Utku Çakırözer de konuya girdi

CHP İl Başkanı Sinan Özkar ve yönetimi, Tepebaşı İlçe Başkan Yardımcısı Mecit Açıkgöz ve beraberindekileri disipline vermişti. Bununla beraber CHP Eskişehir Milletvekili Cemal Okan Yüksel, CHP Tepebaşı İlçe Başkanı Vural Yörük ve Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, peş peşe açıklamalarda bulundu. Yüksel ve Vural, disiplin kararını doğru bulmazken, geçmişte disipline verilen ve bu nedenle partiden atılan Kurt, disiplin kararını ve Özkar’ı savundu.
 
*
 
Bu tartışmalar yaşanırken CHP İl Disiplin Kurulu, Mecit Açıkgöz aleyhine hazırlanan dosyayı reddetti. Kurulun verdiği karar, parti içi demokrasinin az da olsa işlediği yorumlarına neden oldu.
 
*
 
Bu kararın ardından CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer de konuya müdahil oldu ve köşemize şu açıklamalarda bulundu:
 
BİR CHP’LİNİN ÖNCELİKLİ GÖREVİ
“Benim düşünceme göre Türkiye’nin içinde bulunduğu bu zor dönemde her CHP’linin bir görevi var. Partimizi büyütmek, parti görüşlerinin her kesim tarafından bilinir olmasını sağlamak lazım. Bu bizim için birincil öncelikli görevlerdendir. İşte adalet yürüyüşü… İşte Türkiye’deki yanlışlıklara işaret etmek için düzenleyeceğimiz kurultay…
 
ASLA KAVGA ETMEDEN…
Adımız; genel başkanda olsa, adımız milletvekili de olsa, il başkanı da olsa, ilçe başkanı da olsa, parti emekçisi de olsa hepimizin sorumluluğu partimizi büyütmek ve her kesimi kucaklamak. Hangi konu olursa olsun, önümüze gelen her konuya bu düşünceyle bakmamız lazım. Biz partimizi nasıl büyütürüz, biz Türkiye’de yanlış giden işleri nasıl düzeltiriz, hak hukuk adalet arayışımızı nasıl tüm Türkiye’ye yayarız… O yüzden bizim hem Türkiye genelinde hem il genelinde hem ilçe genelinde, yani her yerde, hem makro hem mikro her meseleye böyle bakmamız lazım. Kendi içimizde de, asla kavga etmeden, birlik beraberlik içerisinde çözmemiz gereken meseleleri hiçbir zaman unutmamamız lazım.
 
 
AÇIKGÖZ HEM TEPEBAŞI’NDA HEM ODUNPAZARI’NDA
Sizin haberinizi okuyup öğrendim olayı. İl Disiplin Kurulu’nda Mecit Açıkgöz’e ilişkin talebin reddedilmiş olmasını öğrenmekten memnun oldum. Çünkü Mecit Açıkgöz’ün, benim bildiğim kadarıyla, her halde yirmi beş yıllık bir particiliği var. Partiye büyük emekleri ve hizmetleri var. Bu benim bildiğim kadarıyla. Sadece Tepebaşı anlamında değil, Odunpazarı’nın başarısı içinde yıllarca çalışmış bir isim. Zamanının neredeyse tümünü partiye ayırdığını görüyorum ben. Tabi bir ihmal olmuş ise o ihmal, yine parti için başka bir şey yaparken gerçekleşmiş bir ihmaldir diye düşünüyorum ben.
 
AKSİ BİR KARAR BÜYÜK HAKSIZLIK OLURDU
Mecit Açıkgöz’ü sadece partililerimiz değil, rakip partiler de çok iyi tanıyorlar diye düşünüyorum: Üretkenliğini, çalışkanlığını, efendiliğini… Parti sevgisi, çalışkanlığı, yurt sevgisi olan bir kişi Açıkgöz. O nedenle Disiplin Kurulu’nun bu kararından son derece memnun oldum. Aksi bir karar çok büyük haksızlık olurdu diye düşünüyorum. Çünkü partiye verdiği emek ortada.
 
UMUT OLARAK BAKILAN BİR PARTİYİZ
Biz böylesine kritik bir dönemde; içerde hak hukuk adalet arayan, dışarıda düşmanlar ve terör örgütleriyle mücadele eden bir Türkiye’de, umut olarak bakılan bir partiyiz. Bizim hem Türkiye genelinde hem Eskişehir ölçeğinde partiyi büyütmemiz lazım, ideallerimiz doğrultusunda halkımızı kucaklamamız lazım. Birbirimizle kavga dövüş değil de partiyi nasıl büyütürüz bunu düşünmemiz lazım. Buna hepimizin böyle bakması lazım.”
   
Sinan Özkar neden üzgün?
 
CHP kulislerine göre iddia şu ki…
Açıkgöz’ün disipline verilmesinin ardından başlayan tartışmalar sırasında İl Başkanı Sinan Özkar, Açıkgöz’le görüşmüş. Hatta yanlarında bir kişi daha varmış. Sinan Özkar görüşme sırasında, Açıkgöz’ün disipline verildiğinden haberi olmadığını ifade etmiş. Çok üzgün olduğunu ve kendisinin arkasından iş çevrildiğini söylemiş.
Bu ciddi iddiayı göz önüne alarak şu soruyu sormamız mümkün:
İl başkanının haberi olmadan böylesine kritik bir karar alınıyorsa, bu karar Kazım Kurt’un talimatıyla, Sinan Özkar’ı da çiğneyerek alınmış olabilir mi?
Zira Utku Çakırözer, Cemal Okan Yüksel, Vural Yörük gibi isimlerin bu karara karşı çıkmasına, demokrasiye aykırı olduğunu ifade etmesine rağmen; disipline verilmiş, partiden atılmış ve haksızlığa uğramış biri olan Kazım Kurt, disiplin kararını var gücüyle savunmuştu.
   
Özeleştiri
 
Geçtiğimiz haftalarda CHP’nin üst düzey isimlerinden birisi aramıştı. Yoğun gündem nedeniyle özeleştiri niteliğindeki söylediklerini gündemimize bir türlü alamadık. Yazmak bugüneymiş. Maddeler halinde sizlerle paylaşıyorum…
 

• Eskişehir’de ön seçim yapılmamasının ciddi sıkıntılarını yaşıyoruz. Bir de ön seçim deyince sadece milletvekilleri akla geliyor. Öyle değil. Belediye başkan adaylığı için de ön seçim gündeme getirilmeli. Adalet için yürüyoruz, adaletsizliği önce kendimize yapıyoruz.

 

• Özellikle kongre sürecinde birbirimizi çok kırıyor ve üzüyoruz. Kutuplaşıyoruz. Birbirimizin arkasından konuşuyor ve kuyusunu kazıyoruz. Biz aslında birbirimizi sevmiyoruz. Partililerimizi birbirine küstürüyoruz. Görünen köy kılavuz istemez, önümüzdeki kongrede de aynı şeyleri yine yaşayacağız.

 

• Yahu cenaze de bile ayrımcılık, düşmanlık olur mu? Bir partilinin yakını ölmüş, diğer partili o bana muhalifti diye cenazesine gitmem diyor. Hadi bunu da geçtim, bir partilinin cenazesi oluyor, partililer birbirine selam vermiyor. Neymiş? Kongrede birbirine muhalifmiş beyefendiler.

 

• Yani bu kadar kavga, gürültü, tantana olacaksa… Yani keşke Kemal Bey dese ki, şu şu şu dese. İşaret verse… Biz de gidip ona oy versek. Şu kavga, düşmanlıklar olmasa.

 
Disiplin Kurulu’nun dikkatine
 
Elektronik posta adresime mail atan bir okuyucum, CHP İl Disiplin Kurulu kararına ilişkin yayınlanmasını istediği küçük bir metin yazmış. Aynen paylaşıyorum:
 
“Disiplin Kurulu’nun adaleti zedelenmiştir. Diğer kişileri partiden atarken Mecit Açıkgöz’ü niçin affediyor? Açıkgöz’ün farkı ne? Böyle değerlendirme olmaz. Herkese adaletli davranmak lazım.”