Ticaret odası değil siyaset odası!

Ticaret Odası Seçimleri yaklaştıkça adayların çalışma temposu da oldukça artıyor.
Açılışlar, ziyaretler, reklamlamalar, projeler vs…
 
*
 
İzlemlerimize göre adaylardan Ayhan Sezer’in şansının olmadığını bir kez daha net bir biçimde söyleyebiliriz.
Ancak kazanamasa dahi aday olmasının kendisine önemli bir faydası oldu.
Bir kere tanınırlık oranını artırdı.
Daha çok siyasi kimliğiyle öne çıktığı izlenimi kırıldı.
Çeşitli çevrelerle ilişkisini geliştirme olanağı yakaladı.
Bu anlamda seçimi kaybetse de, aslında şimdiden seçimin kazananı diyebilmemiz mümkün.
 
*
 
Erdoğan Tekgöz’e gelirsek…
Azımsanamayacak bir kalabalığın katıldığı seçim ofisi açılışından, projelerinden, kent reklamlamalarından daha çok öne çıkan bir durum var.
Harun Karacan!
Karacan’ın, Tekgöz’ü Metin Güler’in karşısına çıkarttığı ve ciddi anlamda desteklediği gündemden düşmüyor.
Şimdi diyeceksiniz ki Harun Karacan açıklama yaptı, “Hiçbir adayı desteklemiyorum” dedi.
Karacan’ın da altını çizerek belirttiği gibi bu açıklama, zorunlu olarak yapılan bir açıklamaydı.
Ancak nasıl bir açıklama yapılırsa yapılsın, Eskişehir kamuoyu nezdinde, “Karacan oda seçimlerine müdahale ediyor” algısı değişmeyecektir.
Kaldı ki artık Harun Bey’in oğlu Alihan Karacan da kulislerde konuşuluyor vaziyette.
Birçok üye, Alihan Bey’in kendisini aradığını, “Genel Başkan Yardımcısı adına arıyorum” diyerek konuya girdiğini ifade ediyor.
İşte bu nedenlerden dolayı, “Seçimlere Harun Karacan karışmıyor” algısını ortadan kaldırmak neredeyse imkansız hale geliyor.
Şunu da belirtmeliyim ki Karacan, Türkiye’yi yöneten ekibin içerisinde.
Halk dilinde büyük adam yani.
Ve büyük adamlar, böyle ufak işlerle kafasını yormaz.
Büyük işleri kovalar.
Karacan’da açıklamasında demiş zaten, “Konumum, oda seçimlerinin çok üzerinde bir görev anlayışı gerektiriyor.”
Ben de bunu anlatmaya çalışıyorum işte.
Açıklama ve yapılan eylem birbiriyle çelişmemeli.
Karışıyorum diyeceksen, karışacaksın.
Karışmıyorum diyeceksen, karışmayacaksın.
Hem karışmıyorum deyip, karışırsan…
Kaybeden sen olacaksın!.. 
*
 
Geçelim Metin Güler’e…
Güler’in mevcut başkan olduğu için daha avantajlı olduğunu önceki yazılarımızda belirtmiştik.
Tekgöz’ün adaylığından sonra bir ihtimal işlerin değişebileceğini de ifade etmiştik.
Bugün gelinen noktada, kampanya sürecine geriden başlasa da Tekgöz’ün atağının, Güler üzerinden ciddi bir biçimde tedirginlik yarattığını ifade edebilirim.
Çünkü bazı Güler destekçilerinin, Tekgöz’ün safına geçtiğini net bir biçimde görebiliyoruz.
Ancak yine de Güler’in hala en avantajlı aday olduğunu söylemeden geçemeyeceğim.
Özellikle Tekgöz’ün, diğer aday Ayhan Sezer’i ısrarla yanında görmek, ittifak kurmak istemesi bunun önemli bir işareti.
Sezer’in, Tekgöz’ün safına geçme olasılığı her zaman var diye düşünüyorum.
Geçerse, işte o zaman Güler için tehlike çanları ciddi anlamda çalmaya başlar.
Zaman daraldı, bekleyip göreceğiz.
 
*
 
Şunu da atlamayalım…
Ankara Ticaret Odası seçimlerinin, siyaseten ertelenmesinden sonra, yurt genelindeki tüm ticaret odalarında seçimlerin ertelenme ihtimali söz konusu.
Bununla beraber eğer ETO seçimi ertelenirse...
Bu sefer ibrenin Tekgöz’den yana döneceğini ve seçimi büyük ihtimalle alacağını not düşüp bu bölümü bitirelim.
   
Balkan göçmenleri ve ETO
 
Yine ETO seçimlerinden devam edelim…
Eskişehir’deki sanayicilerin aşağı yukarı yarısı Balkan göçmeni diyebiliriz.
Göçmenlerin, hizmet sektöründe de ciddi anlamda iş yaptıklarını söyleyebiliriz.
Durum böyle olunca, söz konusu kitle örgütlenme kararı aldı ve geçtiğimiz yıl bir dernek kurdu.
Eskişehir Rumeli Sanayici ve İş Adamları Derneği (ERİAD)…
Söz konusu dernek, bir anda ETO seçimlerinin odağı haline geldi.
Hem Metin Güler’in hem de Erdoğan Tekgöz’ün de Balkan göçmeni iş adamları olması, aynı zamanda kurulan derneğin üyeleri arasında yer alması, derneği bir anda ETO seçim atmosferine soktu.
Öyle ki her üç adayında gördüğümüz kadarıyla ziyaret ettiği “SİAD”, sadece ERİAD.
Ayhan Sezer’in bir seferle yetinmeyip iki kez ziyaret ettiğini de belirtmekte fayda var.
Her üç adayda, ERİAD üyelerinden belirlenecek kişi ya da kişileri, ETO’da yönetici olarak görmek istediklerini ziyaretlerinde belirtiyor.
Ancak ERİAD, kurumsal olarak her adaya eşit mesafede olduğunu, üyelerinin ise tercihlerine karışmadığını belirtiyor.
Bakalım…
ERİAD üyeleri Güler’den yana mı yoksa Tekgöz’den yana mı olacak?
Ayhan Sezer’i saymıyorum bile...