Yaşlı işadamları gençleri görsün

ESGİAD Başkan Vekili Kerem Toparlar, elektrik kullanımında ihtiyacı karşılamanın en sürdürülebilir ve en çevreci yolunun yerinde üretim olduğuna dikkat çekti

1 Şubat 2022 09:33
A
a
Sütiş Eskişehir

ESGİAD Başkan Vekili Kerem Toparlar, elektrik kullanımında ihtiyacı karşılamanın en sürdürülebilir ve en çevreci yolunun yerinde üretim olduğuna dikkat çekti. Genç işadamı Toparlar sıcaklık artışı ve kuraklık yüzünden ciddi bir kıtlık tehlikesi ile karşı karşıya olduğumuza işaret ederek "Dünya alarm veriyor" dedi. Toparlar yayınladığı yazılı açıklamada "...Sularımız kirleniyor. Yaşanan iklim değişikliği incelendiğinde görüyoruz ki bu durumun belli bir noktadan sonra geri dönüşü mümkün değil. Henüz o noktada değiliz ama bir şey yapılmamaya devam ederse o noktaya çok yakınız" ifadelerinde bulundu.

Şimdi çevrecileri unutalım. Hepsinin söylediklerini çöpe atalım gitsin. Diyelim ki, "Çevre meselesi de neymiş? Biz kazandığımız paraya bakarız..."

Fakat kazın ayağı öyle değil işte...

Dünya artık eski dünya değil ve bazıları ısrarla bunu anlamıyor. Mesela 19'uncu yüzyılda "Üreten biziz, yöneten de biz olacağız" sözünün bir anlamı vardı. Çünkü o yüzyılda üretenler dünyanın ekonomisini yönlendiriyordu. Fakat şimdi dünya değişti. Artık devir, "Tüketen biziz yöneten de biz olacağız" devri. Özetlemek gerekirse artık dünyayı yönetenler işçiler değil. Kerem Toparlaklar, Celalettin Kesikbaşlar, Ömer Koçlar veya Ulaş Entoklar da değil. Dünyayı yönetenler bu isimlerin ürettiklerini satın alanlar; yani bilinçli tüketiciler...

Bazılarına şaka gibi gelecek ancak Avrupa'yı bir takım gizli tarikatler filan yönetmiyor. Avrupa'yı bilinçli tüketiciler yönetiyor ve onlar çevre sorunlarına duyarlı. Yakın zamanda Avrupalı tüketiciler çevreye duyarlı olmayan ürünleri almayacak. Nasıl ki bizde uyanık müteşebbisler "Helal gıda" diye sertifika ürettiler, işte çok yakında Avrupa'da "Temiz ürün" diye sertefikalar üretilecek.

Sayın Cumhurbaşkanımız, "Şöyle Amerikan Başkanıyla bir selfie çektireyim" diye mi gitti bilemeyeceğim; ancak Glasgow ve Paris'te ilk adımları atılan süreç, çevreci üretim yapmayan ülkeleri dışlamak yönünde.

Yani Türkiye gibi ülkelerde "Biz Avrupalılara bakmayalım ve kömürle elektrik üretelim" diyenler, ürettikleri malları satacak piyasa bulamayacaklar. Çünkü başta Avrupa Birliği olmak üzere tüketiciye önem veren ülkeler, "Yeşil üretim" yapmayan memleketlerden mal veya hammedde almayacaklar. Tabii "Biz ürünlerimizi Avrupa'ya değil, Kuzey Kore halkına satacağız" diyenleri bilemem. Böyle düşünenlere de Allah şifa versin.

 

Daha kötüsü bitti

Aralık ayında "Kötü günler geride kaldı, şimdi daha kötü günler bekliyoruz" demiştik. Bizi "Şom ağızlı, felaket tellalı" olmakla suçlayanlar, ne kadar haklı olduğumuzu gördüler. Şimdi müjdemizi istemek hakkımız; artık daha kötü günler geride kaldı; şimdi berbat günler bizi bekliyor...

Öncelikle ABD Merkez Bankası'nın yıl içerisinde defalarca faiz artıracağını duyurduğunu belirtelim. Yıl sonunda dolar enflasyonunun yüzde 10'ları bulması bekleniyor ki bunun anlamı Türkiye gibi ülkelere beş kuruş para girmeyeceği. Yani şimdiye kadar kendi beceriksizliğimizden, basiretsizliğimizden kaynaklanan ekonomik kriz yaşadık. Buna artık küresel bir krizi de ekleyebilirsiniz. İşin vahim tarafı, memleketi yönetenler gelmekte olan felaketin farkında bile değiller.

 

Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi