Lobi yapmak kabiliyet ister!

Lobiciliği kısaca “yetkili kişileri, karar vericileri” etkileme faaliyeti olarak tanımlayabiliriz. Lobicilik faaliyeti her ülkede ve kültürde farklı şekilde yürür… Bizdeki lobicilik faaliyeti meslek grupları üzerinde yapılabileceği gibi hemşehricilik üzerinden de yapılabilir… Eskişehir bir süredir Emirdağ lobisinin, beceriksizliğini konuşuyor. Verdikleri bir ilanla toplumun her kesimini birbiriyle karşı karşıya getirmeyi başardılar. Böyle lobicilik faaliyetini herkes başaramaz! Eskişehir’de tanığım Emirdağlılar ile dostluklarım iyidir. Emirdağlıları de severim. Siyasette, ticarette, sporda, kültür ve sanatta, sivil toplum örgütlerinde ve bizim medya dünyasında, etkili isimlerin bir çoğu Emirdağlıdır… Hepsi Eskişehir için ayrı bir değerdir… Tanıdığım Emirdağlıların yüzde 90’ının ortak bir özelliği vardır. Kardeşleriyle, yakın akrabalarıyla mutlaka ya kavgalıdır, ya küstür! Bir araya gelmekte, birlikte iş yapmakta zorlanıyorlar.  Bir kez daha görüldü ki, “Lobi yapmak Emirdağlıların” işi değil. 

LOBİCİLİĞİN ADI MALIÇ...

Hemşehri lobisi denilince akla ilk olarak Malıç lobisi geliyor. Malıçlılar adına konuşan yoktur… Gazetelere ilan vermezler… Birkaç kişinin dışında kimsenin ismi de bilinmez. “Malıçlılar sırdır” sizin anlayacağınız… Son genel seçimler… Hangi partinin kaç milletvekili çıkardığı da Malıçları ilgilendirmez. Kaç Malıçlı milletvekili çıkmış ona bakarlar… Son seçimde AK Parti, CHP ve MHP’den milletvekili çıkardılar… Sessiz, sakin ama etkili bir lobi… Emirdağlılar ile bir kıyaslarsanız aradaki farkı gayet net ve açık şekilde görebilirsiniz… 

SAKALLI KİME YAKIN!

Malum seçimler yaklaşınca “kim kimin adamı” konusu epeyce konuşulur… Burhan Sakallı, AK Parti Büyükşehir Belediye Başkanı olunca da şunu sordular: -Nabi Avcı’ya mı  yoksa Harun Karacan’a mı yakın? Sanayide de böyle bir ayrım var… ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş, Harun Karacan’a yakın. OSB Başkanı Nadir Küpeli Nabi Avcı’ya yakın… Burhan Sakallı iki gün önce ESO’yu ziyaret etti. “Acaba OSB’ni ziyaret etmeyecek mi?” sorusu bazı kesimlerin kafasında oluşmuştu ki, Sakallı dün de OSB’yi ziyaret etti… Böylelikle “Kimseye uzak ya da yakın değilim. Herkese eşit mesafedeyim” mesajını yaptığı ziyaretlerle vermiş oldu. 

KAZANIN NEDENİ BELLİ!

9 kişi yaşamını yitirdi… Soruşturmalar açıldı. İncelemeler başlatıldı. Peki kaza neden oldu? Birleşik Taşımacılık Sendikası Başkanı Hasan Bektaş, kazanın yaşandığı hattın sinyalizasyon sistemi olmadan açıldığını söyledi.
Önemli bir iddia…
Bektaş bakın neler diyor:
-İki yıl önce burası, Kayaş- Sincan arası banliyo hattı Başkent-Ray çalışması nedeniyle trafiğe kapatıldı.
-Bu hatta sadece yüksek hızlı trenler çalışıyordu. Ama bu hat, bitmeden açıldı. Yolun bitmesi, tam anlamıyla bitmesi demek, bütün altyapısıyla, üstyapısıyla, sinyalizasyon sistemiyle birlikte açılması demek. Ama, 2018'in Nisan'ında, 12 Nisan'da bu hat sinyalizasyonsuz bir şekilde hizmete açıldı.
-Sinyalizasyon demiryolundaki trenlerin işletmesini sağlayan sistem demek. Bu bilgisayarlı bir sistem, bir merkezi var, bu merkezden bütün trenlerin kendi bölgesi var. Mesela, Eskişehir-Ankara arası Ankara'daki kumanda merkezi dediğimiz bir yerden yönetilir, bu trenler tıpkı uçaklardaki hava trafik kontrolü gibi, buralardan idare edilir. Burada şu anda böyle bir sistem yoktu.

5 BÜYÜK KAZA!

Son 15 yılda bir çok tren kazası oldu… Canları kaybettiğimiz 4 büyük tren kazası vardı. Ankara’da yaşanan kaza ile bu sayı 5 oldu…

• 22 Temmuz 2004 - Pamukova: 41 kişi öldü
• 11 Ağustos 2004 - Kocaeli: 8 kişi öldü
• 27 Ocak 2008 - Kütahya: 9 kişi öldü
• 8 Temmuz 2018 - Çorlu: 25 kişi öldü
• 13 Aralık 2018 – Ankara: 9 kişi öldü

GÜNÜN SÖZÜ

-Nice mutlu yıllara demeyeceğim, çünkü değişen bir şey yok. Günler aynı, insanlar aynı, yalanlar aynı, dekorlar ve sahneler aynı, kandırılanlar aynı. Ve yine aynı olacak; sahte kahkahalar, sıra dışı böğürmeler… (Bukowski)

GÜNÜN KARİKATÜRÜ