Yeni krizimiz hijyenik ped

O kadar çok sorunumuz varken, saçma sapan meselelerden kriz yaratmak konusunda çok hünerliyiz. Son olarak Büyükşehir Belediyesi kadınlara hijyenik ped desteğinde bulunacağını açıkladı. Bana kalırsa güzel bir hizmet. Abartmayalım; öyle hakkında köşe yazıları yazılacak kadar büyük bir hizmet değil elbette. Ama iyi bir hizmet. “Peki kriz bunun neresinde?” dediğinizi duyar gibiyim.

Krizi yaratan AK Partililer oldu. Önce partinin Kadın Kolları Başkanı Özlem Ünalır, bunun kadının mahremiyetine bir saldırı olduğunu ileri sürdü. Akabinde de hayatında markete bir kere bile gidip kadın pedi almamış sakallı – bıyıklı adamlar konu hakkında ileri – geri konuşmaya başladı. 

Şimdi belediye tuvalet kağıdı dağıtsa, bunun insanların mahremiyetine saldırı olarak değerlendirmiyoruz. Neden söz konusu hijyenik ped olunca tersi oluyor?

Bir gazeteci olarak pek çok siyasetçiye nasihatlerde bulunmuşumdur. Onlara “sosyal medyayı sınırlı olarak kullanın. Genel Başkanınızın sözlerini paylaşın. Şehit cenazesi gelirse duygularınızı söyleyin. Ama rakiplerinizi eleştirmek için sosyal medyayı kullanmayın” önerisinde bulunmuşumdur.

Şimdi aynı öneriyi Özlem Ünalır’a da yapmak istiyorum. Kaş yapayım derken göz çıkartmanın ne size ne de partinize faydası var.

Çelikoğlu’na kulak vermeliyiz 

Eskişehir Odunpazarı Ziraat Odası Başkanı Burhan Çelikoğlu, çiftçilerin durumunun giderek kötüleştiğini belirtti. Burhan Çelikoğlu, elektrik ve mazot fiyatlarındaki artışın yanı sıra, kuraklık ve aşırı sulama ihtiyacı nedeniyle çiftçilerin yaşadığı sıkıntıları dile getirdi.

Ülkemizde işler her geçen gün kötüye gidiyor. Hükümet vatandaşa moral vermek için yeni doğalgaz yatakları, yeni petrol yatakları bulunduğunu ileri sürüyor. Açıkçası millete masal anlatarak günü kurtarıyorlar.

Elbette memleketimizde doğalgaz ve petrol var. Ancak söz konusu rezervler Türkiye’yi bir Suudi Arabistan gibi petrol devi yapacak düzeyde değil. Yeni yataklar ancak dış bağımlılığımızı kısmen azaltır.

Türkiye olarak rahat bir hayat yaşamak istiyorsak, çok çalışmaktan başka seçeneğimiz yok.

Son derece geniş ve verimli topraklarımız var. Ancak kendi ihtiyacımızı bile karşılayamıyoruz. Tarımı kalkındırmak için Burhan Çelikoğlu gibi uzmanlara kulak vermemiz lazım. Peki biz ne yapıyoruz? Tahılların kabuğu olan kepeği ayrı bir bitki zanneden Tarım Bakanları tarafından yönetiliyoruz.

Biz bu zihniyetle bir arpa boyu yol alamayız.