TRAMVAY MUHABBETİ

Geçtiğimiz Cuma günü Büyükşehir Belediyesi’nin önünden tramvaya bindim. Boş bir koltuk buldum oturdum.

Önümdeki koltukta ise orta yaşlı iki erkek oturuyordu. Kendi aralarında konuşuyorlar. Köprübaşı’na kadar geçen süre içerisinde konuşmaları ister istemez ilgimi çekti. Ondan sonra konuşmalarına ister istemez kulak vermeye başladım.

Hava Müzesi durağında inmem gerekirken, inmedim. Uluönder Durağına kadar onlarla birlikte yolculuğa devam ettim.

Sohbetleri siyaset üzerine idi. Hem de yerel siyaset.

Yerel seçimlere daha bir yıldan fazla süre varken, demek ki biz yazarların köşelerimizde yazdıklarımız vatandaşın da ilgisini çekiyor. Köşelerde yazılanlara, yerel TV’lerde yapılan yorumları vatandaşların da izlediği kanaatine vardım.

İki orta yaşlı erkekten görünüşte biraz daha genç olanı yerel seçimlerde Yılmaz Büyükerşen’in CHP’den aday olması halinde yeniden seçilip seçilemeyeceğini soruyor yanındaki arkadaşına.

‘Yılmaz Hoca hangi partiden aday olursa olsun, onun ismi yeter. Zaten DSP’de iken üç dönem seçim kazandı. DSP’nin aldığı oylarla mukayese et Yılmaz Hoca’nın aldığı oyu. CHP Eskişehir’de uzun yıllar belediye seçimlerini kazanamıyor. O nedenle bu kez işe sarılacak. Yılmaz Hoca gibi birde marka olacak seçimde. O nedenle CHP’nin seçimi kazanmaması çok ama çok büyük sürpriz olur. Yeter ki kendi içlerinde kavga etmesinler. Seçimlere kadar milletvekilleri, teşkilatlar ile Yılmaz Büyükerşen arasında bir birliktelik oluşursa CHP yerel seçimlerde Eskişehir’de 14 belediyeden en az 8’ini alır.’

İLÇELERDEN GELECEK OYU

HESABA KATMIYORMUSUN

Diğeri ise AK Parti’li veya AK Parti sempatizanı büyük ihtimalle.

‘Şunu unutma. Yılmaz Hoca DSP’de iken seçim kazandı. Kimse partisine bakmadan oy verdi. Şimdi CHP’den aday olacak. CHP’nin durumu belli. Birde biliyor musun bu seçimlerde artık tüm köylerde ve ilçelerde yaşayanlarda büyükşehir belediyesi için oy kullanacaklar. Belki CHP şehirde güçlü ama biliyorsun köylerde, ilçelerde AK Parti daha önde. İlçe Belediye Başkanlarına bak. CHP’nin kaç belediye başkanı var?’

Bir ara lafa gireyim, bende bir şeyler söyleyeyim dedim ama sonrada yanlış anlaşılır diye kendimi tuttum.

Aslında insanların siyaset konuşması hoşuma gitti.

Artık kapalı kapılar ardında veya sadece siyasi partilerin binalarında siyaset konuşulmuyor.

Çarşıda, pazarda, tramvayda, otobüste bile insanlar özgürce görüşlerini ifade edebiliyorlarsa, bu ülkemizde artık demokrasinin daha ilerlediğinin göstergesidir bence.

Bugün oy kullanan özellikle gençlere bakıyorum.

Artık ananısın, babasının, dedesinin hatırı için bir partiye oy vermiyor.

Sandık başına gittiğinde kimin daha bu şehre veya ülkeye hizmet edeceği konusunda elini kalbinin üzerine koyarak, kalbinin sesini dinleyerek oyunu kullanıyor.

Bu nedenle hiç kimse kendini peşinen ‘ben galibim’ ilan etmemeli.

Sandıktan öyle bir sonuç çıkıyor ki, kimi zaman tahminleri bile alt üst ediyor.

Dedim ya, artık eskisi gibi körü körüne oy kullanan veya anasının, babasının hatırına oy veren seçmen kalmadı.

*-********

‘SEÇİMLERDE AKP VE CHP KADAR İDDİALIYIZ’

Cumartesi günü ES TV ve Anadolu Gazetesine MHP İl Başkanı Ayhan Sezer ile yönetim kurulu üyeleri ziyarete geldiler.

Ayhan Sezer ile ilk kez yüz yüze geldim. Şimdiye kadar telefonda çok konuştuk. Ama bir türlü yüz yüze oturmak kısmet olmamıştı.

Kendisini MHP İl Başkanı olmadan önce tanımıyordum. MHP’de belki görmüş olabilirim ama tanışmadığımız için de dikkatimi çekmemiş.

Cumartesi günkü ziyarette, kendisi hakkındaki kafamda oluşan bazı soru işaretleri vardı. Bunlar değişti. Ne olduğunu yazmak istemiyorum. Gereği de yok zaten.

Siyaseti bilen, ağzı laf yapan, konulara vakıf bir il başkanı görüntüsü verdi bana.

Şimdiye kadar her MHP İl Başkanı mahalli seçimlerde mutlak hedef koyardı, ancak bu hedefin gerçekleşmesi için de çok fazla gayret gösterdiklerini görmezdim.

Yenilgiyi peşin peşin kabul etmiş görüntüsü içerisinde idiler.

Ama Ayhan Sezer ile yönetim kurulu kendilerine mutlak hedef koymuşlar.

O da, yerel seçimlerde merkezdeki üç belediye ile ilçelerdeki belediyelerin çoğunluğunu kazanmak.

Kazanır veya kaybeder.

Ama inanmak, başarmanın yarısıdır.

Ayhan Sezer, merkez sağda DP’nin tabanını kaybettiğini, bu tabanı kendilerine çekmek için görüşmeler yaptıklarını, hatta görüşmelerin olumlu geçtiğinin altını çizdi.

‘Biz sadece MHP’lilerin değil, merkez sağ düşünceli her seçmenin oyunu istiyoruz. Bir kez bizi yerel de iktidar yapsınlar. Bir daha başka partiye oy vermeyecekler. Hizmetin nasıl yapıldığını görecekler.’

Bakalım düşüncelerini eyleme geçirebilecekler mi?

Seçim öncesi mutlak takip altına alacağım parti MHP olacak.

RESİMALTI: MHP ZİYARETİ

*-*******

FIKRA

YARI YARIYA

Bektaşi’nin birini ramazanda içki içtiği için yaka paça kadıya götürürler.

Çakırkeyif Bektaşi'yi görür görmez kadı:

"Behey kafir! Bu yasta hala içiyorsun bu zıkkımı. Utanmıyor musun?

Bilmiyor musun haram olduğunu? " der.

"Sırtınızdaki ipek kaftan da haramdır" diye karşılık verir Bektaşi.

Kadı:

"Bunun içine pamuk katarlar"

Bektaşi:

"Dünyada doğru adam mı kaldı, şaraba da yarı yarıya su katıyorlar..."

(Bize mesaj ve ihbarda bulunmak için, sitenin üst ve alt kısmında bulunan mesaj gönder bölümünü kullanabilirsiniz.

Herhangi bir haber ya da köşeye yorum yapmak için ise haberin altında bulunan mesaj bölümünü doldurmanız yeterli olacaktır)