Çılgınlık yapmanın lüzumu var mı?
AK Parti, dün itibariyle temayül yoklamasını gerçekleştirdi. İl Başkanı Zihni Çalışkan ise söz konusu yoklamaya ilişkin şunları söyledi: “Bir seçimden çıkıp bir diğer seçime gitmek için bizler her zaman hazırız. 24 Haziran’dan sonra 31 Mart seçimleri de bizim için yine başarının yakalandığı, zirveye çıkıldığı bir süreç olacak.”
*
Çalışkan’ın yukarıda okuduğunuz açıklamayı gönülden yapıp yapmadığını bilemiyorum ancak bu ifadeleri duyunca, gülmekten kendimi alamadım!
*
Bir kere AK Parti, şu anda, kendi içerisinde meydan muharebesi yapıyor. Deyim yerindeyse çatır çutur kemik sesleri geliyor. Kamplaşmalar, dedikodular, ayak oyunları, ‘AK Partili o isim aday olup kazanacağına CHP’li bilmem kim kazansın’ anlayışı vesaire…
*
Tüm bunlara rağmen Zihni Çalışkan çıkmış, “zirve bizim” diyor. Hey Allah’ım ya rabbim yaaa!
*
Bakın… Şu anda AK Parti teşkilatlarının tümü fokur fokur kaynıyor. Hele ki Odunpazarı teşkilatı… Bırakın kaynamayı ve üyelerin buhar olup uçmasını, su kazanı devrilmek üzere. Bunun nedeni açık: Odunpazarı İlçe Başkanı Volkan Doğan’a henüz, ‘aday olmak üzere istifa et’ talimatının gelmeyişi ve bu yönde bir talimatın gelip gelmeyeceği yönünde kuşku yaşanması.
*
Bu noktada sizi, 2014 yerel seçimlerine götürmek istiyorum. 2014’te Erman Gölet Odunpazarı Belediye Başkan adayı olarak ilan edilmeyince, ona gönülden bağlı olan CHP örgütünün azımsanamayacak bir bölümü kazan kaldırmıştı. Bu isyan, seçim sonuçlarına net bir biçimde yansıdı. Şöyle ki… MHP 2009 yerel seçimlerinde, Odunpazarı’nda 18 bin 928 oy aldı. Aynı MHP 2014 yerel seçimlerinde, Odunpazarı’nda 51 bin 182 oy aldı. Aradaki oy farkı, tam tamına 32 bin 254!
*
Yine… 2009 yerel seçimlerinde CHP ile DSP’nin oylarının toplamı 106 bin 463’tü. 2014 yerel seçimlerinde ise CHP ile DSP’nin oylarının toplamı, seçmen sayısının artmasına rağmen 96 bin 160’tı. Aradaki fark, tam tamına 10 bin 303 oydu!
*
Bu rakamlardan da görülüyor ki en az 10 bin oy, Erman Gölet’in aday gösterilmediği 2014 yerel seçimlerinde, sosyal demokrat partilerden MHP’ye geçiş yapmış. Dahası, 2014’te AK Partililerin çok da teveccüh etmediği bir isim aday yapılmış ve AK Partili azımsanamayacak bir seçmen kitlesi de oyunu MHP’ye vermişti. Böylece MHP, elini kolunu sallaya sallaya tepki oylarını aldı ve ‘başarılı’ olarak tanımlandı.
*
Yukarıda okuduğunuz Erman Gölet vakası, AK Parti’de yaşanmak üzere… Volkan Doğan AK Parti’den Odunpazarı Belediye Başkan Adayı gösterilmediği takdirde, teşkilatı zapt etmek olanaksız hale gelecektir. 2014 yerel seçimlerinde, MHP’ye oy geçişi olmasına rağmen 82 bin 926 oy alan AK Parti, bu sayıyı dahi göremeyecektir.
*
Bir partinin, Odunpazarı’nda seçimi alabilmesi için en az 95 bin oya ihtiyacı var. Erman Gölet yine aday yapılmadı; bunun CHP seçmeni üzerinde mutlaka etkisi olacaktır. Artık İYİ Parti gerçeği de olduğu için, CHP’den İYİ Parti’ye bir miktar oy geçişi olacağını da söyleyebiliriz. Bu noktada AK Parti’nin adayı büyük önem taşıyor. Hem AK Parti’nin kitlesini koruyacak, hem milliyetçilerin oyuna talip olacak, hem de sosyal demokratları ürkütmeyecek ve tepki oylarını hanesine yazdıracak bir isim… Bu tanıma Odunpazarı’nda uyan bir kişi var, o da Volkan Doğan.
*
Beri yandan… CHP’de bir Erman Gölet efsanesi var. “O aday olsa uçarız, o aday olsa örgüt şöyle başarılı olur, o aday olursa artık önseçim yapılabilir, o aday olursa CHP’liler ekmek-aş yiyebilir” şeklinde konuşmalar yıllardır havalarda uçuşuyor. Ancak bu durum, senelerdir CHP’ye zarar veriyor.
*
Volkan Doğan’ın da, aday yapılmadığı takdirde AK Parti için efsaneye dönüşeceğini düşünüyorum. “o aday yapılsaydı seçimi kesin kazanırdık, o aday yapılsaydı teşkilat dağılmazdı, o aday yapılsaydı partililerimiz iş sahibi olurdu, o aday yapılsaydı daha sonraki yıllarda Eskişehir AK Parti’nin kalesi olurdu” gibi birçok ifade; çarşıda pazarda, caddede sokakta, evde kahvehanede konuşulmaya başlanacak.
*
Bir mesele daha var Volkan Doğan’la ilgili… Birazdan anlatacağımı, birçok kez kaleme aldım. Bir kez daha altını çizmek istiyorum.
*
Volkan Doğan, profesyonel bir ekiple, parti politikaları çerçevesinde propaganda yapan bir isim. Yine, AK Parti Eskişehir teşkilatları içerisinde, profesyonel bir ekip ve anlayışla çalışan tek isim. Volkan Doğan’ın bu anlayışı, Odunpazarı İlçe Teşkilatına bakışın olumlu yönde seyretmesini sağlarken, partinin diğer teşkilatlarına da bu noktada katkı veriyor. Çünkü Doğan, bütüncül bir biçimde parti propagandasını yapıyor, hiçbir teşkilatı ayırt etmiyor. Ayrıca, Doğan’ın kullandığı yöntem, diğer teşkilatları da hareketlendiriyor, rekabetin ve dolayısıyla başarılı olma azminin artmasına katkı sunuyor.
*
Buradan nereye geleceğim? Bakın… Dünya değişiyor ve büyük bir hızla gelişiyor. Türkiye değişiyor ve büyük bir hızla gelişiyor. Eskişehir değişiyor ve büyük bir hızla gelişiyor. Mesela yurttaşlarımız, daha düne kadar, kendilerine dayatılan gazete, televizyon ve radyo gibi medya iletişim araçlarına muhtaçtı. Ya şimdi? Neredeyse her yurttaşımızın şahsi medya iletişim aracı var! Facebook, Twitter, İnstagram gibi… Yurttaşlarımız bu hesaplardan; haber yapabiliyor, fotoğraf paylaşabiliyor, bir köşe yazarı gibi içerik üretip düşüncelerini yayabiliyor. Dolayısıyla artık… Her yurttaşımız bir gazeteci, her yurttaşımız bir algı yöneticisi! İşte Volkan Doğan, gelişen ve değişen dünyaya uyum sağlayabilen Eskişehir’deki tek AK Parti’li üst düzey yönetici. Profesyonel bir sosyal medya ekibi olduğunu, artık bilmeyen yok.
*
Bütün bu anlattıklarım ışığında şunu net bir biçimde söyleyebilirim: Volkan Doğan; Eskişehir’in değer yapısına uyumuyla, teşkilatçılığıyla, aldığı görevlerle birlikte parti içerisinde yüksek deneyim sahibi olmasıyla, tartışılmaz emeğiyle, dünyadaki değişim ve gelişime ayak uydurmasıyla; AK Parti teşkilatı içerisindeki en hazır isim.
*
Şimdi, en başa dönelim. AK Parti İl Başkanı Zihni Çalışkan, önümüzdeki yerel seçimlerde, partisinin zirveye çıkacağını iddia ediyor. Bu iddianın şu an için gerçekleşme ihtimali görünmüyor. Zira anlattım, AK Parti’de kazan kaynıyor! Bunu önlemenin ve teşkilatı hedefe kilitlemenin çözüm yolu belli. Aslında bu çözüm yolunu, yine en iyi Zihni Çalışkan biliyor. İl Başkanlığı görevine atanmasıyla birlikte ne demişti Çalışkan? Şunu: “Bizim daha önceki belediye başkan adaylarımızın tanınırlığı yoktu. Mesela ilçe başkanlarımızın, il başkanlarımızın hem siyasi deneyimi hem de kamuoyunda tanınırlığı yüksekti. Ancak biz tanınmayan isimleri aday yaptık. Mesela üniversiteden hoca aldık aday yaptık. Üç ayda hem siyaset öğretmeye çalıştık hem de tanıtmaya çalıştık. Sonuçta olmadı.”
*
O halde… Çılgınlık yapmanın lüzumu var mı? Hem de Odunpazarı’nda!