Görüşler
Yılmaz Hoca’nın taşrası
-Türkiye'nin büyük metropol kentlerinde ve de özellikle İstanbul'da yaşayanların çoğu Anadolu kentleri için "taşra" sıfatını ortak bir sözcük olarak kullanırlar. Bu sözcükte biraz küçümseme, biraz da kıytırıklık (marjinallik) yatar. Onlara göre, taşra, sanatın, kültürün, uygar değerlerin pek uğramadığı, insanlarının da genellikle ancak metropoldekilerin yararına hizmet verebildikleri ölçüde kıymet-i harbiyeleri olan yerleşim alanlarıdır.
Büyük gazetelerin, büyük kentlerdeki küçük ölçekli haberleri ile uğraşanlar, çoğu kez kendilerinden daha küçüklerin bu meslekte yaptığı büyük işlerin farkına varmazlar.
"Çünkü metropoller dışında Anadolu'nun kentleri hep taşradır."
………
Yukarıdaki satırlar "Yılmaz Büyükerşen"in...
"9. Sütun" adlı kitabımız için yazdığı önsözün başlangıcı...
1999 yılında yazmıştı...
Aradan 15 yıl geçmiş...
O günlerde Bursa’dan Eskişehir'e gelirken "Kamil Koç"un muavini sesleniyordu:
"Kerbela'ya geldik sayın yolcular.. Ama merak etmeyin sadece on dakika kalacağız..."
Ya bugün?
"Köprübaşı Köprüsü'nde hemen her gün otobüslerle gelen turistleri görüyoruz…”
Tiyatroları, operası, modern parkları, tramvayları, Balmumu heykelleri, Kültür merkezi, Uzay Evi ve hatta ETİ'nin de katkılarıyla gerçekleşen "Sualtı Dünyası"nı rüyamızda bile göremezdik...
İşte o günlerde "taşralık" gerçeğini böyle yansıtıyordu Yılmaz Hoca...
Ya bugün...
"Yine taşralıyız ama onurluyuz..."
Vicdan sahibi Eskişehirli..
"Ona çok borçludur…”
"Düzenbaz"daki milyon dolarlar
Şu kadroya bakın:
"Christian BAL, Bradley COOPER, Jeremy RENNER, Amy ADAMS ve Jennifer LAWRENCE..."
Orjinal adı "American Hustle.."
3 dalda “Altın Küre" ödülü aldı ve tam 10 dalda da "OSCAR" adayı...
Ya konusu?
-Dolandırıcı Melvin, FBI ajanı Boyle tarafından yakalanınca onlar için muhbirlik yapmayı kabul eder.
Melvin ve FBI departmanını yöneten beyinler başka dolandırıcıları yakalamak için kolları sıvarlar. Zekice bir plan kurulur...
New York'un tehlikeli bölgelerinde geçen inanılmayacak gerçek bir operasyonun hikayesi başlar...
………
Filmin ayrıntısına daha fazla girmeye gerek yok…
Ama incelik var!
Ortada milyon dolarlar dönüyor...
Çantalar dolusu dolarlar, kongre üyelerinin önlerine konuluyor...
Bazen düşünüyoruz da...
"Tayyip Erdoğan haklı galiba!"
Hani bizdeki ayakkabı kutuları için söyledikleri:
"Hükümete yapılmış komplo bunlar!"
Filmde de öyle diyor kongre üyeleri:
"Düşürmek için komplo yaptılar!"
Ama asıl "İncelik" yakıştırmasını düşündüğümüz konu daha başka!
Filmin Türkiye'de gösteriminin zamanlaması!..
Tam seçimlerden önce..
"Size göre de manidar değil mi!.."
Günün Balı
Erdoğan, "Ananas Cumhuriyeti olmayacağız" diyor.
Muz Cumhuriyeti gibisi yok tabii...
Gerilim
Suriye'de işkenceye bakana kadar, burada Kuddisi Okkır'a, Fatih Hilmioğlu'na bak önce ey yurdum insanı!
Demet Özel
Günün Sorusu
Eskiden vuruyorlardı şimdi hapsediyor, hapiste çürütüyorlar...
Kumpas diyor iktidar...
Bu kumpası ortaya çıkartmayı düşünüyor musunuz peki?
Melih Aşık
Günün İncisi
Para her kapıyı açar, ancak kitleyemez.
Yunan Atasözü
Günün Olayı
Yolsuzluk haberlerine yayın yasağa geldi.
Siyasilerin hırsızlık yapması yasak değil ama, gazetelerin yazması yasak...
"Hırsıziye Cumhuriyeti olduk..."
Akif Kökçe
Günün Biberi
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi üç balık türüne "Recepi, Eminea ve Velioglui" isimlerini vermiş.
Paralel devlet yapılaşması yargıdan sonra akvaryuma sıçradı demek...
Günün Şiiri
Yorgun Adam
Bir yağmur yağar inceden ince
Bir gençliktir gider inceden ince
Çorak topraklar çeker inceden ince
Yeşerir dallar gönlünce
Koca hak, toprak çekmişse suları
Çamurlaşmaktadır bence
Dereler ırmaklar nehirler büyük
Gençlik coşup gülünce
Çocukluk çıkmazsa bir kale için yollara
Büyük genç ellerinde duvarları
Aşmanın zevki
Şimdi bir torba omuzumuzda çıkıyoruz
Alınmış kalelerden geri...
Muhteşem Sünter (Varlık-1963)
Mumcu’nun ardından
“Uğur Mumcu”nun şahsında parıldayan unsur "toplumsal sorumluluk" idi…
Hepimiz toplumsal sorumluluğumuzun farkında olmalıydık.
Ona göre çağımızın en büyük suçu, haksızlıklara, adaletsizliklere karşı çıkmayarak susmaktı.
Yaygın kanı odur ki:
"Uğur Mumcu bu suçu işlemediği için öldürüldü."
Bayan Neely'nin düşmanları
Pazar ayinini şu sözlerle bitirmiş papaz: "Düşmanlarımızı affetmesini bilmeliyiz. Aranızda kaç kişi düşmanlarını affetti?"
Cemaatin yarıdan fazlası el kaldırmış.
Rahip sorusunu yinelemiş,.. Bu kez hepsinin elleri havaya kalkmış, en öndeki yaşlı teyze hariç...
Papaz sormuş:
"Bayan Neely, hayırdır? Düşmanlarınızı affetmek size bu kadar mı zor geliyor?"
"Düşmanım yok ki!" demiş Bayan Neely...
Rahip, "Ooooo! Gerçekten güzel bir şey! Kaç yaşındasınız?" diye sormuş.
"98" demiş kadın...
Cemaat ayağa kalkıp kendisini gözyaşları içinde alkışlamaya başlamış. Rahip de, "Şöyle öne geçin de bu işin sırrını anlatın" diye yol vermiş.
Yaşlı kadın küçük ve titrek adımlarla rahibe sırtını dönüp cemaate seslenmiş:
"Hepsi öldü şerefsizlerini.."
Amasya'nın (A)’sı...
Telefonda arkadaşıyla konuşan adam, yazdırdığı sözcüğü anlamayan Temel e, harfleri kodlamaya başlamış:
"Yaz bakalım Temel, Amasya'nın A’sı..
" Temel, "Bir dakika" demiş:
"Anladım ama, hangisi?"