Toplumumuzda, bir işe başlama ve başarma konusunda bizleri tedirgin eden en korkutucu soruların başında “Sırası mı şimdi?” diyecek birilerinin olduğunu düşünmek gelmektedir, sanırım…
Çocukluğumuzdan beri gerek ebeveynlerimizden gerekse öğretmenlerimizden, yerli ya da yersiz, o kadar çok karşılaşırız ki bu soruyla; neredeyse bir “özgüven törpüleyicisi” olarak çalışmaktadır, bu iki kelime…
Bir işe ne kadar büyük bir heyecan ya da iyi niyetle başlanırsa başlansın, her şeyin sonucunun başarılı olmasıdır, tek kurtuluş…
Başardıysan tam sırasıdır, yok, eğer başaramazsan “sırası mı şimdi?...
Rahmetli Çetin Altan’ın 17 Kasım 1997 tarihli Sabah Gazetesi’ndeki köşe yazısında belirttiği gibi…
Yazar diyor ki; “Öteden beri aklıma takılıp kalmıştır, bir şeyi yapıp yapmamanın "sırasını” kimin saptadığı… Oysa bir şeyi yapmanın sırası, onu yapmak istediğin andır. Sırasında mı doğup ölüyoruz ki, her şeyi sırasında yapabilelim... Başarırsan "sırası", başaramazsan "sırası değil" oluyor ve insanlık böyle bir çalkantı içinde akıp gidiyor…”
Kim bilir kaç kişi bu soruya muhatap olmamak için vazgeçti yapacaklarından…
Önemli olan başarının bir varış noktası değil, bir yolculuk olduğunun bilincinde olmaktır. O nedenle başarıları başarısızlıklara borçlu olmak, bir ömür boyu başarıyı beklemekten daha iyidir…
Georgia Üniversitesi Profesörlerinden ve motivasyonel konularda çok sayıda kitabı olan David J. Schwartz’ın şu sözünün de tam da sırası artık… “Endişeleri düşünürsen başarısız olursun. Fakat endişeleri bırakıp zaferi düşünürsen başarı kaçınılmazdır” diyor…
Artık yapacaklarının sırasını başkalarının belirlemesine izin vermek yerine; “Evet. Şimdi tam sırası…” diyerek, endişelerden kurtulmanın ve yola koyulmanın zamanıdır…
Çünkü başarısızlığa götüren bütün yollar bitince, geriye sadece başarıya giden yol kalır…
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...