İnsanoğlu hayata gözlerini açtığı andan itibaren iletişim içinde yaşamını şekillendirir bilirsiniz.
Bendenizin de uzunca süredir mesleğini oluşturan gazetecilikte pratik ve akademik eğitimimim bir parçası olan iletişim, günümüz koşullarında sosyal çevremi de oluşturan ana etmen.
Gazetecilik bölümünde yüksek lisans yaptığım Ankara Üniversitesi’ndeki danışman hocam İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurcan Törenli’yi tanıdığımda bende oluşan entelektüel kişi profili…
“Kıvılcımlı” veya “Doktor” adıyla anılan teorisyen devrimcilerden Hikmet Kıvılcımlı hayranı fabrika işçisi Hüseyin Öncü’yü dinlediğimde edindiğim politize emekçi izlenimi örneğinde olduğu gibi…
Sosyal çevremizi oluştururken yaptığımız bazı tercihler söz konusu.
Niyetim, iletişim kanallarının artması ve bunun daha yaygın olarak kullanılmasıyla toplumsal dönüşüme tanıklık ettiğimiz mevcut zaman diliminde gençlerin değişen yaşam biçimini anlayabilmek.
Biz orta yaş ve üstü yaş grubunun bazen kabullenmekte zorlandığı, hatta hayatımızı şekillendirdiği de değerlendirilen sosyal medya kullanımının gençler arasında adeta bir zorunluluk haline geldiği bir gerçek.
Her şeyin mükemmel olduğu, lüks yaşamların gözler önüne serildiği, kısa sürede servet sahibi olunabilecek umudunun pompalandığı, özenti duyulacak bir yaşama sahip olabilmek için her türlü yolun mübah sayılabileceği algısı…
Kısaca dikensiz gül bahçesi bir hayat…
İşte “Z Kuşağı” olarak adlandırılan bu gençlerle ilgili yapılan araştırma bazı gerçekleri yüzümüze tokat gibi çarpıyor.
Amerika'nın en büyük 5 bankasından biri olan US Bank'ın 4 bin yatırımcıyla yaptığı anket Gazete Oksijen’de yayımlandı. Buna göre, Z Kuşağı daha iyi bir yaşam kalitesine sahip olmayı belirli bir miktar paraya sahip olmaktan daha önemli bir zenginlik işareti olarak görüyor.
Neredeyse bir o kadar kişi asıl zenginliğin, hayatı istediğin gibi yaşamak olduğuna inanıyor. Buna karşılık, 59-77 yaş grubunun yüzde 61'i varlıklı hissetmenin finansal güvenceye sahip olmak anlamına geldiğini düşünüyor.
Rapora göre Z Kuşağı'nın yatırım yaparken temel motivasyonu yeni deneyimler ve ilgi alanları.
Bu nedenle yaklaşık dörtte biri zenginliği, başarılı olmak ve istediğini yapma özgürlüğü olarak tanımlıyor.
Bu noktada onların zenginlik tanımı diğer kuşaklara göre daha soyut kalıyor.
Z kuşağının kendilerini ekonomik olarak güvende hissetmek için her bir kuruşu biriktirmek yerine, kendilerini zengin hissetmek için arkadaşlarıyla gidecekleri tatillere yatırım yapmak isteyebilecekleri yorumu yapılıyor.
Hasılı…
Z Kuşağı için zenginliğin tanımı farklı…
Yaşam standardı para biriktirmekten daha önemli hale geliyor.
Artık yatırım seçenekleri, mülk sahibi olmak, yerleşik yaşamla ilgili o kanıksadığımız, bildiğimiz tarzlar Z Kuşağı için önemli görünmüyor.
Tüm bildiklerimizi unutturan…
Varsa, yoksa, dikensiz gül bahçesindeki yaşamı kutsayan bir hayat tarzını başta sosyal medya olmak üzere her yerde gösterebilmek için yaşamak…
Gerisi hiç önemli değil.
Sizi bilmem ama bana göre değil.
Kalın sağlıcakla…
Tarkan Bey Lütfen Biraz Tarafsız Olun,Yazişleri programını izliyoruz . Siz hep bi taraf tutuyorsunuz.objektif olun lütfen.birde doktora yapmışsınız Mesleğinizde