Timsahı eğitmek

Yaşamın İçinden: Ömer Duru

Fıkrayı bilirsiniz..

Ünlü sirkin, cesur bir timsah terbiyecisi varmış..

Her akşam kafasını , kolunu, bacağını  korkmadan timsahın ağzına sokup alkış alıyormuş..

Bir gün numarasını değiştirmek istemiş ve pantolonun önünü  açıp timsahın ağzına vermiş..Timsah ağzına aldığı nesneyi  yadırgayıp,çenesini kapatmış..Numaranın süresi dolduğu  halde bir türlü ağzını açmıyormuş.

Üç dakika.. Beş dakika..

Timsahın ağzı kilitli..

Terbiyeci tedirgin..

 İlkin  timsahın başına  yumrukla, sonra   sopa ile vurmuş.

Timsah ağzını açmış nazik alette  kurtarılmış.

Rahata kavuşan terbiyeci seyircilere sormuş:

“Aranızda aynı numarayı yapacak var mı?”

Herkes susarken bir bayan söz almış:

“Ben varım. Ancak  benim başıma odunla vurmayacaksınız..”

--//--

Buyurun çıkın işin içinden…

Timsah terbiyecisi ne diyor?.

Kadın ne istiyor.?..

Tıpkı bizim politikacılar gibi..

Siyasette.. Barışta.. Ulusal ve  kutsal günlerde..

Yalnız Eskişehir’de değil..

Ülke  genelinde nereye baksanız, iktidar-muhalefet çatışması görüyorsunuz..

Birinin beyaz dediğine, diğeri siyah diyor..

Biri konuşunca, diğeri hemen yanıt veriyor:

“Öyle değil böyle..”

Örneğin Vali  Güngör Azim Tuna olayında, iki milletvekilinin karşı karşıya  gelmesi gibi.

--//--

Eskişehir’e hafta sonlarında  otuzun üzerine otobüsle yerli  turist geliyormuş.

Güzel bir olay değil mi?..

Bunlardan bir grupla Kent Park’ta karşılaştım.

Eskişehir için öyle  güzel şeyler  söylüyorlardı ki..

Aklıma, Eskişehir’de yaşadıkları halde,  bu güzellikleri  görmeyenler, yapanlara  teşekkür  etmeyenler geldi.

--//--

Sizi bilmem ama, ben  Eskişehir’e  yapılan hizmetler için Belediyelere  teşekkür edildiğini duymadım..

Hep eleştiri..

Hep  belden aşağı  vurma..

Ama  Eskişehir’i sevenler yapılan hizmetleri anlatırlarken gurur duyuyorlar..

Dışarıdan gelenleri dinlerken mutlu oluyorlar..

Günlerin  getirdiği

-Yeni stadın adı için— BAKANIN GELDGI STADYUMUN FOTOSU

Bakan  Suat Kılıç inşaatı başlamış stadyumun  temelini attı..Yeni stadyum  bir aksilik olmazsa  iki yıl içinde tamamlanacak.. Maçlar  bu iki yıllık sürede  Atatürk stadyumunda  yapılacak. Atatürk stadyumunun  maçları kaldıramayacağı  GS maçından sonra anlaşıldı. Onun için de  bakım çalışmalarına başlandı. Antalya  maçına kadar   bu çalışmaların tamamlanacağı açıklandı.

Dün çalışmaları  dışarıdan izleyen vatandaşlarla  konuşurken içlerinden birisi ”Sazova’ya yapılacak  yeni stadyumun adı ne olacak” diye sordu. .Bunun üzerine  bire başka  vatandaş şöyle lafa  karışarak şöyle ded i”Ne olacağı  var mı?. Atatürk Stadı olur elbette” 

Ve  bu  konuşmanın ardından  mini  bir sempozyum  yapıldı adeta.. Olur diyenler çıktı, olmaz diyenler oldu. Türk  Dünyası’ndan  filan söz edenleri duyduk.. Ve sonunda  orta yaşlı  bir Eskişehirli vatandaş  tartışmayı  şöyle bağladı:

“ İnşallah  bu işe de siyaset  girmez. Girerse, isim değiştirmeye  kalkarlarsa ,onlar ne derse desin.. Biz  eski stadımıza olduğu gibi, yeni stadımıza da  Atatürk demeye  devam ederiz.”

---Günün yorumu---

“Bir kişiye yapılan  haksızlıklar topluma karşı  işlenmiş  suçtur. Susmayı  yaşam biçimi haline getirirseniz..Ülkedeki  adaletsizlikler sizin  suskunluğunuzdan, eylemsizliğinizden  güç alır.

Gözlerin varsa  göreceksin..

Kulakların varsa  duyacaksın..,

Ellerin varsa  uzatacaksın.. (Uğur Mumcu-1972)”

--Başkan  Ataç diyor ki..-- 

 “İnsanların en eski  yapı malzemesi olan pişmiş toprağı, sanatsal, endüstriyel ve  bilimsel  olarak  ele aldığımız sempozyumlarda, yurt içinden ve yurt dışından konuk sanatçılar ,tasarlayıp vücuda getirdikleri heykelleri n kentimize armağan etmekte,bu heykeller de  Tepebaşı bölgesinde  alanları süslemektedirler.Bilimsel sunumların yapıldığı,sergilerin açıldığı, yarışmaların gerçekleştirildiği ve içinde  halk konserleri gibi pek çok etkinliğin yer aldığı  sempozyum artık geleneksel hale  gelmiştir. Cumhuriyet’in ilk yıllarında Eskişehir’in Tepebaşı Bölgesinde  kurulan  tuğla- kiremit fabrikaları dönemim en önemli üretim kolu olarak karşımıza çıkmaktadır. Pişmiş  toprak artık Tepebaşı  bölgesinin bir kent kimliği olarak  benimsenmiştir.”

“Uluslararası  Eskişehir Pişmiş  Toprak Sempozyumu’nun 7. cisini  9-22 Eylül 2013 tarihlerinde gerçekleştireceğiz.. Yeni bir sempozyumda  buluşmanın zevkini yaşarken,bu güne kadar desteğini esirgemeyen tüm kurum ve kuruluşlar ile sevgili Eskişehirlilere çok teşekkür ediyorum..”