Mevcut Rektör Prof. Dr. Hasan Gönen, Prof. Dr. Adnan Şahin, Prof. Dr. Hasan Tosun, Prof. Dr. Ejder Okumuş, Prof. Dr. Muammer Kaya adaylıklarını erken açıklayan isimlerdi. Seçime bir hafta kala Prof. Dr. Alparslan Birdane’de yarışa dâhil oldu.
6 adayın yarışacağı beklenirken seçim günü aday listelerine baktığımızda Sanat Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Hüseyin Erkaya’da aday olmuştu. Prof. Dr. Erkaya’nın da yarışa dâhil olması bazı öğretim üyeleri tarafından şaşkınlıkla karşılandı. Çoğu,’haberimiz yoktu’ diye yorum yaptı.
Prof. Dr. Erkaya’nın son anda aday olması ile 6 ismin yarışacağı beklentilerini yanılttı ve 7 adaylı bir seçim süreci yaşandı.
Rektör Prof. Dr. Hasan Gönen, en yakın rakibine 184 fark atarak sandıktan birinci çıkmayı başardı. Prof. Dr. Adnan Şahin 147, Prof. Dr. Hasan Tosun 120, Prof. Dr. Alparslan Birdane 68, Prof. Dr. Ejder Okumuş 24, Prof. Dr. Muammer Kaya 8, son anda aday olan Prof. Dr. Hasan Hüseyin Erkaya ise 1 oy aldı.
Seçim sonucu önümüzdeki hafta içerisinde YÖK’e ulaşır. Bakalım YÖK en çok oy alan isimler olan Prof. Dr. Hasan Gönen, Prof. Dr. Adnan Şahin ve Prof. Dr. Hasan Tosun’un mu isimlerini Cumhurbaşkanına gönderecek? Yoksa sıralamayı değiştirecek mi?
İLK ÜÇÜ BİLDİ
Rektörlük seçimlerini İstanbul’da çalıştığı özel hastanede takip eden 2011 seçimlerinde kendisi de rektör adayı olan ve sandıktan üçüncü sırada çıkan Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Beşoğul, seçimlerden bir hafta önce bana telefon etmişti.
Rektörlük yarışının nasıl gittiği ve kimin ilk üç arasına girme şansının olduğu konusunda benden görüş istedi. Bende kendisine bir sıralama yaptım.
“Sadi Bey senin yaptığın sıralamaya saygı duyuyorum. Ancak 4 yıl önce bende rektör adayı idim. O dönem de birlikte hareket ettiğim arkadaşlarım var. Her ne kadar ben ESOGÜ’den ayrılmış olsam da birlikte hareket ettiğim arkadaşlarımla irtibatımızı koparmadık. Bu arkadaşlarımın çoğunluğu benim işaret ettiğim isme oy verecekler. Yine samimi olduğum bazı öğretim üyesi arkadaşlarımla da istişarelerde bulundum. Bu istişareler ve ekip arkadaşlarımla yaptığım bu istişarelerden çıkardığım sonuca göre Hasan Gönen’in açık ara sandıktan birinci çıkacağını şimdiden söylüyorum. Bunu bil ama yazma. Yazarsan etkilemeye yönelik diye hem sen hem de ben eleştiri alırız. İkinci ya Hasan Tosun ya da Adnan Şahin olur. Hasan Hoca’nın ikinciliği biraz daha ağır basıyor. İlk üç bu isimlerden oluşur” demişti.
Salı günü akşamı zaman zaman yaptığım görüşmelerden notlar aldığım defterimi açtım. Karıştırırken Yavuz Hoca ile yapmış olduğumuz telefon görüşmesinde aldığım notları gördüm ve okudum. Prof. Dr. Yavuz Beşoğul’un; ‘ilk üçe girer’ dediği isimler ilk üçe girmeyi başardı. Yavuz Hoca, Prof. Dr. Hasan Tosun’un ikinci olacağı düşüncesinin daha ağır bastığını söylemiş.
Defterimdeki notlarımı okuduktan sonra Prof. Dr. Yavuz Beşoğul’a telefon ettim.
‘Hocam sizi tebrik ediyorum. İlk üçe girer dediğiniz isimler gerçektende sandıktan aynen çıktılar. Hasan Tosun Hocam ile Adnan Şahin Hocam yer değiştiler. İkinci Adnan Şahin oldu’ dedim.
‘YÖK SIRALAMAYI DEĞİŞTİRMEZ’
“Sadi Bey seçimleri takip ettim. Yaptığım sıralamanın doğru çıkmasına sevindim. Nedeni ise doğru istihbaratlar almışım. Telefonla konuştuğum arkadaşlarım beni yanıltmamış. Öğretim üyeleriyle yapmış olduğum görüşmeler sonunda ilk üç tahmini yaptım. Benim aday olduğum yarışta, güvendiğim ve bana oy vereceklerini söyleyen bazı öğretim üyeleri son anda başka bir isme kaydılar. Eğer o arkadaşlar desteğini devam ettirselerdi sandıktan birinci ben çıkardım. Nasipte ne varsa o olur. Demek ki rektörlük görevi bizim nasibimizde yokmuş. Rektör olsaydım Eskişehir’de kalacaktım. Bugün İstanbul’da en ünlü bir hastane de önemli kalp ameliyatları yapıyorum. Şunu da bir kenara yaz. YÖK ilk üçe giren ismi cumhurbaşkanına gönderir. Çünkü ikinci üçte yer alan isimlerle, ilk üçteki isimlerin aldığı oylar arasında çok büyük fark var.”
Prof. Dr. Yavuz Beşoğul, seçimden önce ilk üç sırada yer alacak isimleri bilmişti. Bakalım ikinci tahmini olan,‘YÖK ilk üçü değiştirmeden cumhurbaşkanına gönderir’ tahmini tutacak mı?
İLK ZİYARETLERİ DİNDAR YAPMIŞ
Dünkü köşe yazımda, AK Parti İl Başkanı Dündar Ünlü ile Odunpazarı İlçe Başkanı Volkan Doğan’ın kendilerinden önce o makamlarda oturmuş, başkanlık görevlerinde bulunmuş isimleri ziyaret ettiklerini yazmıştım.
Tepebaşı İlçe Başkanı Eruğrul Dindar’ında eski başkanları ziyaret etmediğini, kendisinin de en yakın zamanda bu ziyaretleri gerçekleştireceğini umduğumu yazmıştım.
Tepebaşı İlçe Başkanı Ertuğrul Dindar’da kendisinden önce başkanlık yapan isimleri ziyaret etmiş. Hatta bu ziyaret fotoları Twitter’de de paylaşmış. Hem de 11 Ağustos tarihinde.
O tarihte ben yıllık izindeydim. Benim gözümden kaçmış. Sadece ben değil meslektaşlarım da görmemişler herhalde.
Dün AK Parti Tepebaşı İlçe Başkanı Ertuğrul Dindar telefon etti.
Ertuğrul Dindar’ı en az 30 yıldır tanırım. Yıllarca okul müdürlüğü yaptı. Ardından da İl Milli Eğitim Müdürlüğü. Her iki görevinde de başarılı hizmetlere imza attı. Hala görev yaptığı okullarda izleri vardır.
“Sevgili Sadi bugünkü (dünkü) yazını okudum. Geçmişte bizim gibi hizmet yarışı yapan il ve ilçe başkanlarımızı ziyaret etme kararı aldık. Bu ziyaretleri ilk ben yaptım. O günlerde il başkanımız ile Odunpazarı ilçe başkanlarımız farklı ziyaretler yapıyordu. Ahmet Akçay ve Ahmet Sivri başkanları ziyaret ettim. Vahap Bey şehir dışında olduğundan ziyaret gerçekleşmedi. Bu ziyaretlerimizi de Twitter’de paylaştım. Ben vefasız değilim. Meslektaşlarınız görmemiş olabilirler” dedi.
Hatta o ziyaretlerin fotoğraflarını da gerek duyarsam Twitter’deki kendi sayfasından alabileceğimi hatırlattı.
Dindar bir hatırlatma daha yaptı.
‘İl Başkanımız Dündar Ünlü, eski başkanlarımızdan Ayşe Fert Dökmeci ile Fikret Dönmez’i de ziyaret edecekti. Bildiğim kadarıyla her iki isimde tatil nedeniyle il dışında olduklarından bu ziyaretler gerçekleşmedi.’
Ertuğrul Dindar’a teşekkür ediyorum. Kimseye karşı bir kastım ve art niyetim olmadığını yüzüne karşı söyledim. Burada da yazıyorum.
Bu ziyaretler önemli. Çünkü AK Parti’de en çok yakınmaların başında ‘vefasızlık’ geliyor. Eskilerin hatırlanmaması eleştiriliyordu. Umarım bu ziyaretler, var olan kırgınlıkları giderir.
Bu ziyaretlerin bir önemi de önümüzdeki aylarda yapılma ihtimali yüksek görülen erken seçim. Eğer erken seçim öncesi AK Parti içerisinde yaşanan kırgınlıklar giderilmez ise, 7 Haziran seçimlerinde ikiye düşen milletvekili sayısı tekrar üçe çıkamaz…
9 DEĞİL 11 OLUR AĞABEY!
Üstat Önder Baloğlu, dünkü köşe yazısında, geçtiğimiz günlerde yayımlanan,’Yapılacak erken seçimde Milli Eğitim Bakanı Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı’nın Ankara veya İstanbul’dan, Salih Koca ise kabul ederse Kahramanmaraş’tan aday gösterilecek’ yazımdan alıntı yapmış.
‘Bu gerçekleşir ise Eskişehir’in vekil sayısı 7 olur’ demiş. Haklı sevgili üstat Önder Baloğlu.
Ancak kendisine bir hatırlatma yapmak istiyorum.
Eski Valilerimizden Kadir Çalışıcı, 7 Haziran seçimlerinde Bursa’da MHP’nin adayı olarak girdiği seçimde milletvekili seçildi. İkincisi ise Emirdağ kökenli ancak annesi, babası ve sülalesinin çoğu Eskişehir’de yaşayan İstanbul Milletvekili, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin de Başdanışmanı olan İzzet Ülvi Yönter’i de dahil edersek Eskişehir’in 9 milletvekili olur.
İstanbul Milletvekili olan İzzet Ülvi Yönter’in de bir ayağı Eskişehir’de.
Üstat Önder Baloğlu demiş ki,’Sadi’nin duyumları pek yanlış çıkmaz’. Teşekkürler sevgili Önder Baloğlu. Doğru bir tespitte bulunmuşsunuz. Yazılarımı kaynağını doğrultarak yazmaya önem gösteriyorum. Bu nedenle de çok fazla yanılmıyorum.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...