Unutma unutulursun

 

Yılbaşına bir gün kala başladı, pazartesi sabahına kadar telefonum çaldı.

Her çalış bir dosttu benim için.

Mutluluktu. Hatırlanmaydı.

Gazeteye geldiğimde arayan büyük kızım, yeni yılımı kutladıktan sonra:

“Düşüremediğim için şimdi aradım. Kusura bakma” dedi.

Bazen gelen mesajlara kızıyorum.

Ad yok adres yok.

Üstelik dilekler birbirinin aynısı.

Sağlık, mutluluk, dostluk, barış…

Bazı dostlarımız da “hazırdan harcıyor” mesajlarını ki…

Ulusal ve kutsalda duygular ayrı ayrı.

Adı ve adresi olmayan ama telefonu olanlara merak edip:

“Kusura bakma sen kimsin” dediğimde karşıma en yakın arkadaşlarımdan bazıları çıkıp:

“Pes vallahi tanımadın mı?” diyor.

Gülüyorum çaresiz.

İfadeden, sözcükten, dilekten anlaşılabilme…

Bu da dostluğun ve arkadaşlığın ve samimiyetin bir ayrı yanı galiba…

.....

“Yeni yılın, kimsesizin, düşkünün, yetimin garibanın, öksüzün yüzünün güldüğü, tüm vatan satıcılarının öldüğü, akli ve yüksek ahlaki egemen insanların çok, şeref yoksunu satılmış insanların yok olduğu, demokrasinin amaç , bilimin ışığında ilerlemenin araç olduğu, nice güzel yıllara başlangıç olması temennisiyle… Sağlık ve mutluluklar dilerim. ”

Bu da olumlu duyguların yeni yıla döküldüğü bir dostluk mesajı.

Teşekkürler CHP İl Genel Meclsi üyesi Erdal Şanlı’ya.

Severim kendisini.

Hep ayrı ve özeldir benim için.

.....

Diyeceksiniz ki,

2013 umut yılı olabilir mi?

Gelen gideni aratır mı?

Gelişmelere nereden bakarsanız bakınız.

Bana göre önemli olan insanların birbirine dilediği,

“Mutluluk, sağlık, başarı, dostluk ve barış” özlemleridir.

İşte bunun için de kuşkulu da olsak, 2013’ü bir umutla karşıladık.

Sevenlerimizi unutmayarak, onlar tarafından unutulmayarak.

 

 

 

 

Eskişehir 2013 yılı ile Türk Dünyası Kültür Başkentliği ünvanına adımın atmış. Ünvanına diyorum çünkü resmen başlayan başkentlilik için henüz somut bir adım atılmadı. Projeler var sadece. Yapılan toplantıların detayları açıklanmadı. Kurulan ajansların bütçeleri netleşti mi bilemiyorum. ETO’nun devede kulak katkısından başka kimler sponsorluk için sorumluluk aldı. Kültür Başkentliğine ilişkin sözde belgeler devralınıp, Eskişehir’e getirildi. Vali Kadir Koçdemir’in bu konuda çok istekli olduğunu biliyoruz. Ama şunu belirtmekte yarar var. Ajans bünyesinde çalışanların Eskişehir’e bütün olarak göremediklerini ucundan kıyısından görüp, hatırlattık. Buna karşın bir açıklama yapılmadı. Özellikle Eskişehir medyasına doyurucu bilgi verilmedi. Valimiz Koçdemir’in geçirdiği elim trafik kazasından dolayı çalışmalara bir süre ara verdiğini biliyoruz. Diliyoruz ki, bundan sonra ki günlerde çalışmalar hız kazansın. 30 Kasım 2012 ‘de kapanan Astana olayından sonra, açılan Eskişehir sayfası, dolayısı ile Kültür Başkentliğimiz resmen başladığına göre. Bu konuda yaşama geçirilecek projeler açıklanmaya, halkın görüşüne sunulmaya başlansa fena mı olur. Türk Dünyası Kültür Başkentliği olayı hem Eskişehir açısından, hem de uluslararası ilişkiler açısından önemli çünkü.

 

 

 

AKP İl Başkanı Süleymen Reyhan için geçenlerde yazdım. Bir yerlere aday olmasını isteyenler var. Gelecekte belediye başkan adayı mı yaparlar, yoksa milletvekili adayı mı? Belli değil. Belli olan Süleyman Reyhan’ın hiçbir iş yapmadan AKP’nin tüm girdisi çıktısı ile uğraşması. Halen bir kurumda yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığı söylenmekte. Ama neresi olduğuna ilişkin bilgi veren yok. Reyhan milletvekillerine en yakın isim. Nabi Avcı, Salih Koca ve Ülker Can nerdeyse, Süleyman Reyhan da orada. Yılbaşına bir gün kala, AKP il Başkanı Reyhan’ın milletvekilsiz bir basın toplantısında görenler “Hayırdır” dediler. Ne var ki Sayın Reyhan’ın basın toplantısında söyledikleri biraz noksan bulunmuş. Altı yıldır bekleyen demiryolunun yer altına alınması işini, yeni stadyumun durumunu, yeni proje gibi sayan Süleyman Reyhan için bir okurumuz “Eski stadın yeri ne olacak? Uçak seferleri neden kalktı? Gar binası nereye yapılacak? Bunları da söylese iyi olurdu” dediği için alıyoruz köşemize. Aynı okurumuz Kızılinler için söylenenlerin olumlu olduğunu da vurgulayarak “Bu işin iktidarı muhalefeti yok çünkü” diye konuşması da ilginçti. Evet sevgili Süleyman. Reyhan. Hep başkaları konuşacak değil ya. İşte böyle birazda sen konuş ve vatandaşın sorularına muhatap ol ki, politikanın içine giresin.