Genel Seçimlere bana göre epey uzun bir süre var. CHP'de ön seçim belirsizliği, Ak Parti'de Kongre süreci ve MHP'de 2 hatta 3 vekil çıkarırız iddiasıyla ortaya çıkan ve bana kalırsa çok çok erkenden yansıtılmaya çalışılan bir seçim havası var. Yerel seçimlerde de örneğini gördüğümüz ve tüm partileri, partilileri, vatandaşları bunaltacak, yıpratacak, yorgun düşürecek ve hata yaptıracak bir acelede ilerliyor süreç. Hal böyle olunca aslı astarı nedir bilmediğimiz "Senaryolar, Dedikodular, Olasılıklar" sıralanıp gidiyor.
"Bekaroğlu mu? "
CHP'nin Eskişehir'de ön seçim yapacağı ama ilk sırada kontenjan kullanacağı tabanın pek haz etmediği Bekaroğlu'nun bu kontenjanda yer aldığı
Büyükerşen'in CHP'de ön seçim olursa Erman Gölet kesin aday çıkar diyerek bu duruma sıcak bakmadığı senaryoları sokakta konuşulur hale gelmiş durumda.
"Nevzat Önder olamaz mı?"
Ak Parti'de bu seçim sürecine türlü türlü senaryo ile merhaba diyor. İşin odak noktası ise seçim sürecindeki savaşın Salih Koca ve Harun Karacan arasında geçeceği söylentileri.
Süleyman Soylu, Harun Karacan, Ülker Can aday yapılacak diyenleri mi ararsınız. Salih Koca, Nevzat Önder, Süleyman Reyhan diyenleri mi?
Hatta Burhan Sakallı, Salih Koca, Ülker Can üçlemesi de bu dedikodular arasında ilgi çekici seçenekler arasında.
Söylentileri çok sağlıklı ve doğru bulmasam bile seçenekler arasında en sık ratlanan ismin Ülker Can olması ise düşündürücü geliyor bana. Nevzat Önder'inde hatırı sayılır bir destekçisi olduğunu inkar etmemek lazım.
"Edizgil mi? Sezer mi? Sürpriz mi?"
MHP'de süreci boş geçirmiyor bu seçim döneminde. Türlü rivayetler, emareler, iddialaşmalar MHP'de de bolca bulunmakta.
Ruhsar Demirel'in Ankara'dan aday yapılacağı ve Bahçeli'nin bu konuda kesin kararı olduğu söyleniyor.
MHP'li özellikle eski yönetimlerde yer alan ve tabanın sevdiği isimlerin mevcut il yönetimine sıcak bakmadığı ve çıkarılacak aday konusunda arayışta olduğu konuşuluyor.
Ayhan Sezer'in Ruhsar Demirel'İn desteğiyle aday yapılacağı, tabanda sözü geçen bazı tecrübeli isimlerin ise yıllardır MHP kimliğiyle tanınan ancak yıpranmamış ve tecrübeli bir isim istedikleri de kulağımıza gelenler arasında. Emine Edizgil'in de adaylık için isminin geçtiği ancak kendisinin buna sıcak bakmadığı da başka bir rivayet.
Velhasıl sürece erken başlamanın zararları bunlar. Kulak asmayın, ciddiye almayın diyeceğim ama işin keyfi de burada, yoksa ne konuşacağız diyeceksiniz. Ne diyelim elçiye zeval olmaz, siz de haklısınız.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...