Üç belediye başkanı bombaladı!

Çarşamba günü kaleme aldığım “Ünlü Büyükerşen’e, Büyükerşen Ünlü’ye” başlıklı yazım sonrasında AKP İl Başkanı Dündar Ünlü cevap hakkını kullanmış, ben de geçtiğimiz gün Ünlü’nün bu açıklamalarını, MIH sütunlarında size aktarmıştım.
 
*
 
Başkan Ünlü söz konusu açıklamalarında Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ve Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ı hedef alarak ciddi iddialarda bulunmuştu.
 
*
 
Ünlü’nün açıklamaları sonrasında üç belediye başkanıyla da iletişim kurarak, şahıslarına yönlendirilen iddialara karşılık açıklama yapmak isteyip istemediklerini sordum.
Bununla beraber üçünün de konuya ilişkin görüşünü aldım.
 
*
 
Belediye Başkanlarının, Ünlü’nün iddialarına karşılık yaptıkları açıklamaları aynen aktarıyorum…  
        Yılmaz Büyükerşen:
 
            SAÇMA SAPAN ZIRVALAR

• “Onu aklı başında bir adam sanırdım. Yanılmışım. Kaldı ki benim muhatabım olamaz. Saçma sapan zırvalarına cevap vermeye bile değmez.”

 
        Kazım Kurt:
 
ÜLKEYİ PEŞKEŞ ÇEKEREK ATATÜRKÇÜLÜK OLMAZ

•  “Biz ne yaptık? Biz Atatürk’ün onlar tarafından anılması nedeniyle teşekkür ettik. Fena mı ettik? Ben Dündar Bey’in gardrop Atatürkçülüğünün ne olduğunu da bildiğini sanmıyorum. Kendisi hala eskide kalmış ve eskide kalmış söylemlerle siyaset yapma gayreti içerisinde. Bakın… Atatürkçülük demek, tam bağımsızlık demek. Atatürkçülük demek üretim demek, sanayi demek. Atatürk’ün 15 yılda yaptıklarını 50 yıldır satmakla bitiremediler. Ülkeyi birilerine peşkeş çekerek Atatürkçülük olmaz. Satarak Atatürkçülük olmaz. Bakın Atatürkçülük, laiklik demek. Cumhuriyetçilik demek. Halkçılık demek. Devletçilik, devrimcilik, milliyetçilik demek. Eğer Dündar Ünlü bunu kabul ediyorsa, hoş geldi aramıza.

 
SAKALLI’NIN 10 YILDA YAPTIĞINI BİZ 2 YILDA YAPTIK

• Bakın, bizim yaptığımız işleri görmek istemiyorlar. Bundan rahatsızlık duyuyorlar. Sayın Burhan Sakallı’nın 10 yılda yaptığı işi, biz 2 yılda yaptık. Buna kim itiraz edebilir. Zaten onlar da itiraz edemiyorlar. Bu nedenle kıvranıyorlar.

 
PROJELERİMİZİ HAZMEDEMİYORLAR

• Zümrüt Park’taki mekânı yaşlı vatandaşlarımız için yaptık. 1,5 metrelik bir ihlal söz konusu. Bu sosyal bir projedir. Vatandaş için yapılmış bir projedir. Yani bunu hoş göremiyorlar. Diğer taraftan nikâh ve sergi salonumuz… 120 m2’lik bir taşkınlığı var. Biz bunu keyfimizden mi yaptık? Hayır. Orada engelli vatandaşlarımızın, salonumuza rahatça erişimi için bu çıkma meydana geldi. TSE standartları gereği öyle olmalıydı. Bu projemiz de halk için yapılmış, sosyal ve kültürel ihtiyaçları karşılamak amaçlanmış. Ama hazmedemiyorlar işte.

 
DEDE KORKUT PARKI’NA NİÇİN SES ÇIKARMIYOR?

• Şimdi, bize usulsüzlük yapıyor diyenlere hatırlatmak ve sormak istiyorum. 55 dönümlük Dede Korkut Parkı’na 3 ayrı işyeri yapılıyor. Orada ciddi bir yeşil alan ihlali ve görüntü kirliliği meydana geldi. Bunu kim yaptı? AKP yapmadı mı? Dündar Bey’in bundan haberi yok mu? Niçin ses çıkarmıyor?

 
ESOGÜ’YE BAKSIN USULSÜZLÜĞÜ GÖRSÜN

• ESOGÜ kampusu içerisindeki inşaatların kalitesi, niteliği ve ruhsat durumlarını da bir araştırsın Dündar Bey. Usulsüzlük nasıl yapılıyormuş bir görsün.

 
VOLKAN DOĞAN MECLİS ÜYESİYKEN YAPILDI

• Ha, bir de Gündoğdu kapalı pazar yeri var… Orası Volkan Doğan’ın meclis üyeliği sırasında Sayın Burhan Sakallı tarafından yapıldı. Yeşil alanın tamamını kapatıp, yerine pazar yeri yaptılar. İhtiyaç vardı ki yaptılar. Ayrıca kamu yararına yapılan bir iş bu. Dolayısıyla kimse ses çıkarmadı. Ama şimdi ne yapıyorlar? Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na iktidar yoluyla baskı yaparak bizim üstümüze gelmeye çalışıyorlar. Bunu vatandaşlarımız görüyor. Hepimizden iyi görüyor ve yorumluyor hem de. Biz de tüm baskılara rağmen hizmetlerimizi yapmaya çalışıyoruz. Vatandaş bunu da görüyor. Teşekkürlerini alıyoruz. İşte Dündar Bey’i kuşkulandıran bu. Rahatsızlığın nedeni bu.” 

   
Ahmet Ataç:
 
ÇARESİZLİK İÇERİSİNDE YENİLGİYİ KABULLENMİŞLER

•  “Dündar Ünlü şaşkınlıktan ne yaptığını, ne söylediğini bilmiyor. İyice köşeye sıkıştı. Bu nedenle sağa sola saldırıyor. Bunu da marifet sayıyor. O herhalde Eskişehir’de yaşamıyor. Belediyelerimizin yaptığı projeleri görmüyor. Daha doğrusu görmek istemiyor. Neden? Çünkü başarılı ve hemşerilerimiz nazarında takdirle karşılanan, karşılık bulan çalışmalarımızdan rahatsızlık duyuyorlar. Ellerinden hiçbir şey gelmiyor. Çaresizlik içerisindeler. Bu günden yenilgiyi kabullenmişler.

 
NE İLİMDEN NE BİLİMDEN ANLIYOR

• Yani Dündar Bey hayatında hiç güneş paneline dokunmuş mu acaba? Ne olduğunu bildiğinden kuşku duyuyorum. Yalağı iyi biliyor da, güneş panelinden haberi yok. Ne ilimden ne bilimden anlıyor. Bakın soruyorum. AB projelerimiz konusunda ne düşünüyor? Ya da şöyle sormak lazım: Bilgisi var mı? Eğer yoksa meclis üyelerine sorup öğrenebilir.

 
GÖZÜNÜ KULAĞINI KONTROL ETTİRSİN

• Bir hekim olarak ona tavsiye ediyorum. Gözünü kulağını bir kontrol ettirsin. Tüm Türkiye’den turist akıyor Eskişehir’e. Bunu görmüyor mu? Görmüyorsa da işitmiyor mu? Yani bunca insan Eskişehir’e Dündar Ünlü’yü görmeye gelmiyor herhalde.

 
İNSANLARI SEVMEYEN MİZAH YAPAMAZ

• Şimdi bir de Dündar Bey diyor ki, “mizah dergisi çıkaracağız.” Belediyelerimiz ile ilgili olacakmış. Aman çıkarmasınlar çünkü ellerinde kalır. Siyasi mizahı tolere edemeyen, yüzü gülmeyen, insanları sevmeyen bir yapı asla mizah yapamaz.”