Birbirini kovalayan zam haberlerine bir yenisi eklendi. Maalesef 1 Ocak'tan itibaren ulaşım ve şebeke suyunu zamlı alacağız. Şebeke suyuna yapılan zam çok önemli değil. Çünkü kartlı sisteme geçildikten sonra su fiyatları bir hayli düştü. Şu anda metreküpünü 4 lira 72 kuruştan aldığımız suyu, bundan sonra 5 lira 67 kuruşa alacağız. Ancak bunun aylık olarak bir hâneye ilave yükü taş çatlasın 7 – 8 lira olacaktır.
Öte yandan toplu taşımaya gelen zamlar vatandaşın aile bütçesinde hissedilecek. Daha önce 3 liraya seyahat eden bir Eskişehirli, artık 3 lira 50 kuruşa seyehat etmek zorunda kalacak. Öğrenci ücretleri ise 1 lira 80 kuruş değil 2 lira olacak.
Şimdi gelin anne – baba ve iki çocuktan oluşan bir çekirdek ailenin hesabını yapalım. Okula haftada 5 gün giden bir çocuk, ayda 21 buçuk kere otobüs veya tramvaya binecektir. Eskiden bir çocuk 77 buçuk lira harcarken, iki çocuğun maliyeti aileye ayda 155 lira tutuyordu. Şimdi bu iki çocuğun maliyeti aylık 172 lira olacak.
Haftada 6 kere işe giden baba ise ayda 26 kere işe gidecektir. İşe gidip gelmeye günde 6 lira ödeyen bu baba eskiden 156 lira verirken, şimdi 182 lira ödemek zorunda kalacak. Tabii aynı masrafı – çalıştığını var sayıyoruz – anne de yapacaktır. Yani okula giden iki çocuk ve bir baba ve annenin toplam maliyeti eskiden 467 liraymış. Şimdi bu ücret 536 lira olacak. Özetle yapılan toplu taşıma zamlarının yeni yılla birlikte bir hâneye aylık ilave külfeti 69 lira olacak. Su zammını da eklersek yaklaşık 75 lira eder. Büyük bir zam ve külfet değil belki, ancak aile bütçesinde de hissedilecek bir artış olduğunu unutmayalım. 75 lira bizi kıskanan Almanlar için alt tarafı 6 Avrocuk bir para... Ancak o para Türk inasını için sıkıntı yaratıyor. 80 yaşındaki bastonlu nineler, 75 kuruşluk fark için Büyükşehir'in ekmek büfelerinin önünde kuyruklar oluşturuyor. Hem de kışın tam ortasında.
Kimse Büyükşehir Belediyesine yaptığı zamdan dolayı laf etmesin kardeşim. Elektriğe, mazota ve işçiliğe gelen zamlar ortada. Netice itibarıyla Türkiye'yi Yılmaz Büyükerşen yönetmiyor. Hani Cem Yılmaz'ın bir reklamı vardı hatırlarsınız; "Sizin gibi gençleri pistlerde görmek isteriz" diyordu. İşte zamlara karşı sesini yükseltme cesaret ve haysiyeti gösterenleri, hemen her şeye zam yapan hükûmeti eleştirirken de görmek isteriz.
Eskişehir'de balık fiyatları normale döndü. Bilindiği gibi balıkçılar artan maliyetleri protesto etmek için, iki gün boyunca "Bismillah Vira!" dememişlerdi. Herhalde bu olay tarihimizde ilk kere olmuştur. Rızkını denizden çıkartan balıkçıların bile dayanacak hâli kalmamış memlekette. Ama sorsan, "Amerika bizi kıskanıyor..."
Her neyse. Marmara Denizi'nde ağ atan balıkçılarımıza rast gelsin. Denize açılmalarıyla birlikte Eskişehir'deki tezgahlar da bereketle dolup taşmaya başladı. Fiyatlar ucuz olmasa da makul... Vatandaş olarak et almak zaten hayal oldu. Tavuk – yumurta ve süt ürünleri de gelin oldu. Geriye protein kaynağı olarak bir tek balık kalmıştı. Eskişehirlilere önerim balığı ucuzken bol bol tüketmeleri. Bu günler kolay kolay gelmeyecek çünkü.
Başkanlık sistemine geçtikten sonra AK Parti'de ciddi halkla ilişkiler sorunları yaşanıyor. Son olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu yine hedef alındı. Daha önce kazandığı seçim sonrasında mazbata verilmeyen, sonra mazbatası verilen, sonra mazbatası bir daha elinden alınan ve en sonunda "Hiç bir şey olmasa da bir şeyler olmuştur" gerekçesiyle kazandığı seçimlerin elinden alındığı Ekrem İmamoğlu'nu zorla kahraman yapmak niyetindeler. Kolay değil, Ekrem İmamoğlu'na tek seçimde iki kere zafer kazanmayı bahşettiler.
Ekrem İmamoğlu'nun başına gelenler, 1998 yılında çok büyük haksızlıklara uğrayan genç Recep Tayyip Erdoğan'ın başına gelenlerle çok benziyor. Daha dün, "Muhtar bile olamaz" diye zulm eden, Erdoğan'ın anasının ak südü gibi hak ettiği belediye reisliğini elinden alanları hatırlıyoruz. Dünün mazlumları, bugünün zalimi olmamalı. AK Parti büyük hata ediyor; ben olsam karşımda Kemal Kılıçdaroğlu'nun rakip olmasını isterim; zorla İmamoğlu'nu kendilerine rakip yapmasınlar. Çünkü keybederler...
araştırmadan yapılmış bir yazı olmuş, şu an su fiyatı 4,72 değil 5,60 zamla birlikte 6,80 oluyor.
Demek oluyor ki kaçak sayısı daha da çoğalacak... Zaten duraklar boş kimse bilet basmıyor.