Görüşler
Bir adam düşünün...
Yaşamı boyunca insan hakkı-sevgisi ve mutluluğu için uğraş verecek ve uyaracak: “Öfkelenin…”
Ve de ”unutmayın” diyecek:
“Kayıtsızlık en kötü tavırdır..."
Geçtiğimiz hafta içinde yitirdik "Stephane Hessel"i...
Alman asıllı, Fransız uyruklu bir yazar...
İkinci Dünya Savaşı’nda Fransız Direniş Örgütü’nde çalışıyor... "Gestapo" tarafından yakalanıp "Buchenwald" toplama kampına gönderiliyor.
Oradan kaçmayı başarıyor...
Yaşama 95 yaşında veda etti Hessel...
93 yaşında yazdığı "öfkelenin" adlı kitabı, dünyada en çok satanlar arasına girdi...
Gençlere sesleniyor:
"Biraz arayın, bulacaksınız…”
En kötü tavır kayıtsızlık, ilgisizliktir...
"Bir şey yapamam, elimden bir şey gelmez" demek..
İnsanlığı oluşturan temel değerlerinizden birini yitirmek anlamına gelir...
En gerekli değeri..
"Öfkelenme yeteneğinizi..."
…………
Cezayir savaşında da ülkesi Fransa1yı eleştiren yazar, dinmeyen öfkesinde, gençliğinde tanıştığı “Jean Paul Sartre"nin etkisi olduğunu söylüyordu...
Bir söyleşide gazeteci sormuş:
"Direniş Gecesi’nde yaptığınız konuşmada, sahnede 94 yaşında ne kelime, 24 yaşında genç bir adam vardı. Sürekli hareket halinde, neşeli ve umutlusunuz.. Nedir bunun sırrı?"
Stephane Hessel’in yanıtı:
“Annem, daima her koşulda mutlu olmayı bileceksin, mutluluk bulaşıcıdır. Etrafındakiler mutlu olur, bu da yine senin mutluluğunu arttırır derdi. Hep annemin sözünü tuttum..."
………
Örgütlenmek için "öfkelenin" diyen adamın "mutluluk" sırrı da "paylaşmak"tan geliyor...
Oysa bizler, "öfke"nin ne olduğunu o kadar iyi biliyor ve mutlu oluyoruz ki!..
Ne demişti?
"Öfke de bir sanattır!..."
Ya sonuncusu?
“Batsın senin gazeteciliğn!..”
" Ohooo! O iş çoktan bitti!”
Hayli yaşlı bir adam gece yarısı şehrin "kırmızı fenerli" mahallesine gitmiş, İşe çıkan bir güzeli görünce gençlik günleri aklına gelmiş.. Heyecanla yaklaşmış kadına: "Birden içimden seninle bir şeyler yapmak arzusu geldi" demiş.
Kadın gülerek "Şaka yapıyorsun galiba amca" demiş: "Çok yaşlısın, sende iş bitmiş!"
"Nasıl efendim?" demiş ihtiyar.
Kadın "Bitti diyorum, farkında değil misin? O iş çoktan bitti…"
Adam, "Ooo! harika" demiş gururlanarak:
"Borcum ne kadar bebek?"________________________________ t
Ne yapıyorsun?
Adam eve gelmiş ki banyoda çırılçıplak bir adam.. "Orada ne yapıyorsun?" diye sorunca yanıt hemen gelmiş: "Otobüs bekliyorum..." Ev sahibi, "Ulan böyle aptalca yanıt olur mu?" deyince de devam etmiş banyodaki: "Seninki de salakça bir soru değil mi!
Günün Şiiri
20 Şubat 1963
Öğretmenler yürüyorlar
Yalnızlığın bungunluğunda Yaslanmışlar gelişimin gücüne
Ağır ağır sallayarak başlarını Yürüyorlar güvenle
Nereye gidilecek biliyorlar
O yüzleri
Hep karanlıktan çıkıp gelmiş
Vurulmuş her biri acı çekmiş
Bencil duygulardan çok öte
Yürüyorlar, bütün kararlar verilmiş
Gözleri tüm geleceğe çevrik
Bakıyorlar dümdüz ayıklayıp pürüzlerden
Asılıyorlar hep birden
Yurdu kurtarmak için yürüyorlar…
Talip Apaydın (Varlık-1963)
Günün Olayı
İmralı tutanakları sızdı ya ne demiş Öcalan?
"AKP'yi 10 yıldır ayakta tutan benim…”
Tutacaksın tabii ki..
“O da 10 yıldır seni sırtında taşıyor!”
Fahrettin Fidan
Günün Biberi
Geçen haftanın manşetlerinden:
"4. Yargı Paketi Apo yüzünden rötar yapmış.”
Bizim için önemli değil ki.
Tahliyelerigeciikecek PKK’lılar düşünsün!
Kolsuz Yaşar'dan
“Eşinden hediye üç kurşunla defnedilmiş..."
Ne garip bir haber!
Başlığı "kara mizah"tan daha "kara" bir başlık… Galiba gazeteler mizahçıların işini de
kapmış...
Günün Sorusu
Kimse, ne olursa olsun bakmıyor..
Aarkasını dönüp gidiyor...
Bu gidişte, bu işlerde bir gariplik var..
"Ama, nedir işte?"
Günün Balı
"Gelecek geçmişe dayanır" diyorlar, "geçmiş, gelecek yoktur, yaşanan an vardır" diyenler de var.
Mehmet Türkmen
Günün İncisi
Doğruluğu sevin ama hatayı da affedin.
Voltaire
Diyanet’ten süt fetvası
Anne sütünden mahrum kalan çocuklar için düzenlenen "Süt Bankacılığı" geçen yıl Diyanet İşleri’ne sorulmuş, Din İşleri Yüksek Kurulu "caiz değildir" fetvası vermişti.
Ancak iktidar bu projeyi destekliyordu ve Diyanet’e yeniden başvurdu. Bu kez gelen yanıt şöyle:
"İhtiyaç duyulması halinde çocuklara başka kadınların süt vermesinde sakınca yoktur."
Melih Aşık, konuyu CHP’li "Aytun Çıray"a sormuş.
Bakın Çıray neler demiş:
"Diyanet’ ten fetva istemenin laikliğe aykırı olması bir tarafa dün öyle bugün böyle görüş bildirilmesi hükümetin siparişlerine göre fetva verdiğinin ispatıdır."
Arda’nın düğünü
"Arda Turan -Sinem Kobal" çiftinin düğün töreni için iki ilke benimsenmiş:
Birincisi, Törene Başbakan "Erdoğan" da katılacağı için alkollü içki servisi yapılmayacak…
İkincisi, "Erdoğan", törenden ayrıldıktan sonra içki servisi yapılabilecek…
Üçüncüsü de bizden olsun:
"En iyisi düğüne kafayı çekip gitmek!"
At eti denetimleri ne oldu?
Geçtiğimiz hafta manşetine taşımıştı ANADOLU:
“At eti alarmı..”
- Avrupa’yı saran at eti endişesi Eskişehir’e de yansıdı. Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı "Dinçer Gücüm”, yüzde 80 at etinin Türkiye’ye girdiğini, Eskişehir’de de belirsiz et sevkiyatının çok olduğunu söyledi...
"Rasim Kıiıç”ın haberi şok etkisi yaratmıştı...
İki gün sonra da "Et mercek altında” başlığı ile denetimlerin hızlandırıldığı haberi yer almıştı...
Tepebaşı ve Odunpazarı Belediyeleri’nin zabıta ekipleri, kasap ve marketlere hücum etmişti...
“Bir sonuç var mı?”
Son olarak “Sakarya”daki olay kuşkuları arttırdı.
"Bir pidecinin yaptığı pidede at eti çıktı...”
Sakarya Kasaplar Odası Başkanı , ”Nihat Kobal” dedi ki:
-İki yıl önce bir dönercinin at eti kullandığı saptandı. Mahkemesi iki yıldır sonuçlanamadı. Bu dönerci 2 yıldır faaliyete devam ediyor...
-1.5-2 liraya ekmek arası köfte ve döner satanlar var. Bu fiyata satılan dönerin yüzde 100 dana eti olması mümkün değil. Zaten bunun maydanozu, ekmeği 1.5 lira…
…….
Sakarya’da durum böyleyse, varın İstanbul, Ankara gibi kentleri düşünün…
"Tabii Eskişehir’i de…”
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...