Prof.Dr. Alper Çabuk

Sorumlusu biziz

BBC Türkçe’de İngiliz Guardian Gazetesinde yer alan yazıdan derlenerek, Nisan ayında yayınlanmış bir haberi okudum

11 Mayıs 2020 09:18
A
a
Sütiş Eskişehir
BBC Türkçe’de İngiliz Guardian Gazetesinde yer alan yazıdan derlenerek, Nisan ayında yayınlanmış bir haberi okudum. Genel olarak bu tür haberleri kaçırmam, ama yoğunluktan gözümden kaçmış. Bu haberde COVID 19 salgınıyla ilgili oldukça ilginç ve farklı bir bakış açısıyla yapılmış değerlendirmeler var. Haber, önde gelen biyoçeşitlilik uzmanlarının, “salgınların altındaki asıl neden olarak tanımladıkları vahşi dünyanın kontrolsüz tahribatının hızla durdurulmaması halinde, koronavirüs salgınını çok daha ölümcül ve yıkıcı salgınların izleyeceği” uyarısına ve “Covid19’un sorumlusu tek bir tür var; o da biziz“ değerlendirmesine odaklanmış. Bu bakış açısı, benim kendime motto edindiğim “çevreyi tehdit etmeyen, çevrenin tehdit etmediği insan yerleşimleri yaratma” fikrinin paralelinde. Habere göre, bu değerlendirmeyi yapan uzmanlar Josef Bettele, Sandra Diaz ve Eduardo Brondizio.  Bu uzmanlar,  geçen yıl da Biyoçeşitlilik ve Ekosistem Hizmetleri Hükümetlerarası Bilim-Politika Platformu’nun (IPSES) yayımladığı bir rapor hazırlamış ve dünyadaki biyoçeşitliliğinin ne durumda olduğuna dair şimdiye kadarki en kapsamlı çalışmaya imza atmışlar. Çalışmada, dünyanın doğal yaşam destek sistemlerindeki zayıflamanın, insanlığı tehlikeye attığı sonucuna varılmış. Bu raporu hazırlayan uzmanların COVID 19 salgını için yaptığı genel değerlendirmeler; “Son dönemdeki salgınlar, insan faaliyetlerinin, özellikle de her ne pahasına olursa olsun ekonomik büyümeye önem veren küresel mali ve ekonomik istemlerimizin doğrudan sonuçları. Mevcut krizin ortaya çıkardığı zorlukları aşmak ve gelecektekilerin tohumlarını atmaktan kaçınmak için küçük bir fırsat penceremiz var. Yaygın ormansızlaşma, tarımın kontrolsüz genişlemesi, yoğun çiftçilik, madencilik ve altyapı gelişimi ve vahşi türlerin sömürülmesi hastalıkların yayılması için ‘mükemmel fırtına’ bir yarattı” şeklinde. Yine haberde; bu faaliyetlerin daha çok sayıda insanı, insanlarda görülen hastalıkların yüzde yetmişinin kaynağı olan hayvanlarla karşı karşıya getirerek pandemilere yol açtığı vurgulanmış. Bu durumun kentleşme ve küresel hava seyahatlerindeki hızlı büyümeyle birleşerek, Asya’daki yarasalarda görülen zararsız bir virüsü insanlarda “görülmemiş bir acıya dönüştürdüğü ve dünya genelindeki toplumları ve ekonomileri durdurduğu” belirtilmiş. Covid-19’un “Sadece bir başlangıç olabileceğini” vurgulayan uzmanlar “Bugün yaptığımız seçimlerin olası etkileri konusunda aşırı derecede dikkatli olmazsak, gelecekte pandemiler büyük ihtimalle daha sık olacak, daha hızlı yayılacak, daha büyük bir ekonomik etkisi olacak ve daha çok sayıda insan öldürecek. Bunu önlemek için trilyonlarca dolarlık ekonomik canlanma paketlerinin küçük bir kısmının da, çevre korumanın güçlendirilmesi için kullanılması gerekli”. Uzmanlar açıklamalarında “Çevre standartlarını gevşetmek ve yoğun tarım, havayolu, fosil yakıt bağımlı enerji sektörlerini güçlendirmek siyaseten faydalı olabilir, ancak bunu acil ve köklü değişiklikler olmadan yapmak, özünde gelecekteki pandemilerin ortaya çıkmasını sübvanse eder. İnsanların sağlığı, vahşi yaşamın, besi hayvanlarının ve çevrenin sağlığıyla çok yakından bağlantılı” demişler ve küresel tek sağlık sistemine önem verilmesi gerektiğini de vurgulamışlar. Pandemi riskinin ön saflarındaki ülkelerde gözlem ve sağlık hizmetlerinin yeterli bir şekilde fonlanması gerektiğinin ifade eden uzmanlar, “Bu öyle basit bir cömertlik değil, gelecekteki küresel salgınları önlemek için yaşamsal önemde bir yatırım. Bahsettiğimiz programlar yılda on milyarlarca dolara mal olacak. Ama bir yüzyılda sadece bir pandemi bile yaşasanız, bu trilyonlarca dolara mal oluyor. Yani yine yatırımınızdan çok iyi bir geri dönüş alıyorsunuz. İşler böyle devam edemez. İşlerin böyle devam etmesini umanlar bir aşının bulunmasını bekliyor. Bu iyi bir strateji değil. Altta yatan nedenlerle mücadele etmeliyiz. Şimdiki krizden, doğayı koruyacak ve böylece doğanın bizi korumasına yardımcı olarak her zamankinden daha güçlü ve dayanıklı çıkabiliriz” demişler. Gerçekten de medeniyetimiz kazanımlarının, kurduğu çarpık küresel ekonomik sistemin kazanımlarını büyük ölçüde sadece bir salgınla yitiriyor. Oysa ki, çok daha azıyla küresel anlamda sürdürülebilir kalkınma sağlanabilir ve bu tür bir tehditle belki de hiç karşı karşıya kalınmazdı. İnsanlık umarım gerekli dersleri alır ve ekonomik büyüme ve kalkınma arasındaki farkı idrak edebilir. Dün Anneler Gününü çoğumuz pandemi nedeniyle annelerimizin ellerini öpemeden, onlara sarılamadan kutladık. Sağlıklı ve güzel günlerde nicelerini kutlamamak dileğiyle, tüm annelerin anneler gününü kutluyorum.

 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi