Zaman zaman hem hafızayı tazelemek hem de yazdığımız bazı yazıların akıbeti ne olmuş diye sağlama yapmak adına geçmiş yıllarda yazdığım yazıları okuyorum.
Dün bu arşiv yolculuğu biraz daha uzun sürdü. Kendimle inat ederek 10 yıl öncesine kadar kaleme alınan yazıların birçoğunu okumaya çalıştım. İşte bugün altını çizerek vurguladığım başlık bu okumaların eseri oldu.
Malumunuz bizim dizilerimiz uzun, aynı konu etrafında dönen ve aktörlerin pek değişmediği dizilerdir. 15. bölümde izlemeyi bırakın 69. bölümde yeniden başlayın pek bir şey kaçırmazsınız. Türk dizilerinde gebelik 14 ay, ameliyatlar 4 hafta falan sürebilir. Gel gelelim karakterler 1 günde 20 sene yaşlanabilir.
Geçmişten bugüne şehrin gündemine bakınca insan Türk Dizisi izlemiş gibi oluyor. Seneler önce ne konuşuyorsak şimdilerde de aynılarını konuşuyoruz.
Elbette dizi kadrosuna eklenenler, kadrodan çıkanlar var. Gel gelelim ana karakterler diziyi ve popülerliğini taşımaya devam ediyor.
Şehirdeki siyasi yapı ise ana karakterleri yok etmek için sürekli bir hamle yapan, sürekli çeşitli denemelerde bulunan ama her seferinde kaybeden ve bir süre sonra diziden çıkan karakterlere benziyor.
Şimdi Eskişehir’den ayrılın ve 5 sene hiç uğramayın, olup bitenle ilgili hiçbir haber almayın ve 5 sene sonunda geri gelin… İnanın kaçırdığınız hiçbir şey olmayacaktır.
Gel gelelim Türkler daha iyi bir dizi yapamıyor değiller. İsteseler 37 dakikalık ve tamamı 13 bölümden oluşan harika bir dizi yapabilirler. Ancak izleyen istemediği sürece biz Türk dizilerini saatlerce, yıllarca, fasılasız izlemeye devam ederiz.
Bilmem anlatabildim mi?
Teşekkürler Müsavat Dervişoğlu
SMA çocukları çok derin ve bizleri derbeder eden bir devlet sorunu olarak karşımızda duruyor. Yapılan girişimler ve baskılar sonucu Sağlık Bakanlığı biraz yumuşamış durumda lakin beklenen hamleyi bir türlü yapmıyor.
Oluşan kamuoyu ile evlenecek çiftlere SMA testi zorunlu kılındı, SMA şüphesi olan çiftler sadece tüp bebek yöntemi ile evlat sahibi olabilecek ve bunu devlet karşılayacak. İyi, güzel, ala ama…
Şu an SMA ile mücadele eden 2000’den fazla bebek, çocuk ve aileleri ne yapacak?
Bedeli milyon dolarlar olan ilaçlardan edinip nasıl yaşamın ucundan tutabilecekler?
Koskoca Türkiye gözünün önünde biçare bekleyen bunca insan için hamle yapmayacak mı?
Malumunuz Eskişehir son günlerde bu konuya dair büyük bir mutluluk ama tarifsiz bir acıyı bir arada yaşadı.
Toprak Bebek için 2 Milyon EURO gibi büyük bir bedel toplandı ve Toprak Dubai yolculuğuna çıktı.
Ancak yine bu şehrin bebeği olan Muzaffer’in Annesi oğlunun kampanyası sonuca gitsin, dikkat çeksin ve gereken bedel toplansın diye kendi canına kıydı.
Bir Anne oğlu yaşasın diye kendi canını veriyor çok acı… Daha da acısı bu elim olaya rağmen Muzaffer Bebek tedavi için toplanması gereken paranın çok çok uzağında…
Eskişehir’de bir şeyler yapmaya çalışan, sesini duyurmak ya da farkındalık oluşturmak için çırpınan çok ama bu iş Eskişehir sınırlarında yavaş ilerliyor. Daha fazlasına ihtiyacımız var.
Bu konuda yapılan çağrılara ise geçtiğimiz günlerde İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Müsavat Dervişoğlu karşılık verdi. Sağ olsun Muzaffer’in çığlığını TBMM’ye taşıdı. Hem Muzaffer hem diğer SMA mücadelesi veren bebekler, aileleri için hükümete eleştirilerini sıralayarak destek istedi.
Dervişoğlu gibi muhalefette etkin ve önemli isimlerin de bu konuda duyarlı olmasını istiyoruz. Sağlık Bakanlığının SMA testi konusunda olduğu gibi tedavi konusunda da gereğini yapması adına bu çağrıları önemsiyoruz. Tek isteğimiz bu bebekler ve ailelerinin çaresizliği izleyerek heder olmayalım. Hem biz hem onlar DEVLET BABA duygusunu en kısa sürede hissetsin.