Sığınmacıları sığındırmayacak

İYİ Parti Büyükşehir Belediye Başkan adayı Melih Aydın, seçmenlerine 26 söz vererek seçimlere katılıyor. Sayın Aydın’ın Eskişehir seçimlerine renk getirdiği ve iddialı girdiği su götürmez bir gerçek. Projeleri de kamuoyunda – muhtemelen – sıkı bir şekilde tartışılacaktır. Ancak o 26 sözden birisi var ki, bu söze katılmayanın aklından şüphe ederim. O da sığınmacı sorunuyla ilgili.
Kim ne derse desin Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin en önemli sorunu sığınmacılar ve kaçak göçmenler. Sayıları 13 milyona varan ve artık işgalci durumuna düşen bu kişileri sınır dışı etmeden memlekette hiçbir şey düzelmez.
Ekonomi düzelmez. Çünkü 13 milyon sığınmacıya biz bakıyoruz. Ayrıca yasa dışı ve kaçak olarak çalışarak, namuslu Türk vatandaşlarının iş imkanlarını ellerinden alıyorlar. Ülkemizdeki gıda veya kira fiyatlarının artmasında bile bir numaralı sebep, bu sığınmacılar.
Ayrıca ve hepsinden önemlisi, gelenlerin hırlı mı yoksa hırsız mı olduğunu da bilemiyoruz. Mesela Eskişehir’de Sally adındaki yine göçmen olan, ama masum olan bir kızı öldüren, daha sonra da kızın cesedini küçük parçalara testereyle ayıran IraklıAmjedMohsinMohammed hatırımızda.
Yine geçenlerde Eskişehir’de İŞİD teröristi olan M.İ.A.A kahraman polisimizin bir operasyonuyla yakalanmıştı. Bu teröristin filmlere konu olacak bir şekilde Türkiye’ye gizlice girdiğini sakın düşünmeyin. Beceriksiz iktidarımız nedeniyle sınırlarımızdan elini kolunu sallayarak girenlerden biriydi. Kim bilir bu sığınmacıların arasında daha kaç terörist vardır?
Son olarak yine kentimizde, Erenköy Mahallesi’nde bu sığınmacıların kendi aralarında kavga ettiklerini gördük. Birbirlerine bilek kalınlığında sopalarla acımasızca vuran bu caniler, Türklere ne yapmaz?
AK Partililerin zaten “Sığınmacılar gitsin” diyecek yüzü yok. Türkiye’yi bu büyük belaya bulaştıranlar kendileri. Muhtemelen utanma duygularıyla ilgili birkaç kırıntıları kalmış ki, sığınmacılar hakkında hiç ses çıkartamıyorlar. AK Parti’nin şakşakçılığını yapan diğer partilerin ise, ağızlarını açacak cesaretlerinin kalmadığını hepimiz biliyoruz.
CHP’lilerin sessizliğini ise anlamakta güçlük çekiyorum. Sonuç olarak Kurtuluş Savaşı’ndan sonra en büyük yabancı girişi şimdi oluyor.
Daha önce Zafer Partisi Büyükşehir Belediye Başkan adayı Oğuz Beki’nin de aynı konuda hassas olduğunu gördük. Şimdi İYİ Partili Melih Aydın’ın da aynı konuda hassas olduğunu görmek bizi sevindiriyor.
Peki belediye başkanları nasıl olur da kaçak göçmen adı altındaki işgalcilerle mücadele edebilir?
Elbette hiçbir belediye başkanı Türkiye’deki bu gizli işgali engelleyemez. O iş hükûmetimizin işi. Ancak belediye başkanları – en azından –sığınmacıların Eskişehir’e sığınmasını zorlaştırabilir. Mesela komşumuz Bolu’da CHP’li belediye başkanı Tanju Özcan bu konuda bazı adımlar attı ve çok etkili oldu.
Evlenme isteklerini öteleyebilir, dükkân açma ruhsatlarında yolu yokuşa sürebilir, evlerinin sularını açmamakta inat edebilirler. Netice itibarıyla kanunların kendilerine verdiği yetkileri kullanarak, Eskişehir’i sığınmacıların sığınamayacağı bir yer hâline getirebilirler.
Türkiye bugün asker kaçaklarının milliyetçi taklidi yaptığı, devletten vergi kaçıranların devleti savunuyormuş gibi davrandığı garip bir ülke oldu.
Bir vatandaş ve bir Eskişehirli olarak belediye başkan adaylarından sığınmacılar ve kaçaklar hakkında bir şeyler yapmalarını istemek en doğal hakkımızdır.