Sivrihisar Sosyal Kültür ve Dayanışma Derneği’nin, yeni dernek binasının temel atma töreninde “siyasetin önemli aktörlerinin” olması damga vurdu… Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ve rakibi AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan adayı Burhan Sakallı… Nezaket had safhadaydı… Espriler yapıldı… Siyaset yapılmadı! Siyaset, parti, seçim hiç konuşulmadı… Milletvekilleri Harun Karacan, Utku Çakırözer, Jale Nur Süllü… Belediye başkanları Kazım Kurt, Ahmet Ataç, Hamid Yüzügüllü… Zihni Çalışkan, Volkan Doğan… Hepsinin ortak bir özelliği vardı, Eskişehirliydi… Bu fotoğrafa bakarak, seçimin sonucunu “Eskişehirli kazanacak” şeklinde formüle edebiliriz!
Milletvekilleri adına tek konuşma!
Harun Karacan, AK Parti MKYK üyesi. Sivrihisarlıların temel atma töreninde, şimdiye kadar pek alışık olmadığımız bir davranışta bulundu… Siyasetin bunca sertleştiği dönemde, Eskişehirlilik açısından önemli bulduğum için yazıyorum…
Bu gibi törenlerde biliyorsunuz protokol sırasına göre belediye başkanları, milletvekilleri sırayla konuşuyor. Konuşma sırası milletvekillerine gelince Harun Karacan, Utku Çakırözer’e, “Siz bütün milletvekilleri adına konuşun” diyor…
Çakırözer, konuşmasını CHP Milletvekili adına değil, Eskişehir milletvekilleri adına yapmış oluyor!
Muhalefet masalı!
Bundan uzun zaman önce, aslanın biri ormancının kızına aşık olmuş ve onunla evlenmek istemiş. Bu istek ormancının hiç de hoşuna gitmemiş. Bu tehlikeli birleşmeye karşı çıkacak olmuş, ama aslan da krallara özgü hoşnutsuzluğunu göstererek zavallı adamı tehdit etmiş.
…/…
Aslanın bu isteğini reddedemeyeceğini anlayan ormancının aklına parlak ve zekice bir düşünce gelmiş:
-Ey ormanlar kralı öneriniz bana onur verdi. Kızımı size veririm vermesine ama sizin ne büyük dişleriniz var, kızım sizin dişlerinizden ve pençelerinizden çok korkuyor. Dişlerinizi çektirir, pençelerinizi tırnaklarınızı keserseniz, o zaman kızım sizden korkmaz, ben de onu size seve seve veririm.
…/…
Aslan, ormancının koşullarını kabul edip hemen yerine getirmiş. (Sonuçta aşk için neler yapılmıyor ki) Daha sonra koşa koşa kendisini damat olarak kabul etmesi için ormancıya gitmiş. Dişsiz tırnaksız aslanı karşısında gören babada korkudan eser kalmamış. Bir sopayı kaptığı gibi bu aptal ve silahsız kalmış olan aslanı kapı dışarı etmiş.
Ve gerçeğimiz…
Muhalefet, dişlerini ve pençelerini teslim edeli çok oldu…
Gerçeği yeni fark ediyor. Sonuçta da ormancıdan durmadan dayak yiyor…
ADALET!
İngiliz yargıç, gece yarısı parktan geçen kızı korkutan adama 7 yıl 7 gün hapis verince, şaşıran gazeteciler sormuşlar:
-Adam kıza elini bile süremedi. Kaçan kızın çığlıklarına yetişenler de adamı yakaladılar. Bu 7 yıl, 7 gün çok değil mi?”
Yargıcın yanıtı hukuk tarihine geçecek düzeydedir:
-Kızı korkutmanın karşılığı 7 gündür. 7 yıl, İngiliz kızlarının gece yarısı parkta dolaşma özgürlüklerine saldırmanın cezasıdır.
POLİTİKACI VE ÇOBAN
- Politikacı ile çoban arasında ne fark vardır?
Yanıtı zor değil…
Birisi nutuk atarak uyutur. ikincisi de kaval çalarak uyutur.
GÜNÜN KARİKATÜRÜ