AK Parti İstanbul Milletvekili ve Eskişehir Koordinatörü Abdullah Güler, sık sık Eskişehir’e geliyor ve AK Parti teşkilatıyla görüşmeler yapıyor.
*
Son dönemde gelme nedeni olarak, partinin kongre süreci gösteriliyor.
İl başkan adayı kim olacak?
İlçelerin başkan adayları kimlerden oluşacak?
Güler, bu noktada sadece hâlihazırda görev yapan teşkilat yöneticileri ve milletvekilleriyle değil; eski yöneticiler, geçmiş dönem milletvekilleri ve partinin önde gelen isimleriyle de görüşüyor.
*
Görüşmelerin içeriklerine ilişkin her kafadan bir ses çıkıyor; her biri kulis ya da iddia niteliğinde.
O nedenle pek de umursamıyorum; kongre süreci sonlandığında, hangi kulis bilgisinin ya da iddianın doğru olduğu nasılsa ortaya çıkacak!
*
Benim asıl önemsediğim şu: Edindiğim bilgiye göre Abdullah Güler, alakalı alakasız birçok isimle görüşmesine rağmen, eski İl Başkanı Dündar Ünlü ve eski Tepebaşı İlçe Başkanı İbrahim Yılmaz Kaynarca ile görüşmemiş!
*
Dolayısıyla;
Fikirlerini almamış.
Öneri sunmalarına fırsat vermemiş.
Dertlerini dinlememiş.
Vesaire…
*
Yani…
Siz, Eskişehir koordinatörü olarak şehre geleceksiniz, ancak partinin iki önemli isminin görüşlerinden faydalanmayacaksınız öyle mi?
*
Bu noktada enteresan bir durumun var olduğunu hissediyorum…
Ya, birileri Abdullah Güler’e “bu iki isimle görüşmeyin” diyerek telkinde bulunuyor ve bununla beraber Güler, görüşmekten imtina ediyor.
Ya da bahsi geçen iki isim, Abdullah Güler’le görüşmek istemiyor.
*
Burada baskın gelen görüş, Eskişehir Koordinatörü Güler’in, çeşitli telkinler nedeniyle söz konusu isimlerle görüşmekten kaçındığı yönünde.
Ancak kaçınmamalı; gerekli olan tüm isimlerle bir araya gelmeli ve objektif bir bakış açısıyla görüşmeli.
Ki, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “partiyi toparlayın, kırgınlık yaratmayın, kimseyi ayrıştırmayın, kişisel problemlerinizi bir kenara bırakın, ortak akla önem verin” talimatını yerine getirebilsin.
CHP’li Açıkgöz’den açık çağrı: Savunmamı isteyin!
12 Aralık 2019 tarihli yazımda, CHP’li Mecit Açıkgöz ile Mustafa Taşlak’ın yerel seçim sürecinde Yılmaz Büyükerşen aleyhinde çalıştıkları iddiasının kongre sürecinde yüksek sesle dillendirilmeye başladığını ifade etmiş ve bu noktada CHP İl Başkanlığının herhangi bir adım atıp atmayacağını sorgulamıştım.
*
Söz konusu yazı üzerine Mecit Açıkgöz aradı ve “keşke beni il yönetimi çağırsa da savunmamı istese” diyerek başladı sözlerine.
*
Devamında ise şunları aktardı, Açıkgöz:
PARTİDEN İSTİFA EDERİM
“Benim veremeyeceğim cevap yok. Ben kendimden eminim. Hakkımda çıkanlar, CHP’de kongre süreci başladığı için oluyor. İnanın bundan rahatsızlık duymuyorum. Benim için bir kişi desin ki: ‘Mecit Açıkgöz, Burhan Sakallı’ya çalıştı.’ Diyemez. Aksi durumda partiden istifa ederim ve siyaseti bırakırım.
SAKALLI’YLA KARŞILAŞMIŞ
Bakın, hakkımda çıkanların nedenini anlatayım. Yerel seçim döneminde Şirintepe’deki Yayla Camii’ne gitmiştim, Cuma namazına… Çay içilen bir yer var Cami içerisinde, orada oturuyordum. Burhan Sakallı ve beraberindekiler yanıma geldiler ve selam verdiler. Ben de doğal olarak selamlarını aldım.
YILMAZ HOCA’YA TEPKİLİ OLABİLİRİM
Şimdi ben, Burhan Sakallı ve yanındakilerin, her zaman gittiğim Yayla Camii’ne Cuma namazına geleceklerini bilemem ki. Haberim yoktu yani geleceklerinden. Bir de, Sakallı ile cami dışında bir yerde görüşsem neyse, ancak cami içerisinde karşılaştık sadece. Ayrıca Burhan Bey benim ortaokuldan arkadaşım ve aynı zamanda hemşerim. Fakat siyaseten ayrışırız. Kısacası şunu söylemek isterim: Ben Yılmaz Hoca’ya tepkili olabilirim, ama ben bu partinin mutfağında yetiştim ve bu parti aleyhinde hiçbir zaman çalışmadım.”
*
Mecit Açıkgöz’ün, hakkındaki iddiaya ilişkin açıklamaları bu yönde.
İsteği ise şu: CHP İl Başkanlığının kendisini sorgulaması.
Bakalım, İl Başkanı Abdülkadir Adar harekete geçip partideki bu tartışmayı sonlandıracak mı?
Ünlü nün 31 mart öncesi koordinatör tarafindan pariteye görüşmek için cagirildigi ama unlunun görüşmek istemediği söyleniyor ayrıca teşkilattan dündar ünlü tekrar il başkanlığına dönmesi gerektiği konuşuluyor