Sanırım bir ay önceydi…
Gazipaşa Mahallesi’nde Tepebaşı Belediyesi’nin yaptığı belde evinin açılışı vardı. Orada bulunan Lütfiye teyzeye Ali Osman arkadaşımız ESTV mikrofonu uzatıyor ve belde evi ile ilgili düşüncelerini soruyor…
Bakın neler anlatıyor:
- Ben burada iğne oyası öğrendim.
- Keçe yapma öğreniyorum.
- Spor öğrendim onu yapıyorum.
- Geçen yıl örgüye geldim onu öğreniyorum.
- Yaşım 65'in üzerinde dizlerim çok ağrıyordu. Başkanımın teşvikiyle sporu yapalı dizlerim ağrımaz oldu.
- Okuma yazma öğreniyorum. Annem rahatsızdı hastaneye gittim ismimi yazamadım. Bakım evine almadılar. Şimdi her şeyi yazabiliyorum, okuyabiliyorum.
- Başkanıma onun için çok teşekkür ediyorum. Bize böyle bir imkan verdiği için nasıl teşekkür edeceğimi bilemiyorum.
- Ben 40 senedir bu mahalledeyim, hiç böyle bir hizmet görmedim bugüne kadar. Allah başımızdan eksik etmesin.
…/…
İnanın ES TV’de izlerken gözlerim doldu… Şöyle düşündüm. Ahmet Ataç, bir kez daha belediye başkanı olsa ne olur olmasa ne olur! Vatandaşın “taktığı altın madalya” hepsinden değerli…
HASAN TUÇ GÜÇLÜ GELİYOR
Hasan Tuç AK Parti’den Tepebaşı Belediye Başkan aday adaylığını oldukça güçlü bir şekilde kamuoyuna duyurdu…
Toplantının son bölümünde “31 Mart sabahına kadar yanımızdakilerin elini hiç bırakmayacağız’ diyen Tuç, salondaki herkesin el ele tutuşmasını istedi…
Salondaki partililer de hep birlikte el ele tutuştu…
Önemli bir mesaj olduğunu düşünüyorum… Şu sıralar parti içinde bırakın el ele tutuşmayı, birbirlerini elinin tersiyle itenler var…
Tuç, konuşmasında oldukça iddialıydı…
-Tepebaşı Belediyesinde olacağız. Aynı şekilde Odunpazarı ve Büyükşehir’i de alacağız. Büyükşehir’e öyle bir aday çıkacak ki orayı da alacağız. Durmak yok. İnsanlar, öğrenciler, memurlar, emekliler mutlu olacak. İri olacağız, diri olacağız; hep beraber Eskişehir, Tepebaşı ve Odunpazarı olacağız. Uzat elini Tepebaşı…
Tuç, güçlü ve diri geliyor…
GURURLUYUZ!
İzmir Büyükşehir Belediye Başkan aday adayı CHP’li Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, bir televizyonun canlı yayınında soruları cevaplandırdı. Canlı yayında Karabağ’a şu soru yöneltildi:
-Nasıl bir İzmir hayal ediyorsunuz?
Yanıt:
-Eskişehir gibi…
Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, şöyle devam etti:
-İzmir marka bir şehir olmalı. Kaçak yapı, gecekondu sorununu çözmeli. Proje tadilatları ve revizyon planları ile yeni yeşil alanlar yeni donatı alanlar çıkar ve orta vadede canlandırırsınız. İzmir merkezi eski yıllara dönmeli, eskisi gibi turist gelmeli, Eskişehir gibi olmalı.
…/…
Hatırlıyorum da eskiden “Eskişehir keşke İzmir gibi olsa” denirdi…
“İzmir, Eskişehir gibi olmalı” sözünü bir İzmirli tarafından söylendiği günleri de gördük…
Eskişehirli olarak ne kadar gurur duysak az!
ADAY ADAYLARI DİKKAT!
Aslan ve ayı, bir karacaya aynı anda saldırıp birbirlerine girmişler. Öylesine şiddetli dövüşmüşler ki, ikisi de yarı ölü gibi yere yığılıp kalmışlar; ikisinin arasında yatmakta olan karacaya dokunacak güçleri kalmamış. O sırada birkaç kez çevrelerinde dolaşan bir tilki dövüşçülerin yanlarına gelmiş ve avı alıp kaçmış.
-Biz ne acınası yaratıklarız! Diye bağırmış aslan ve ayı:
-Birbirimizi nakavt edip, bir beleşçiye akşam yemeği sağladık. Aday adayları aman dikkat! Kimi zaman birinin emeği, ötekinin yemeği olur!
PES EDENLER!
Başaramazsanız, bir daha yapın.
Yine başaramazsanız, bir daha…
Bir daha…
Bir daha…
Unutmayın her zaman bir seçenek daha vardır…
Başarıya ulaşamayanların yüzde doksanı yenilgiye uğramamıştır.
Sadece pes etmişlerdir.
(Paul J. Meyer)