Ücretsiz arsa tahsisi istiyorlar

Sadi Seda yazdı

2 Şubat 2017 10:02
A
a
Sütiş Eskişehir

Geçtiğimiz günlerde İl Milli Eğitim Müdürü Necmi Özen’i ES TV’deki “Eskişehir Gündemi” programıma konuk etmiştim…

Dershanelerin kapatılmasından sonra, dershane işletmecilerin istenilen şartları yerine getirmeleri halinde Temel Lise ve Ortaokul ruhsatı verileceği, 4 yılsonunda temel lise adı verilen bu okulların dört yıl sonra özel okul olabilmeleri zorunluluğu getirilmişti…

Bu programda,”Temel Liselerin önlerinde öğrencilerin sigara içtiklerini, kıyafetlerinin ise öğrenci kıyafetine benzemediğini, hatta kulaklarında küpeleri var. Birde Temel Ortaokul ve Liselerin 2019’da kampusları olan okullara dönüşmek veya en azından bu kampus okulların temeli atılıp inşaatlarına başlanmış olması gerekiyordu. Verilen sürenin dolmasına iki yıl kaldı. Eskişehir’deki Temel Liseler kampus okul inşaatına başladılar mı?” diye sordum…

İl Milli Eğitim Müdürü Necmi Özen’in cevabı şöyle olmuştu:

“Temel Liselerden ikisi kampus okul inşaatına başladı. Diğerleri de 2019’a kadar kampus okullarını yapmaları gerekiyor. Bazı Temel Lise işletmecileri 2019’da cumhurbaşkanlığı, yerel yönetimler ve milletvekili seçimleri var, bakanlık seçimler nedeniyle süreyi uzatacak diye beklentileri varsa bu beklenti doğru değil. Bakanlığın böyle bir süre uzatma gibi düşüncesinin olmadığını biliyorum. Temel Liselerin kampus okullara dönüşmeleri için verilen süreye kadar gerekli adımları atmak zorundalar.”

“MERKEZDE İSTİYORLAR”

Milli Eğitim Müdürü ile yaptığım TV programından sonra dört Temel Lise işletmecisine,”süreniz 2019’da doluyor. Kampus okullarınızın temelini atıp özel okullara dönüşmeniz gerekiyor. İl Milli Eğitim Müdürü Necmi Özen, 2019’da cumhurbaşkanlığı ile genel, seçimler olacağından süre uzatılabilir düşünceleri varsa yanılıyorlar. Bakanlığın tarih uzatma gibi bir düşüncesinin olmadığını söyledi. Neyi bekliyorsunuz?” diye sordum…

“Sadi Bey okullarımıza gelen öğrenciler merkezde bir okul istiyor. Kent merkezi dışında olması halinde servis tutacaklar veya en az, kimileri ise dört kez otobüs ve tramvay yapacak. Günde en az 6 TL ulaşım parası çıkacak ceplerinden. Servislerden yararlanmaları halinde bu onlara daha pahalıya mal olacak. Öğrenciler bu kadar yüksek ulaşım parası vermeleri halinde ailelerinin yükünün artacağından yakınıyorlar. Bu nedenle Temel Lise ve Ortaokul yerine devletin okullarını tercih etmek zorunda kalacaklarını söylüyorlar.”

“DEVLET ARSA VERSİN”

“Peki devletten ne bekliyorsunuz? Öğrenci başına ödenen üç bin, 3 bin 500 TL’nin artırmasını mı talep ediyorsunuz?” diye bir başka soru sordum…

“Hayır, öğrenci başına ödenen ücretin artırılması değil talebimiz. Devlet bize kent merkezinden arsa tahsis etsin. Hazine’ye ait veya belediyelerin arsaları vardır. Bu arsalar üzerine biz özel okullarımızı inşa edelim. Kenar semtte bir okul yaptırdığımızda öğrenci bulamayız. Baktığımızda yıllardır hizmet vermekte olan özel okullar bile zor durumda. Ki onlar okullarını yaptırmış, şuan böyle bir düşünceleri olmamasına rağmen çok düşük kar payı ile hizmet veriyorlar. Biz ise okul yaptıracağız. Arsa satın alacağız çok yüklü bir borç yükü altına gireceğiz. Devlet bize ücretsiz yani hibe olarak arsa tahsisi yaparsa, en azından arsa payı ödememiş oluruz. Özel okul sayısı ne kadar artarsa devletin Milli Eğitim’e ayırdığı bütçe de önemli oranda düşer.”

Temel Lise işletmecilerini dinlediğimde kendilerine hak verdim…

Bugün özel bir okul yaptırmak, arsa maliyeti, içinin tefrişatı derken nereden baksanız 2 Milyon TL eski parayla 2 Trilyon para gerekiyor…

Özel okul işletmecisi veya işletmecileri, 2 Milyon TL vererek kampus okul yaptırması halinde, bu harcadığı parayı birkaç yılda çıkarması mümkün değil…

Bu kadar büyük borç batağının içine girerek özel okulu kolay kolay kimse yaptıramaz…

O zaman devlet Temel Lise veya ortaokulu alan bu okulların işletmecilerine avantaj sağlamalı…

Bu bedelsiz arsa da olabilir veya gelir vergisinin düşürülmesi olabilir…

Yoksa 2019’da Temel Liselerin çoğu kapılarına kilit vurmuş olur…

Bu da binlerce öğrencinin mağduriyetine sebep olabilir…

*-******

 

Hareket halindeyken şoför değişmez

 

Son Şanlıurfaspor karşılaşmasından sonra bazı Eskişehirspor taraftarları, Teknik Direktör Alpay Özalan’ı eleştiri yağmuruna tuttular…

Özellikle sosyal medyada yapılan yorumlar ve bu yorumların bazılarının bırakın eleştiriyi hakarete dayanması doğru değil…

Alpay Özalan, futbolun içinden gelen bir teknik direktör…

Beşiktaş kulübünde adını duyurmuş, yurt içi ve yurt dışında bir çok önemli kulüpte forma giymiş milli futbolcu…

1992 yılından 2008 yılının sonuna kadar Milli Takımın da değişmez oyuncusu olmuş 23 maç U-21 takımı ile 102 maç da A milli takımı ile sahalara çıkmış bir isim…

Futbolculuk ile teknik direktörlük farklı…

Alpay Hoca ilk kez bir takım çalıştırıyor…

O da Eskişehirspor oldu…

Yanlışları yok mu?

Elbette var…

Ama bunun yanı sıra artıları da var…

Hatasız kul olmaz!

Ama bu hatalardan da önemli dersler çıkarılmalı…

Alpay Hocanın hatalarının en başında geleni sezon başından beri ideal 11’i bulamaması…

İkincisi elinde Semih gibi gole yakın bir futbolcuyu kullanamaması…

Semih ile aralarında sorunlar olabilir…

Ama bugün Semih’i satışa çıkarmış olsanız birçok takım almak için sıraya girer…

Ama bu sorunlar nedeniyle önemli bir silahı yedek kulübesinde bekletiyor…

Birçok maçta Semih’in attığı gol veya gollerle kurtarıcı rolü üstlendiğini unuttu herhalde…

Alpay Hocanın bir başka hatası iki-üç maç üst üste ilk 11’de şans tanıdığı ve bu şansı da çok iyi kullanan futbolcuları yedek soyundurması…

“Dere geçilirken at değiştirilmez” (bir işin can alıcı yerine gelindiğinde esas üzerinde değişiklikler yapmak doğru değildir) atasözünü bilmiyor herhalde!

Gelelim esas konumuza…

Türkiye’nin gözde teknik direktörleri Abdullah Avcı, Aykut Kocaman, Ersun Yanal, Fatih Terim, Şenol Güneş ve dünyanın en ünlü teknik direktörleri arasında yer alan Jose Mourinho, Diego Simeone, Rafael Benitez, Jürgen Klopp, Arsene Wenger gibi isimler hiç mi hata yapmıyor?

Elbette onlar da hata yapıyor…

Alpay Hoca’da yaptığı hataları maçlardan sonra yapılan eleştirilerle öğreniyordur…

Ancak şampiyonluğa koşan bir takımın teknik direktörünün çok fazla hata yapma lüksü yok…

Araç hareket halindeyken şoför değişmez…

Bugün Alpay Hoca gitse, yerine gelecek ismin Eskişehirspor’u şampiyon yapacağının garantisi var mı?

Üstelik bu kriz döneminde avuçlarla para ödemek zorunda kalacaksın…

Hepimiz Alpay Hoca’ya sahip çıkacağız, başka lüksümüz yok…

Alpay Hoca’dan yapılan eleştirilerden gerekli dersi çıkaracak…

Bu şekilde sezon sonunda mutlu sona ulaşırız…

Şimdi köstek değil, destek, birlik olma zamanı…

Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon
galip 3 Şubat 2017 08:35

devlet neden arsa hibe ettinsinki sonuçta ticari bir işlrtme ayrıca bu okullarda okuyanların servis veya ulaşım sorunu yoktur. ( işte ilk defa doğruyu söylediniz eskişehirde ulaşımın zorluğu 2-3 defa aktarma yapmak gerektiğini belirttiniz)

0 1 Cevap Yaz
Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi