine iyi bakmak lazım. 1980 sonrasında orta ve dar gelir gruplarına yönelik olarak deprem önleme bölgesi ilan edilmiş bir bölge. İlerleyen süreçte devlet ücretsiz olarak, asgari ücretle çalışan dar gelirlilere buraları tahsis etti kooperatifler yoluyla. Gerekli kredi desteği de verilerek orada insanların ev sahibi olması sağlandı. Bugün bunların hiçbirini görmüyoruz.”

KENDİLERİNE GÖRE İMAR PLANI HAZIRLADILAR

“Büyükşehir Belediyesi geçmiş yıllarda bir talepte bulundu. Afet riskli bölgeleri Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurdu. Bakanlık da kabul etti. Belirli bir bütçe ayırarak bu bölgelerin imar planının yapılmasını istedi. Kentsel dönüşümde vatandaşla uzlaşma aramanız lazım. Siz bunların hiçbirini yapmadınız, kendinize göre imar planı hazırladınız. Vatandaş da bunu kabul etmedi. Sonra mahkemeye götürdü. Ve bu imar planı iptal edildi. Burada sanki belediye hiçbir yerde yokmuş gibi çekildi. Bakanlıkla vatandaşı karşı karşıya getirmeye başladı.”

ŞEHİR ADI GİBİ ESKİMEYE BAŞLADI

“Şehrimizde konut probleminin çözümünde ya da kentsel dönüşümde tüm Türkiye’de olduğu gibi en önemli etmenlerden birisi de tabii ki TOKİ. TOKİ üzerinden de bunu yapabiliyorsunuz. Yaklaşık 15 bin konut yapıldı Eskişehir’de. Ama ne yazık ki bir belediye başkanımız daha seçilmeden ‘bu şehre TOKİ’yi sokmayacağım’ diyerek her türlü zorluğu çıkarttı. Bunun da en basit örneklerini Karapınar-2 Projesi’nde görüyoruz. Danıştay’la, yürütmenin durdurulmasıyla o bölgede vatandaşlar mağdur oldu. Şehir adı gibi eskimeye başladı.”

BİR AN ÖNCE AFETE HAZIRLAMALIYIZ

“Eskişehir’in ana arterlerine baktığımızda 2000 öncesi yapılmış binalar mevcut ve bunlar 8 kat. Yollarımız yeterli değil. Bina stokumuz çok kötü. 1999 Gölcük Düzce depreminde Eskişehir’de yıkılan binalar, giden canlar oldu ki; deprem bu bölgede olmadığı halde. Türkiye’nin önde gelen deprem bilim insanlarının söylediğine göre de, şehrimizde ne yazık ki böyle bir deprem beklentisi var. Ben 6 buçuk senedir il başkanıyım. Senede en az 4 – 5 defa bunu dile getirdim. Bizim hem 14 Mayıs seçimlerinde hem de 31 Mart seçimleri öncesinde verdiğimiz tüm demeçlerde, seçimlerde Eskişehir’in 1’inci maddesinin afete hazırlık ve kentsel dönüşüm olması gerektiğini defalarca dile getirdik. Çünkü göz göre göre bazı şeyler geliyor. Ne yazık ki bugüne kadar doğru düzgün bir adım atılmadı. Artık bu kayıkçı kavgasını bırakalım. Herkes aynı masaya otursun. Ne yapmamız gerekiyorsa yapalım. Belediye, iktidar, muhalefet, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, il müdürlükleri dahil olmalı. Bizim bir an önce bu şehri afete hazırlamamız gerekiyor.”

ÖĞRENCİ KENTİ ÖZELLİĞİMİZİ KAYBEDİYORUZ

“Eskişehir’in en büyük özelliklerinden birisi de öğrenci kenti olmasıdır. Geldiğimiz şartlarda baktığımız zaman, herhangi bir öğrencinin Eskişehir’de okuması çok zorlaştı. Konut fiyatları aşırı derecede yüksek. Almayı boş verin, kiralamada bile çok yüksek. Yiyecek – içecek sektörü son yıllarda çok fazla pahalandı. Çevre illere göre yaklaşık 2 katı civarında fiyatlar var. Bu şartlar altında Eskişehir’i artık tercih edecek üniversite öğrencisi de bulamayız. Biz en büyük gücümüzü elimizle kaybediyoruz. Eskişehir işçi, emekli, memur, öğrenci kenti… Kolay geçinebildiğimiz içindi bu. Biz bu özelliklerimizi kaybediyoruz. Trafik gibi sorunları konuşmuyoruz bile. Bunlar için bir an önce herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeli. Dar gelirliler için konut alanları üretilmeli. Depreme dayanıklı araziler üzerinde ucuz konut üretilmesi için belediye de gerekiyorsa üzerine düşeni yapmalı. Söyleyince sayın belediye başkanlarımız alınıyor ama 25 senede yaptıkları 24 daire… İmar Ltd. diye bir şirketi var. Rahmetli Büyükşehir Belediye Başkanımız Aydın Bey döneminde bunun üzerinden birçok konutlar yapıldı. Şimdi niye yapılmıyor? Biz Eskişehir Belediyesi’nde 25 senedir böyle bir şey görmedik. Bundan sonra bir an önce bu konulara el atıp yerinde dönüşüm, kentsel dönüşümü TOKİ eliyle, belediyeler eliyle, müteahhitler eliyle, bunun için gerekli çalışmaları yaparak sorunu bir an önce aşmalıyız ki hem kira fiyatları insin hem sağlıklı binalarda oturalım hem de yeni açılacak yollarla trafiği rahatlatıp otopark sorununu çözelim.”

MİLLETE YAPACAĞIMIZ HİZMETTE KAVGA OLMAZ

“Biz siyaseti niye yapıyoruz? İnsanlığa, şehrimize, devletimize, milletimize hizmet etmek için yapıyoruz. Şehrimize, milletimize yapılacak hizmette kavga olmaz. Eksiğimiz varsa söylenir, tamamlarız. Bunun iktidarı, muhalefeti olmaz. Bu şehir hepimizin. Herkes bir an önce bir araya gelip gereken adımları atmalı. Burada iktidar, muhalefet, belediye, bürokrasi hepsi bir araya gelmeli ve bu sorunları bir an önce çözmeliyiz. Çözmediğimiz geçen her gün sorunlar daha da büyüyerek üzerimize geliyor. Şehir yaşanmaz hale geliyor. Burada hepimizin sorumluluğu var ama burada en büyük sorumluluk yerel yöneticilerde. Yerel yöneticiler gereğini yapmalı, adımları atmalı, yaşadığı sıkıntılar varsa bunları kamuoyunda dile getirmeli. İktidar da gereken desteği zaten verir.”

YENİ BİR SAYFA AÇALIM

“Bir önceki Çevre ve Şehircilik Bakanı Eskişehir’i ziyaretinde ‘kentsel dönüşümde biz Bakanlık olarak üzerimize düşeni yaparız, her türlü desteği veririz’ demişti. Burada bir araya gelip tartışmaktan ziyade sorunun özüne inip neler yapabiliriz konusunu tartışmalıyız. Olan oldu. Bundan sonrasına bakalım. Yeni bir sayfa açıp, en kısa sürede Eskişehir’in bu problemlerini nasıl çözebilirizi konuşmalıyız. Bunun iktidarı, muhalefeti yok. Hepimiz bu şehirde yaşıyoruz. Allah korusun herhangi bir deprem veya afet zamanında hepimizin canı yanacak. Onun için bir an önce önlem almak zorundayız.”

TOKİ meselesinden bahsettiniz ancak ortada bir de TOKİ mağdurları diye bir gerçek var. TOKİ’nin Eskişehir’de yaptıkları ya da yapmadıklarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

ALBAYRAK’IN BEYANINI KABUL EDİYORUZ

“Keşke yerel yönetimler de TOKİ’ye bu kadar zorluk çıkarmasaydı da TOKİ Eskişehir’e daha fazla yatırım yapsaydı. Maraş depremlerinde gördüğümüz en iyi şey, TOKİ konutlarının hiçbir zarar görmemesi oldu. Bunu daha fazla yaygınlaştırmak gerekiyor ama ne yazık ki yerel yönetimler bu konuda ayak dirediler bu güne kadar. Şu anda da biliyorsunuz Maraş depreminden dolayı çok büyük bir alanda yeniden evler, iş yerleri yapılmakta. TOKİ’den önümüzdeki süreçte Eskişehir için çok fazla bir şey beklemeyelim. Bu hayalcilik olur. Çünkü orada barınacak evi olmayan binlerce insanımız var. Öncelik tabii ki orada olacak. Biz belediyenin imkanları, yerel yönetimlerin imkanları ya da teknik çalışmalar yapıldıktan sonra kat artırımlarına müsait olan yerlerde kentsel dönüşümü müteahhitler üzerinden gerçekleştirmenin yollarına bakmalıyız.TOKİ mağdurları konusunda da bir kısım biten konutlar teslim ediliyor. Onlarda KDV yüzde 1. AK Parti İl Başkanımız geçen gün yaptığı açıklamada da, bundan sonra teslim edilecek konutlarda da zamanı gelince Bakanlık düzeyinde gerekli girişimlerde bulunarak bu mağduriyetlerin önlenmesi için çalışacağı konusunda beyanları var. Biz bu beyanları kabul ediyoruz. İnşallah öyle bir sorun da kalmaz bu şehirde. Keşke daha fazla konut yapılabilseydi ama ne yazık ki değerlendirilemedi.”

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun anayasanın 4. maddesinin değiştirilmesi istemesi üzerine gündem oluştu. CHP Lider Özgür Özel de MHP’ye çağrıda bulunmuştu. MHP’nin bu konudaki tutumu nedir?

ANAYASANIN İLK 4 MADDESİNİ TARTIŞMAYIZ

“Sayın Özel 55 yıldır Milliyetçi Hareket Partisi’nin bu tavrını öğrenemediyse söyleyecek bir şey yok. Biz Anayasanın ilk 4 maddesini tartışmayız, tartıştırmayız. Kim olursa olsun. Anayasanın ilk 4 maddesi değiştirilemez. Kimse bunu teklif bile edemez. Milliyetçi Hareket Partisi kurulduğu günden bu güne kadar tavrı da budur. Bizim her dönemde dile getirdiğimiz şey, kırmızı çizgimiz Anayasanın ilk 4 maddesidir. Biz anayasanın değişmesini istiyoruz. Bu konuda Milliyetçi Hareket Partisi Genel Merkezi 2 tane anayasa çalışması yapıp sayın Cumhurbaşkanına teslim etti. Bu çok uzun sürede oldu. Ama ilk 4 madde kesinlikle tartışma dışıdır. Milliyetçi Hareket Partisi’ne böyle bir soru sorulması bile abesle iştigaldir. Bizim tavrımız gayet açıktır. Kimse bizim samimiyetimizi sorgulamasın. HÜDAPAR’ın ne dediği bizi hiç ilgilendirmez. Biz bunu tartıştırmayız. Cumhuriyetin kuruluş değerleri üzerinden kimseye siyaset yaptırmayız. Bizim tavrımız gayet açık ve nettir. “