Sokrates'ten hayat

Önder Baloğlu yazdı

7 Aralık 2015 00:00
A
a
Sütiş Eskişehir
Hafta sonunda eşimiz ve bir arkadaşı, kentin göbeğindeki iki seyyar satıcı ile tartılmaya girmişler...

Satıcılardan biri iktidar karşıtı...

Diğeri destekçisi...

Atıyormuş:

"Bu yaşıma geldim, bu kadar çok çalışan bir iktidar görmedim. Duble duble yollar, daha ne yapsınlar?"

Bizimki atılmış:

"Evet... Deprem için toplanan paralarla yaptılar. Her sene de yeniliyorlar..."

Ve de noktasını koymuş:

"Ben gazeteci eşiyim, neyin nasıl yapıldığını bilirim..."

Der demez iktidar yanlısı da patlamış:

"Şimdi anlaşıldı!.. Zaten memleketi bu hale getirenler de gazeteciler değil mi?"

***

Eskişehir'in göbeğinde bile böyle suçlamalar yapıldığına göre...

"Dikkatli olun arkadaşlar!"

Daha dün Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, Ahmet Şık, Nedim Şener ve toplam 90’ı aşan gazeteciydi...

Bugün Can Dündar, Erdem Gül, yarın sıra...

"Niye bize gelmesin?"

***

Bu günler elbet geçer, neler geçmedi ki şimdiye kadar...

Dr. "Reyhan Pütün" dostumuz "Sokrates"ten örnek vermiş:

 -Yunan tanrılarına karşı gelip gençleri zehirliyor savıyla idama mahkum olmuştu büyük düşünür... Karısı, "Seni haksız yere idama mahkûm ettiler" diye feryat ederken gülerek sormuştu:

"Haklı yere mi etmelerini tercih ederdin?"

Kaçmadı... Zehir içti ve ölüme gitti...

İki bin beş yüz yıl sonra hala yazılıp konuşuluyor bu onurlu direnişi...  O kararı verenler ise tarih çöplüğündeler...

Sevgili Pütün'e, "Sokrates"in bir sözünü de biz anımsatalım:

 “Sorgulamayan hayat, hayat değildir…”

Gün gelecek…

“Bu günler de sorgulanacak…”

//////////////////////////////

Herkesi saran bir korku!...

1 Kasım akşamından sonra garip bir korku kapladı çevremdekileri...

AK Parti 2002"de geldiği ilk gün bile olmayan bir endişe...

Önceleri sadece Erdoğan'dan ve yanındaki bir iki güçlü isimden korkuluyordu. Şimdi öyle değil.

“Korku tabana yayıldı!.”

Bu korkuyu gidermek de AK Partililere düşüyor.

Nasıl yapacaklar, bu sağlıklı olmayan durumu ortadan nasıl kaldıracaklar bilmiyorum ama, mutlaka bir çözüm bulmalılar.

***

Bu satırları "Cihan Yıldırım”ın geçtiğimiz cuma günü "Korku" adlı yazısından aktardık...

Aynı gün Vişnelik'ten tramvaya bindik. Çarşı Durağı'nda her zaman olduğu gibi inenler çoktu. Arkada ve camın yanındaydık, diğer yanında da bir kadın. Daha tramvay hareket etmeden bağırdı:

"Birisi çantasını unutmuş,  inenleri uyarın..."

Kimsenin umurunda olmadı!

Bir bayana ait güzel bir çantaydı...

Kadın elini sürmedi ama tramvay hareket ettikten sonra "Kimse dokunmasın, ne olur ne olmaz!" dedi:

"Bir sonraki durakta güvenlik görevlisine teslim edelim..."

İsmet İnönü Durağı'nda ineceğimizi belirtip, güvenlik görevlisini uyaracağımızı söyledik.

Herkesin gözü çantadaydı!

"Ama korkulu gözlerle!.."

Durakta indik, güvenlik görevlisi karşı durağa geçmiş, haber veremeden tramvay gitti...

Bir çantaya bile dokunamayan bir tramvay dolusu halk...

Çantanın akıbetini bilmiyoruz ama...

Herkesi, her şeyden saran bir korku var…

//////////////////////

Günün Sorusu

Türkiye'de Türk Milleti'nin adını anmayan, dahası Türklüğü Anayasa'dan çıkarma vaadinde bulunanların, KKTC’de tam 7 kez "Türk" demesi manşetlik haber değil midir?"

Müyesser Yıldız

////////////////////////

Kıssa-dan

İster “Kokteyl” ister “IŞİD…”

Ne derlerse onu yaz...

İşten atılmazsın, hapse girmezsin, aferini alır istikbalini kurtarırsın...

Özgür Mumcu

////////////////////////

Günün İncisi

Ülkemizde, tarih öncesi ahmakların nesli tükenmez!

//////////////////////////////

Cuk

Ayakta ölmek, dizüstü yaşamaktan daha iyidir…

Roosevelt

///////////////////////

Günün Sözü

Özgür olmadan mutlu,  cesur olmadan özgür olunmaz...

Perikles

///////////////////

Özdeyiş

Deniz sakin olduğunda herkes dümen tutabilir...

Publili us Syrus

/////////////////////

Yılmaz Hoca'nın mirası

Bu başlıktaki yazımız cuma günü yayımlanmıştı.

Hoca yurtdışında imiş ve yeni gelmiş.

Çok kısa bir özet:

 "Eyy Köşe Kadıları..!"

Öğrendiniz mi şimdi...

"Hoca'nın Kadı merakını!"

Şaka değil!

Yılmaz Hoca, 1800’lü yılların Karaman Valisi "Kadı Abdurrahman Paşa"nın mirasçısı çıkmış...

Ne kadar gelir ki "Kadı"dan?

Hoca'nın yerinde olsak...

"Gelmeden bağışlardık ES ES'e..."

Vali "Tuna" da...

"Amma heyecan yapardı ya!"

////////////////////////////

Gaz kesilirse!

Vatandaş Rusya'ya karşı gardını alıyor. Erzurum'da bir vatandaşa soruluyor :

"Rusya gazı keserse ne yaparız?"

"Tezek yakarız..."

Öteki:

"Biz de onlara sebze meyveyi keseriz..."

Sebze meyve zaten kesik. Ruslar kesti. Turizm darbe yedi. Ancak en kritik konu gaz... Normal koşullarda kesmezler.   Arada bir ticari sözleşme var.

"Ama ya keserlerse ne yaparız?"

Erdoğan, koşa koşa Katar'a gitti, gaz anlaşması yaptı.  

Peki Katar gazı bize yeter mi?

Eski Petrol Ofis Genel Müdürü "Mustafa Özyürek" Halk TV'de konuştu:

-Katar gazı sıvılaştırılmış şekilde tankerle gelir. Bizim depolarımız ancak bize 3 gün yetecek kadar gaz alır...

"Rusya gazı keserse yalnız ocak sönmez, elektrik de kesilir, sefilleri oynarız."

 //////////////////////

Beterin beteri vardır!

Temel, en kötü durumlara düşse bile "Beterin "beteri vardır" der dururmuş.

Arkadaşları onun bu aşırı iyimserliğine gıcık oldukları için "Ulan şuna bir oyun oynayalım" demişler.

En yakın arkadaşı Dursun hakkında bir hikaye uydurmuşlar.

Temel, akşam kahveye gelince senaryoyu oynamaya başlamışlar:

"Yahu duydun mu bizim Dursun'un başına gelenleri? Dün gece aniden pat diye eve gelmiş, bir de ne görsün? Karısı dostuyla yatakta değil mi? İkisini de öldürmüş, şimdi içerde..."

Temel, derin bir "oh!" çektikten sonra "Beterin beteri vardır" demesin mi?

Arkadaşları "Yahu bundan beteri olur mu?" deyince Temel, "Dursun eve önceki gece gelseydi" demiş:

"Şimdi ben burada olmayacaktım... Anladınız mı beterin beterini?"

/////////////////////

Voleybol maçı

Tatil köyünde voleybol maçı izlerken, iki turist de ateşli bir aşk yapıyordu.

Kendi kendime "Hangisini seyredeyim?" diye söylenirken karım "Onları seyret” dedi:

"Nasıl olsa az veya çok voleybol nasıl bir şeydir biliyorsun!"

////////////////////

Günün Olayı

Türk-Rus Dışişleri görüşmesinde Türk tarafı üzüntülerini dile getirmiş:

İkili oyun...

Vatandaşa “Dayılanmaya devam ediyoruz" havası basarken, onlara üzüntülerini dile getiriyorlar...

////////////////////////////

Günün Biberi

Tayyip Erdoğan "Bu millet çile çekmeye alışıktır" diyor.

Hele de başkalarının hatası yüzünden çile çekmeye...

Akif Kökçe

////////////////////

Günün Şiiri

Biyoloji ötesi

Daima gereğinden aşırı şeylerin

Biyoloji ötesi bir takım ürünlerin

İsteğiyle gıdıklanmış ve tedirgin

Ozan, bir kaya üstünde

Denge kuran çocuğa benzer

Yoktan bir çağlayan yaratmaya

Bir ırmağı yönetmeye

Bir ağacı verimli kılmaya zorunlu

Hatırla nasıl döndürmüştü

Yangını genç Gülliver

Saf çocuk, saf ozan, kurtarmıştı sarayı

Gönenmişti imparator, ama imparatoriçe

Çaldırmıştı gazabından amansız...

Robert Francis (Varlık-1966)

Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi