Siyasette hap dönemi

2 Kasım 2016 08:09
A
a
Sütiş Eskişehir
Sağlık nedenleriyle doktora gittiğinizde önce muayene ve sonra tahliller yapılır. Yediğiniz ve içtiğinizle ilgili, kilonuzla sorununuz varsa size uzun bir tedavi süreci önerebilirler. Bazı hekimler de kısa yolu gösterirler. Cerrahi müdahale…
Zor yol pek hoşunuza gitmez. Spor yapmanız gerekir. 3 beyaza dur demeniz gerekebilir. Hızla kilo vermeniz ve diyet yapmanız şarttır. Cerrahi operasyon değil, iradenize bağlı bir iyileşme tercih etmelisiniz. Ama alıştırılmışsınızdır. İç ilacı, ol ameliyatı oh ne ala, düzeleceğim ümidi ile vücut dengesini bozar, başka sağlık sorunlarına yol açarsınız…
Siyaset de böyle değil mi? Hap gibi çözüm önerileri ile avutulur gidersiniz. Geleceğe dönük çalışma, üretme, sürümden kazanma, meslekte kendini yetiştirme ve benzeri birçok konuda çalışma yerine, iç hapı ne ala ev ve ülke ekonomimiz düzelir değil mi?
Siyasal partiler de halkın bu konudaki zaafını iyi bilir ve kullanırlar. Winston Churchill İngiltere halkına 2. Cihan harbinde “Size kan, ter ve gözyaşı vaat ediyorum” dediğinde gerçeği göstermişti. Milletçe bütünleştiler, sıkıntı çektiler ama harpten başarıyla, yıkılmış bir Londra’yı yeniden imar etmek üzere çıktılar…
Biz hala tartışıyoruz. Anayasa yapacağız. Başkanlık sistemi getireceğiz. Sanki sonra her şey güllük gülistanlık olacak.
Yasama, yürütme ve yargı nasıl olacak? Güçler ayrımı nasıl uygulanacak? Seçme ve seçilme kanunları değişecek mi? Siyasal partiler yasası aynı mı kalacak?
Başkan seçilince Türkiye’de üretim artacak mı? İş kazaları azalacak mı? Kadınların iş hayatındaki konumları düzelecek mi? Asgari ücret artacak mı? Ulusal gelir dağılımı adil ve her kesimi memnun edecek şekilde olacak mı? Milli eğitimde reform yapılacak mı? İşsizlik düşürülecek mi? Dış politikada tutarlı ve Türkiye yararına gelişmeler olacak mı?
O kadar çok problem sayabiliriz ki… Bugün ortaya çıkan sorunlar tek bir hapla çözülecek mi? Bakanlar kurulu ve meclis şimdi olduğundan farklı ne yapacak, nasıl karar alınacak da her şey birden bire düzene girecek? Bu güne kadar yapılması ve karar alınmasını engelleyen ne vardı?
Uzun vadede çok çalışmamız şart. Üretimi arttırmak için neler yapmalıyız. Demokrasiyi tam oturtmamız gerekir. Mevcut kanunlardaki anti demokratik hükümleri kaldırmalıyız. Seçme ve seçilme yeniden düzenlenmeli. Laik ve sosyal hukuk devleti uygulamalarında ne eksik? Milli eğitimde reform yapılmalı. Vatandaşlar arasında her alanda ayrımcılığın kaldırılması, karşılıklı sevgi ve saygının oluşturulması gerekli değil mi? Yapılacak o kadar çok iş ve alınması gerekli karar var ki…
Boş verin bütün bu yazdıklarımızı. Boş verin uzun vadeli çözüm önerilerini… Siyaseten bir HAP alın, hep birlikte hapı yutalım. Nasıl olsa sihirli bir el bizi ve yaşantımızı düzeltecek…
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi