Geçtiğimiz günlerde Ankara'da Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonu (TÜGİK) Genel Kurulu yapıldı.
Geçtiğimiz günlerde Ankara'da Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonu (TÜGİK) Genel Kurulu yapıldı.
Genel kurulda 4 dönemdir başkanlık yapan Erkan Güral ile ANGİAD Başkanı Serhan Yıldız yarıştı ve kazanan Erkan Güral oldu.
Genel kurula sadece bu cümlelerle bakarsak her şey normal, her şey olağan gibi gözüküyor değil mi?
Amma velakin kazın ayağı öyle değil maalesef. Maalesef diyorum çünkü genel kurulda yaşananlar, yaşandığı iddia edilenler ve sürece dair videoları izleyince insan demokrasi, hukuk, adalet ve gençliğe verilen değer adına gerçekten hicap duyuyor.
Genel kurula dair pek çok sıkıntı var ama belli başlı olanları özetlemeye çalışayım.
Mesela TÜGİK açılımı Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonu ancak genel kurulda GENÇ ibaresi tüzük değişikliği ile kaldırılıp yerine Girişimci ibaresi konuyor.
Birincisi bu isim bir gelenek ve duruş ifadesidir öyle kafaya göre değiştirilmez. İkincisi değişim yapmak için 3/2 çoğunluk tarafından kabul edilmesi lazım. Lakin bu madde de açık açık çiğneniyor.
Kurulda en sıkıntılı noktalardan birisi Divan Kurulu olmuş. Tarafsız, adil ve şeffaf olması gereken divan kurulunda bunların hiç biri yok. İnanması güç ama divan kurulunda yer alan 2 üye hem mevcut yönetimde olan hem de adaylardan biri olan Erkan Güral yönetim listesinde yer alan üyeler.
Devam edelim tüm taleplere rağmen, iki
adayın olduğu kurula sandık getirilmiyor. Tüm oylama ve sayım süreci metozori ile sağlaması yapılmadan ve divan baskısı ile ilerliyor.
Salonda 385 kişi olmasına rağmen 410 kişinin oy kullandığı sayılıyor ama herhangi bir düzeltme yapılmıyor.
Garip olan detaylardan biri de delege kartlarının üstünde kişi bilgisi yok. Yani kartı takan herhangi biri salonda rahatça oy kullanabilir ve bu sistemle tespiti yapılamaz.
Bu ve buna benzer nice detaylar var ve hepsi son derece nahoş, yakışıksız şeyler.
52 yaşında olan Erkan Güral daha önce bırakacağım demesine rağmen neden yeniden aday oldu?
Sandıkla gelen ve 4 dönemdir başkan olan bir isim hem TÜGİK hem de kendini neden böylesi rahatsız edici bir tartışmanın merkezine koydu.
Demokrasi, hak, hukuk temsilinin en güçlü olması gereken STK'ların bir koltuk uğruna bu niteliğine şüphe düşürmek çok kötü bir sonuç.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katıldığı bir genel kurulda bu kadar çok şaibe ve kural tanımazlık ise daha düşündürücü...
Aklıma pek çok şey geliyor.
Cumhurbaşkanı'nın TÜSİAD'a olan karşı tavrı bu kadar yükselmişken acep yerini ben doldurayım diye düşünenler mi var ?
Bu amaca hizmet etsin diye mi genç iş insanları ve TÜGİK geleneği bir nevi hiç edildi bilemiyorum.
Ancak bu kadar şüphe, şaibe ve hukuk tanımamazlığa akıl sır ermiyor.
Yaşanan süreçten pek çok şehirde mevcut olan iş insanları oluşumları rahatsız ve konuya dair açıklama yaparak "genel kurul kararlarını tanımıyoruz" diyorlar.
Kurul ve karar iptalleri için hukuki sürecide başlatıyorlar.
Bende Mustafa Kemal Atatürk'ün bile ülkeyi ve cumhuriyeti emanet etmek için Gençliği seçtiğini hatırlatmak istiyorum.
Helal Olsun Mehmet Başkan
Ana akım medya bir süredir Eskişehirspor ile ilgili konuşuyor.
Konuşuyor deyince hemen şaşırmayalım tabi. Öyle Eskişehirspor'un gençlerle verdiği onur mücadelesini, Eskişehirspor'a kesilen ve diğer takımlara uygulanmayan yaptırımları ve çifte standartları değil ha, Galatasaray forması giydiği için ilişiği kesilen altyapı oyuncusunu konuşuyor.
Konuşan, yazan çizen isimlerden birisi de Galatasaray fanatiği meslektaşımız Fatih Altaylı. Altaylı konuya dair bir yazı kaleme almış ve Eskişehirspor'u hedef alarak demediğini bıtakmamış. Hatta Eskişehirspor'u hedef göstermiş ve dostum diye bahsettiği Kanatlı Ailesine seslenerek Eskişehirspor'a destek vermeyin diye haddini aşan bir ifade kullanmış.
Kusura bakma ama Fatih bey sen hangi hakkaniyet ölçüsüne göre Eskişehirspor gibi bir camiayı hedef gösterip bir nevi yaşamaması için desteğinin bile kesilmesini arzu ediyorsun ?
Çok merak ediyorum acaba genç futbolcuları bu kadar düşünen Altaylı Eskişehirspor'un altyapısına dahi transfer yasağı konulurken buna dair tek yorum yaptı mı?
Eskişehirspor'un ayakta kalma savaşında fanatiği olduğu Galatasaray'ın akbaba gibi Eskişehirspor'a tek kuruş ödemeden aldığı futbolcular için bir kelam etti mi?
Desteklediği takım milyar dolarlar borca rsğmen tek yaptırıma maruz kalmıyorken Eskişehirspor'un pilot ceza takımı gibi her cezaya maruz bırakılmasına hangi gözle bakıyor?
Bakın ispat edemem ama adım gibi eminim. Eskişehirspor o altyapı oyuncusunu GS yerine FB forması giyiyor diye ilişiği kesseydi aynı Altaylı avuçları patlayıncaya kadar alkışlardı.
Zira yıllardır Anadolu takımlarından nice genci öğüten bir takımın taraftarının asli niyeti Gençlik ve etik değildir diye düşünüyorum.
Peki, Eskişehirspor'un bu hamlesini sen nasıl buluyorsun diye soran olursa cevabım net.
Helal olsun Eskişehirspor yönetimine ve Mehmet Başkan'ın dirayetine.
Biz camia olarak en büyük başarıları şehir ve adidiyet ruhunun en yoğun olduğu yıllarda yaşadık.
Transferi kapalı, tek kuruş geliri olmayan bir kulüp olarak umudumuz ve sarılacağımız tek çözüm aidiyet ve şehir ruhu.
Bu ruhu korumak ve aşılamak içinde taviz vermemek gerekiyor.
Başka bir takımaiın taraftarı olan futbolcu Eskişehirspor'a o ruhu yaşatamaz.
Bugün buna tolerans gösterilirse yarın çok daha fazlası ile karşılaşmamız kaçınılmaz.
Eskişehirspor için ailesinden, işinden, hayatından feda ederek destek olan, yaşatma mücadelesi veren insanların hakkını başka takıma gştme hevesinde olanları savunarak koruyamayız.
Bu bir duruştur. Bu nicedir esneyen ve imkansızlıklar yüzünden ses çıkaramadığımız nice vukuata bir başkaldırıdır hatta.
Ha unutmadan, Eskişehir'in Eskişehirspor'u meşhurdur !