Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen şehrin trafik sorununu çözmeye çalıştıkça, birileri, bu sorunun kangren haline gelmesi için elinden geleni yapıyor. En son neye şahit olduk? Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Ekrem Birsen’in Sakarya Caddesi’nde park halinde olan araçlardan ücret alınmaması ısrarına. Sonuçta iş mahkemelik oldu ve mahkeme, “araçlardan ücret alınmayacak” dedi. Bununla beraber hafta sonu gördük ki, Sakarya Caddesi’nde büyük bir keşmekeş yaşandı! Ve ayrıca bu mahkeme kararı emsal oluşturabilir, her caddede uygulanabilir, trafik keşmekeşi tüm şehre yayılabilir. Buna rağmen Yılmaz Büyükerşen pes etmiyor. Ulaşım ana planında yer alan bisiklet yolu uygulamasını hayata geçiriyor. Mevcut yollar iyileştirilecek ve yenileri eklenecek. Ayrıca Eskişehirliler, bisiklet ve bisiklet yollarını kullanmaya teşvik edilecek. Böylelikle, bir parça da olsa Eskişehir’in trafik sorununa merhem sürülmüş olacak.
Kadir Bıyık ve toplu sözleşme
Toplu iş sözleşmesi haberlerinin merkezinde, genellikle CHP’li belediyeler yer alır. Bu kez daha farklı ve bununla beraber daha sevindirici bir haber aldık. MHP’li Çifteler Belediyesi ile Belediye İş Sendikası toplu iş sözleşmesi imzaladı. 2020-2022 yılları arasını kapsayan sözleşmeye göre işçilerin aylık ücretlerine ilk bir yıllık süre için yüzde 20, ikinci yıl için ise yüzde 20 zam ve tüm sosyal haklara da yüzde 20 oranında zam yapılmak üzere anlaşmaya varıldı. Belediye Başkanı Kadir Bıyık’ın konuya ilişkin açıklaması şöyle oldu: “Gönül isterdi ki daha fazla oranda zam verelim. Ekonomik şartlarımız ortada. Tüm imkanlara rağmen diğer belediyelerin altında kalmadık ve işçilere hak ettiği zammı verdik. Her zaman emekten yana olduk.” Ne diyelim? Kadir Bıyık’ı kutluyoruz, işçiler üzerindeki duyarlılığının devam etmesini diliyoruz. Aynı zamanda Belediye İş Sendikası Başkanı Ahmet Moripek’i de tebrik etmek gerekiyor; Güney Demirdaş’dan aldığı bayrağı hakkıyla dalgalandırıyor.
Şeker gibi iki haber
Bu hafta ‘şeker’ konulu iki önemli haber aldık. İlki şuydu: “Türkşeker 2020 Fabrikalar buluşması Ankara Şeker Fabrikası Tesisleri’nde yapıldı. 2019 kampanya döneminde Şeker Fabrikaları 20 farklı kritere göre değerlendirildi. Kampanya dönemi sonunda Ereğli Şeker Fabrikası birinci, Ilgın Şeker Fabrikası ikinci, Eskişehir Şeker Fabrikası üçüncü, Ankara Şeker Fabrikası dördüncü oldu.” Harika bir haber öyle değil mi? Demek ki neymiş? Kazım Taşkent Eskişehir Şeker Fabrikası hiçbir biçimde özelleştirilmemeliymiş; umarım özelleştirilmez. İkinci haber ise şu: “AK Parti Eskişehir Milletvekili Emine Nur Günay’ın girişimleriyle, pancar kotamız arttırıldı. Şöyle ki… Beylikova 23 bin ton, İnönü 3 bin ton, Seyitgazi 3 bin ton, Sivrihisar 39 bin ton, Yunus Emre 2 bin ton, Çifteler 264 bin ton, Eskişehir 42 bin ton, toplamda 376 bin ton.” Evet, bir anlamda birbiriyle bağlantılı iki haber. Diliyorum ki Eskişehir’in ‘şeker’ alanındaki işlevi daha da artar.
Kazım Kurt’un çöple mücadelesi
“Geçmiş yıllarda herkes kendi dükkanının önünü temizliyordu. Şimdi popülist politikalar öyle bir noktaya gelmiş ki, vatandaş malzemeyi boşaltıyor ve ambalaj atıklarını kapının önüne bırakıyor. ‘Belediye gelip almadı’ diyor. Böyle bir şey yok. Bunların kuralları, usulleri, yöntemleri var. Nedir? Belediye haftada iki gün oradan çöp alır ya da haftada bir gün ambalaj atığı alır, ayda bir gün atık pil alır. Bu programları herkes hiçe sayıyor. ‘Özgürce ben çıkarırım, atarım, belediye de gelsin alsın’ diyor. Avrupa’nın birçok yerinde çöp haftada bir alınıyor, ama biz her gün alıyoruz. Ve biz çöpü aldıktan hemen sonra yeniden çöp çıkarılıyor. Bu bir kültür, bilgi, dayanışma işi.” Okuduğunuz ifadeler Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’a ait. Kurt, Ceren Özdemir Gençlik Merkezinde buluştuğu gençlere aktardı bu ifadeleri ve sonunda dedi ki: “Bilinçsiz çöp, moloz ve geri dönüşüm çıkarma sorununu ciddi bir proje kapsamında siz gençlerle beraber çözeceğiz.”
Sümeyye, ETİ ve Barbie
Spora ve sporcuya verilen değer hususunda kamu ve özel kuruluşları sık sık eleştiririz. Yeteri kadar destek olmadıkları için hayıflanırız. Ancak son zamanlarda örnek teşkil edecek gelişmeler yaşanıyor. En belirgin olanı da Eskişehir Büyükşehir Belediyesinin milli sporcusu olan Sümeyye Boyacı’ya verilen çeşitli destekler. Önce ETİ Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Firuzhan Kanatlı’dan güzel haber geldi; Kanatlı, Sümeyye’ye bir yıl sponsor olacaklarını açıkladı. Yetmedi! Bir güzel haber de Barbie’den geldi. Barbie’nin 2020 yılındaki rol modeli, 17 yaşındaki milli yüzücümüz Sümeyye Boyacı oldu. Bununla beraber milli sporcumuz Sümeyye’nin bebeği yapıldı. Böylelikle Sümeyye, ön yargılar nedeniyle kendi potansiyelinin farkında olmayan kız çocukları için ciddi bir örnek olacak. Tabii ki öncelikle Sümeyye’yi, sonra şehrimizin markası olan ETİ ile Barbie’yi kutluyorum. Bu ve bunun gibi desteklerin de devamını diliyorum.
Bu uyarıya kulağınızı tıkamayın!
Özellikle Elazığ ve Malatya depremleriyle beraber Eskişehir’deki ‘deprem gerçeği’ de gündeme geldi. Bina stoku, kentsel dönüşüm meselesi, vesaire… Uzmanların ortak görüşü şu: Hatırı sayılır bir deprem yaşandığında, Eskişehir’de facia meydana gelir! Ve deprem haftası olması münasebetiyle, şehrimize ilişkin deprem gerçeği bir kez daha gündemdeki yerini aldı. Bu noktada İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Orkun Kılıç, şu uyarıyı yaptı: “Yunus Emre Caddesi, Mustafa Kemal Atatürk Caddesi, Kızılcıklı Mahmut Pehlivan Caddesi, Cengiz Topel Caddesi ve İsmet İnönü Caddesi gibi nispeten kötü zemin koşullarına ve yüksek katlı eski yapılara sahip caddelerimizde ciddi derecede can ve mal kayıpları yaşanabilir. Ayrıca ulaşım aksayabilir, yardım için araçlar ve iş makineleri dahi buralara giremeyebilir.” Başkan Kılıç’ın yaptığı uyarı oldukça önemli ve kulakların duyması gerektiği bir uyarı. Ha, duyan olur mu? Pek sanmıyorum, ancak bir afet anında yaşayacağımız yıkımdan en çok kulağını tıkayanlar sorumlu olacak.
Pasaportsuz girilen Avrupa şehri
Sözcü gazetesi yazarı Yılmaz Özdil’in Atatürk'ün hayatını kaleme aldığı ve yüz binlere ulaşan ‘Mustafa Kemal’ adlı kitabı, Müjdat Gezen Tiyatrosu tarafından sahneye uyarlandı. Kitapla aynı adı taşıyan tiyatro, bu kez Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kültür Sanat ve Kongre Merkezinde sahnelendi. Etkinlik gecesine ilişkin anlatılacak çok şey var ancak anlatmak için sütunlarım yetmeyecek. O nedenle Yılmaz Özdil’in kullandığı şu ifadeyi paylaşıyor ve bu bölümü kapatıyorum: “Pasaportsuz girilen Avrupa şehri Eskişehir’de olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Ben bu şehirde kendimi evimde gibi hissediyorum. Örgütlü cehaleti topla tüfekle değil, Eskişehir’de olduğu gibi kültürle, sanatla, bilimle yenebiliriz. İnanıyorum ve çok eminim ki Eskişehir’de kültürden sanattan beslenen bu genç nesil, 10-20 yıl içinde Türkiye’de çok önemli konumlara gelerek bu ülkenin aydınlanmasında öncü olacaklardır.”
ESGAZ’ın takipçisi olacağız
İlçelere doğalgaz geldiği zaman ahali bayram eder. Çünkü artık sobadan, kömürden, hava kirliliğinden, isten ve zahmetten kurtulmuşlardır. Bu noktada ESGAZ Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Ceyhan’ın 2020 yılı yatırımlarına ilişkin önemli müjdeleri var! Diyor ki Ceyhan: “Mihalıçcık İlçemizde 2019’un sonunda başlayan alt yapı yatırım çalışmalarımıza 2020 yılında devam edeceğiz ve Eylül ayında doğal gaz arzı sağlamayı hedefliyoruz. 2018 yılında yatırıma başladığımız ve yüzde 50'sini doğal gaza kavuşturduğumuz Sivrihisar’ın 2020 yılında tamamını doğalgaza kavuşturmaya çalışıyoruz. Mahmudiye’de de kapasite artırımı yapmayı planlıyoruz. Dahası, Tepebaşı, Odunpazarı, Mahmudiye, Çifteler, Alpu, Beylikova ve Seyitgazi ilçelerinde, doğal gaz arzı güvenliğini artırmak ve yeni inşa edilen binalara hizmet verebilmek amacıyla, alt yapı yatırımlarımıza 15 Mart itibariyle başlamayı ve yılsonuna kadar bağlantı anlaşması imzalayan talep sahiplerine hizmet vermeyi planlıyoruz.” Bu planlama dolayısıyla ESGAZ’a teşekkür ediyoruz, konunun takipçisi olacağımızın da altını çiziyoruz!
FOTOĞRAFIN DİLİ OLSA
AÜ Rektörü Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı: İşte bakın, analizi buraya yazdım. Bu hafta Osmanlı’ya 5 atarız Özgür Bey.
ESGROUP Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Fetih Demirdaş: 1-0 olsun bizim olsun yeter hocam…
BİR TWEET
METİN NURULLAH SAZAK
“Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar” derken şair, adeta bugünlerimizi özetlemiş. Sözüm ona çağdaş batı; insan hakları, demokrasi, özgürlük ve barış kavramlarını, işine geldiği gibi kendi menfaatlerine hizmet edeceği şekilde kullanır.
AFİŞ
DEMİR ÇENELİ MELEKLER
Yönetmenliğini Katja Von Garnier’ın üstlendiği ABD yapımı dram türünde olan bu film, Amerikan tarihindeki önemli bir olayı konu alırken, cesur, başarılı ve genç eylemci Alice Paul ve Lucy Burns’ün gerçek yaşam hikâyelerini anlatıyor. Amerikalı kadınlarının oy kullanma hakkını elde etmesi için pek çok riski göze alan Alice’e ünlü oyuncu Hillary Swank hayat verirken, Lucy’i ise Frances O’Conner canlandırıyor. Kısacası bu film, kadınların erkek egemen sisteme karşı mücadelesini ve hak arayışını anlatıyor…
DÜNYA İNSANLARI
YIL: 2003
Bu fotoğraf Hindistan’ın batısından, Natwarghad köyünden... Kuyunun etrafında toplanan insanlar, temiz su alabilmek için çabalıyorlar…
KARİKATÜR
Alperen Köseoğlu