5 Eylül 2019’da
“Instagram deyip geçmeyin” başlıklı bir yazı kaleme almış, AK Parti’nin 31 Mart yerel seçimleri öncesi yaptığı bir çalışmayı siz değerli okurlarımızla paylaşmıştım. Yazımın içeriği çok kısa özetle şöyleydi: AK Parti, Eskişehir’de en çok kullanılan sosyal medya aracının Instagram olduğunu tespit etmiş, bunun nedeninin gençler olduğunu ifade etmişti. Bu tespiti yapmasına rağmen CHP’li belediyeler ile belediye başkanları gibi etkili bir Instagram kullanımı sergileyemiyordu. Eskişehir’de oy kullanan gençlerin, seçimin kaderini belirlediği düşünüldüğünde, bu durum ciddi bir dezavantajdı. Zira AK Parti, yerel seçimlerde başarılı olamadı.
(Söz konusu yazıyı, buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.)
*
Bugün, yine sosyal medya üzerine bir inceleme yapalım.
İnceleyeceğimiz sosyal medya aracı Twitter.
Daha ağır, ya da ciddi konulara ilişkin içerik üretilen
Twitter, özellikle politikacılar için bir hayli önemli.
Öyle ki dünyanın süper gücü olarak anılan ABD’nin Devlet Başkanı Donalt Trump bir tweet atıyor, uluslararası anlamda ortalığı karıştırıyor.
Yine bir tweetiyle Türkiye ekonomisini allak bullak ediyor.
Bazen de üst düzey isimleri görevden altığını, bu yolla duyuruyor.
*
Ülkemize gelelim…
Politikacılar, önemli buldukları her olaya ilişkin içerik üretiyorlar ve kitlelere yaymaya çalışıyorlar.
Bazen alevli tartışmalara dahi katıldıkları oluyor.
Bu durum öyle önemli ve vakit alan bir hale geldi ki, neredeyse her politikacının, bir sosyal medya danışmanı var ve ‘bu işe’ o bakıyor.
Öte yandan, bazı politikacıların birkaç dilde yayın yapan Twitter hesapları var. Bu noktada ülkemizde en dikkat çeken isim, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.
*
Ya Eskişehir’de durum nasıl?
Hangi siyasetçi Twitter’da aktif?
Hangi siyasetçinin takipçi sayısı gözle görülür nitelikte?
Hangi siyasetçi söz konusu sosyal medya aracını doğru kullanıyor?
*
Bu noktada, Eskişehir’le alakalı siyasetçilerin Twitter hesaplarını inceledim ve 10 bin kişinin üzerinde takipçisi olan isimleri listeledim.
Buna göre sıralama şöyle:
- Yılmaz Büyükerşen: 373 bin 840
- Süheyl Batum: 208 bin 100
- Gaye Usluer: 100 bin 913
- Utku Çakırözer: 74 bin 141
- Ruhsar Demirel: 65 bin 19
- Salih Koca: 50 bin 700
- Harun Karacan: 46 bin 19
- Kazım Kurt: 37 bin 349
- Ahmet Ataç: 33 bin 461
- Cemal Okan Yüksel: 30 bin 893
- Emine Nur Günay: 29 bin 581
*
Sıralama bu şekilde.
Bu sıralamaya göre kimin daha popüler olduğu, kimin daha iyi içerik ürettiği, kimin daha aktif olduğu, kimin takipçileriyle daha sağlıklı etkileşim kurduğu net olmasa da, üç aşağı beş yukarı belli.
O nedenle rencide etmemek adına, isim isim değerlendirmede bulunmayacağım; zira bu isimler içerisinde görevi bittikten sonra paylaşımda bulunmayan var, kendi fikrini yazmaktan kaçınıp sadece partisinin paylaşımlarını aktaran var, takipçilerinin sorduğu soruları görmezden gelen var, Eskişehir’le tamamen irtibatı kesen biri var, topa girmeyip kıyıdan yürüyen var, vesaire…
*
Şimdi sizinle, konunun uzmanı olan bir ismin,
Twitter-politikacı ilişkisi ile ilgili aktardığı görüşleri paylaşacağım.
Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi eski Dekanı, şu an Sinema Televizyon Bölüm Başkanı olan Prof. Dr.
Nezih Orhon’dan bahsediyorum.
*
Lütfen…
Prof. Dr. Orhon’un görüşlerini okurken, yukarıda yazılı olan siyasetçilerin Twitter kullanımlarını gözünüzün önüne getirin.
Ve hatta o isimlerin genel manada gösterdikleri tavırları, ürettikleri söylemleri, insani ilişkilerini ve sosyal çevrelerini değerlendirin.
İnanın ufkunuz açılacak,
söz konusu siyasetçilerin farkına varmadığınız yönlerini yavaş yavaş görmeye başlayacaksınız.
*
Beri yandan, yukarıda isimleri yazılı olan olmayan tüm politikacılar da, birazdan okuyacaklarına dayanarak nasıl bir Twitter kullanımı yaptıklarını iyice sorgulamalılar; eksikleri varsa tamamlamalılar, yanlışları varsa düzeltmeliler.
*
Evet, şimdi, Prof. Dr. Nezih Orhon’un görüşlerini aktarıyor ve bugünlük MIH sütunlarını kapatıyorum.
Okuyalım…
“Twitter ile ilgili söylenebilecek farklı birçok şey var, farklı birçok yaklaşım görüyoruz. Daha sade bir yaklaşımdan yararlanabilmek adına, politikanın içinde olan bir bireyin Twitter kullanımını ele aldığımızda, kullanımı adına etkinliğini ve etkisini anlayabilmek için şu sorulardan yaklaşabiliriz:
Kaç kişi takip ediyor?
Kaç kişi beğeniyor?
Burada belki de sayıların önüne geçen ve anlamaya çalışmamız gereken şey ‘neden kitleler ya da bir kişi’ o paylaşımı beğenmeye karar verir ve bunu herkesin göreceği şekilde paylaşmayı ister.
Eğer bunu anlayabilirsek, kitleler için anlamlı ve kitleleri kendi istediğimiz yöne çekebilecek Tweetleri-içerikleri oluşturmamız kolaylaşabilir.
----------
Politik karakterlerin Twitter kullanımlarında ne yaptığını anlamak ve anlamlandırmak için şu soruları sorabiliriz:
• Gündem belirlemeye mi çalışıyor? Paylaştığı içerikler bu yönde mi?
• Gündeme ilişkin bir şeyler mi söylüyor? Paylaştığı içerikler bu yönde mi?
• Belli konularda ‘savunuculuk’ mu yapıyor? Paylaştığı içerikler bu yönde mi?
Örneğin, yasa ve mevzuat çıkartılması gibi konularda…
İlgisinin ya da odaklandığı konulara ilişkin ‘çerçeveleme’lerde mi bulunuyor?
Belli konulara ve gündeme ilişkin belli yaklaşımlardan yararlanabilmemize yardımcı mı oluyor?
Belli bakış açıları üretmemizi mi hedefliyor?
Paylaştığı içerikler bu yönde mi?
Sonuçta, hangi konulara ilişkin etki üretmeye çalıştığını görüyoruz?
Nerelerde odaklanıyor?
Paylaştığı içerikler nerelerde öbekleniyor?
Sonuç olarak, yukarıda ifade edilen sorulara yanıtlarımızı oluşturduğumuzda, bu politik karakter ne sağlamaya çalışıyor?
Ya da bunları görebiliyor muyuz?
• Ortaklaşa harekete geçmeye yönelik bir çağrıda mı bulunuyor?
• Belli konularda ve yaklaşımlarda ortaklıklar mı inşa etmeye çalışıyor?
• Belli konular, sorunlar ya da gündem hakkında yasa ve mevzuat savunuculuğu mu yapıyor?
• Belli konular ve kavramlarda bilgilendirerek ve paylaşımlarda bulunarak kitleyi güçlendirmeyi mi amaçlıyor?
• Belli konular, durumlar, gelişmeler ve etkinlikler konusunda katılıma mı davet ediyor?
• Belli konular ve gündem konusunda kitle ile diyalog üretme çabası mı var?
----------
Politik karakterin Twitter’daki paylaşımlarına bir de yukarıdaki sorular ışığında bakalım. Hangi sorunun ya da hangi soruların yanıtlarında odaklanılmış görüyoruz? Görebiliyor muyuz? Twitter’ı kullanmalarındaki yaklaşımın bu sayede belirginleştiğini söyleyebiliriz.
Eğer yukarıda yer alan iki temel bölümdeki sorulara tam yanıt bulamıyorsak o politik karakter için ‘Twitter’da salınıyor ve amaçsız geziniyor’ dememiz doğru olacaktır. Twitter’ın etkin ve politikada yeri olan bir şekilde kullanılabilmesinin bu tür sorulara yanıt verilebilmesinde saklı olduğunu hatırlamalıyız.
Elbette, bu yönde hareket ederken dikkatimizde bulunması gereken ise hangi içeriklerde etkileşimin devam ettiğinin yanı sıra
hangi içerikler ve yaklaşım biçimleri ile yeni kitleleri de etkileşimimize sokabildiğimizi de sürekli takip etmeliyiz.
Son sözümüz şu olsun. Twitter aracılığı ile yukarıda belirtilen başlıklar yönünde diyalog kurduğumuz kadar,
acaba Twitter’ı bir yandan da kitleleri dinlemenin önemli bir aracı olarak da değerlendirebiliyor muyuz?”
*
NOT 1: Gördüğünüz üzere 10 bin ve üzeri Twitter takipçisi olan Eskişehir’le alakala 11 isim var. 11 kişiden 7’si CHP’li, 3’ü AK Partili, 1’i MHP’li. Buradan da görülüyor ki CHP’liler, tıpkı Instagram’da olduğu gibi Twitter’da da diğerlerinden çok daha etkin ve başarılı.
NOT 2: Eski Milli Eğitim ile Kültür Bakanımız olan AK Parti Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi Avcı’nın, resmi Twitter hesabı yok.