Cihan Yıldırım; Eskişehir’de son yıllarda turizm konusunda pek ‘anlaşılamayan’ bir hareketlilik yaşanıyor.
Eskişehir’de son yıllarda turizm konusunda pek ‘anlaşılamayan’ bir hareketlilik yaşanıyor. Gelen gidenler çoğaldı...
Saatlik, günübirlik derken sayıları her geçen gün artan oteller dolmaya başladı. Sağda solda tur otobüsleri görüyoruz. Turizm firmalarının Eskişehir’i listesine eklediğine şahit oluyoruz.
Bozkır’ın ortasındaki Eskişehir’de turizmi konuşur, hatta az da olsa ekmek yer hale geldik. Peki, bu hareketlilik neden anlaşılamıyor! Çünkü kentimizin bu konudaki potansiyelini bilmiyoruz.
Vatandaş ya da turizm firmalarını bırakın yöneticilerimizin bile çoğununhaberi yok. Zaten o potansiyeli henüz harekete geçiremedik. O yüzden son yıllarda yaşanan turistik faaliyetlere “Yılmaz Büyükerşen Turizmi” diyoruz.
Büyükerşen’in projelerini görmeyen gelenler... Hoca’nın nasıl bir kent meydana getirdiğini merak edenler... Hatta bizzat Hoca’yı merak edip gelenler bile var. Bu nedenle bizim turizm faaliyeti kent merkezine sıkışmış durumda.
Oysa Eskişehir’in bu konuda diğer kentleri kıskandıracak ve turizm gelirimizi 10’a, 20’ye katlayacak değerleri var. Pek çoğu da kırsal kesimde...
İşte o değerlerimizden biri de mağaralarımız...
Evet, yanlış okumadınız!
Eskişehir’de ciddi sayıda ve nitelikte mağara var.
Henüz hiçbiri mağara turizmi kapsamında kullanılmıyor. Başka pek çok tarihi ve doğal değerimiz gibi keşfedilmeyi bekliyor!
Ne kadar mağaramız var diyenler varsa şöyle bir örnek vereyim. Büyükşehir Belediyesi 2006 yılında “Eskişehir Mağaraları” isimli bir kitap hazırlattı. Onlarca mağara bu çalışmada yer aldı. İnanılmaz fotoğraflar eşliğinde mağaraların bilgilerine yer verildi.
İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü de resmi web sitesinde 25’e yakın mağaranın detaylı bilgisine yer veriyor.
Sarıkaya, Yelinüstü, Yelini, Beyyayla, Eşekini, Çalpınar, Dumanlıkaya, Düdensuyu/Düdenönü, Güvercin İni, Hacıhüsrevin, Heybeci, İnönü, Karakaya, Kara, Kızılçukur, Sarıkaya, Kötüfatma, Koçakkıran, Manasır, Külçeini, Mayıslar, Ulubükve Yarasa İni isimli mağaralarımız var.
Eskişehir’in mağara turizmi konusunda da potansiyeli var. Şimdilik hiçbiri gezilemiyor. Güvenlik nedeniyle çoğu ‘kapalı’ tutuluyor. Define talanına uğramasından endişe ediliyor. İnsan, hayvanların düşmesinden, kaybolmasından da korkuluyor.
Yıllar önce ‘neden turizme açılmıyor’ yönündeki soruma bu konuda uzman kamu görevlisi “Bakanlık’ın yeterli sayıda görevlisi yok. Mağaraları turizme açarsak hepsine görevli vermek zorunda. Şimdilik düşünülmüyor” demişti.
Yaklaşık 10 yıldır ‘düşünülmüyor’ alacak ki henüz adım atılmadı. Yakın gelecekte de girişim olacak gibi durmuyor. Bir gün elbette bu güzellikleri herkesle paylaşacağız.
Söz konusu mağaralar, Eskişehir turizmine önemli katkılar sunacak. Yani “Eskişehir turizm kenti olabilir” sözü öylesine söylenmiş bir söz değil. Altı da, üstü de son derece doludur.