Süper Lig Özlemi…

2 milyon 250 bin nüfuslu güneyin bu en büyük kenti Adana’nın sanayisinden, tarımından, pamuk ve narenciye üretiminden tutun da sanatsal ve sosyal yaşamına kadar birçok bilgiler içeriyordu…

Adana’nın hemen her konudaki başarısı gazete sayfalarını doldururken “Adana’nın Özlemi” başlıklı bir yazı son derece dikkat çekiciydi…

Gazeteci “Erdal Fernergiz” Adana’nın iki köklü kulübü Adana Demirspor ve Adanaspor’un kısa tarihçesini anımsatarak bu konuda bakın neler yazmış…

*   *   *

 Adana şimdi iki güzide ekibi Adana Demirspor ve Adanaspor ile PTT 1.Lig’de “Süper Lig özlemi ile yanıp tutuşuyor…”  Bu özlem yıllardır Adana’nın en büyük eksiklerinden biri. Bunun birçok sebebi var tabi. Kentin o ağaları, zenginleri, spora gönül vermiş büyükleri anlayacağınız spor sevdalısı bir lideri yok…

Görüldüğü gibi  “Erdal Fernergiz” yıllar süren bir büyük özlemi açık yüreklilikle dile getirmiş…

*   *   *

Aynı özlemi duyan daha nice şehirlerimiz var…

Bırakın Türkiye’yi bu gün Avrupa’nın bile önemli turizm merkezlerinden biri haline gelen,  ülkemizdeki 5 yıldızlı otellerin yarısına sahip, 2 milyonu aşan nüfusuyla Antalya,  Süper Lig’in asansör takımı olmaktan usandı…

Ya İzmir!

Bazılarının hani “Gâvur İzmir” dediği, Ege’nin incisi…

 Anadolu’da ilk kez 1877’de azınlıkların oynadığı, müslümanların seyrettiği bir oyunken,  İzmir’de yaşayan “Giraud, Chernaud ve Whittal” gibi levanten ailelerin öncülüğünde 1894’te kurulan Football Club Smyrna (İzmir Futbol Kulübü) gibi futbolumuzun ilklerine sahipken…

Altay, Altınordu, Karşıyaka, Göztepe, İzmirspor gibi zamanında Türk futbolunda büyük izler bırakmış kulüplere sahipken…

Bugün maalesef çok uzun süredir Süper Lig özlemi duymaktadır…

Yine Karadeniz’in modern kenti Samsun, emekçi kenti Zonguldak,  Sakarya, Kocaeli gibi önemli futbol kültürüne sahip kentlerimiz hep Süper Lig özlemi içindedir…

*   *   *

Özetle…

Süper Lig,  sporun lokomotifidir…

Süper Lig, futbolun üniversitesidir…

Süper Lig futbolun bacasız sanayisidir…

Süper Lig, sanatın, ticaretin, turizmin aort damarıdır…

*   *   *

Fuzuli’nin dediği gibi;

“O mahiler ki derya içredir, deryanın kıymetin bilmezler”

Balıklar varsın denizin kıymetini bilmesinler ama biz sahip olduğumuz değerlerin kıymetini bilelim…

 2008 yılından bu yana Süper Lig’in gediklisi olduk…

Büyük bir efsanenin, büyük bir devrimin temsilcileriyiz

Yeni yeni kupalar ve şampiyonluk hayallerimiz var…

Bu mesele “Nebi, Halil, Mesut” meselesi değil!

Eskişehirspor sevdası da kimsenin ipoteği altında değil!

Felaket senaryosu yazmam…

 Komplo teorisi üretmeyi hiç sevmem…

 Söylemeye pek dilim varmıyor…

Ama düşersek bu yalnızca Eskişehirspor olmaz!

Unutmayalım!

Ticareti ile turizmi ile üniversiteleri ile belediyeleri ile siyasetçileri ile sosyal itibarı ve tüm bireyleri ile düşen bütün Eskişehir olur…

Onun için yaşadığımız “Deryanın (Süper Lig’in)” kıymetini bilelim…