Prof. Dr. Cengiz Türe

Toplumsal Miyopluk…

Toplumsal Miyopluk…

17 Ekim 2014 09:48
A
a
Sütiş Eskişehir
Bilgi tarih boyunca insanlık için en büyük güç kaynağı olmuştur. Kimi zaman bu güç insanların sağlığını ve yaşam kalitesini arttıracak yönde, kimi zamanda silah yapımı ve savaşlara katkı sağlamak adına kötü yönde kullanılmıştır…

Belli bir dönem insanların yaşam temposuyla uyumlu bir hızda seyreden bilgi üretimi, geldiğimiz noktada dünyanın ve yaşam hızının çok üzerinde hareket eden ve gelişen bir kavarama dönüşmüştür.

Hızla artan bu bilgi yoğunluğunun öğrenilmesi, akılda tutulması ve kullanmasındaki zorluğun farkına varan insanlık, bilginin farklı bireyler veya kurumlar arasında daha küçük parçalar halinde dağılarak taşınması ve kullanılması yolunda ilerlemiştir.

Konunun uzmanları bu olayı şöyle bir örnekle açıklamaya çalışıyorlar; bizim beklentilerimizi karşılamak açısından tek tek pek anlamlı gibi olmayan sinir hücreleri, bir araya gelerek beyin gibi mükemmel bir yapıyı ve işleyişi yaratırlar.

O halde bilgiyi en verimli kullanmak ancak bu yöntemle mümkün olabilecektir…
Elbette bu yaklaşım, eğitimde, iş yaşamında ve mesleklerin uygulama alanlarında insanlığa önemli katkılar sağlamıştır.

Anacak bu anlayışın yarattığı parça başı algılama alışkanlığı, insanların toplumsal sorunlar karşında reflekslerini yavaşlatarak, doğru değerlendirmeler yapabilmeleri konusunda sorunlar yarattığını düşünüyorum.

Yani, yaşam boyunca bütünün bir parçasını çok iyi öğrenme ve bilme zorunluluğunun yarattığı alışkanlıklar, toplumsal sorunlar karşısında, bütünü görebilmenin sağlayacağı yararları göz ardı eden toplumsal bir miyopluk ( = gözde uzağı görememe kusuru) yaratmaktadır.  Bilindiği üzere, bütünü iyi görebilmek, hedeften belirli bir uzaklıkta konumlanabilmeyi de gerektirmektedir!

Bu nedenledir ki; bütünü görmeden parçayı anlamak, körün fil tarifine benzer…
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi