Seçmen taşıma hilesi ve değişen demografik yapı!

Türkiye’de seçim hileleri her daim konuşulur bilirsiniz.
Mühürsüz oyların sayılması, çöp kutularında mühürlü oyların ele geçirilmesi, trafolara kedilerin girmesi, yakılmış mühürlü oyların tespiti, sandıkların kaçırılması…
Bu tür olaylardan yaygın ve sosyal medya kanalları vasıtasıyla haberdar olunca, haliyle malum hadiseleri “münferit” diyerek geçiştiremiyor Ademoğlu…
Kuşku, insanı yer, bitirir…
Mart 2019 yerel seçimlerinde İYİ Parti’nin aday çıkarmasına karşın, yani ittifakın değil CHP’nin adayı olarak 7 bin oy farkla yeniden seçilip güven tazeleyen Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ile yaptığımız bir sohbette, seçmen taşıma olayı gündeme gelmişti.
Avukat Kazım Kurt’un hukuki yeterliliği bir yana siyasi geçmişi ve bunca yıllık seçim deneyimini de göz önüne aldığımızda söyledikleri oldukça önemli.
Başkan Kurt ile bir siyasi partinin, zayıf olduğu veya kazanmayı çok istediği kent ya da ilçeye, taraftarı olan seçmenlerin kaydını aldırmak suretiyle seçimi almaya çalışabileceğini, bunun yapılabilir olduğunu konuştuğumuzu hatırlıyorum.
Hele hele bu parti iktidar partisiyse…
Zaman içinde bilinçli olarak seçmen kaydı taşıyarak seçimi alma şansı artabildiği gibi demografik yapının değişmesi de bir avantaj sağlayabiliyor.
Nasıl olduğunu örnekleriyle anlatayım efem…
Önce şu bilgileri bir kenara not edelim.
Türkiye İstatistik Kurumu’nun Şubat 2023’te açıkladığı rakamlara göre, Odunpazarı ilçesinde 422 bin 423 kişi, Tepebaşı ilçesinde ise 384 bin 645 kişi ikamet ediyor.
Odunpazarı ilçesinde yıllık nüfus artışı (2020-2022) ortalama 3 bin 500 kişi,aynı dönem itibariyle Tepebaşı ilçesindeki nüfus artışı ise ortalama 6 bin 500 civarında gerçekleşti.
Tepebaşı ilçesinde neredeyse Odunpazarı’nın iki katı bir nüfus artışı söz konusu.
Seçmen sayısını da yazmakta fayda var.
2019 Mart yerel seçimlerinde Odunpazarı’nda 298bin seçmen bulunurken,  Tepebaşı’nda bu sayı 266 bin 575.
2023 yılında ise Odunpazarı’nda 316 bin, Tepebaşı’nda ise 291 bin kayıtlı seçmen var.
Yani son 4 yılda Odunpazarı ilçesindekiseçmen sayısı18 bin artarken, Tepebaşı’nda bu sayı 25 bin 500 kişiyi bulmuş.
Buradan nereye geleceğim…
CHP’nin tıpkı İstanbul’da Kadıköy, Ankara’da Çankaya, İzmir’de Narlıdere, Bursa’da Nilüfer ilçesi gibi…
Kendisine oy oranı bakımından en yakın parti AK Parti’nin iki katı oy aldığı, bu oranın yüzde 79’ları bulduğu bazı bölgeleri var.
Tabii ki aynı durum AK Parti için de başka illerde geçerli.
Eskişehir’de de CHP açısından benzer durum Tepebaşı ilçesi için oluşuyor gibi görünüyor. 
Geçen yerel seçimde kendisine en yakın rakibi AK Parti’ye yüzde 15 oranıyla 34 bin oy fark atan Ahmet Ataç’ın karşısına bu seçimde neredeyse partiler aday çıkarmaya çekiniyor.
Ataç’ın vatandaş odaklı belediyecilik anlayışı ile insana dokunan hizmetleri, rakipleriyle arasındaki farkın her seçimde artmasına yol açtı.
Başkan Ataç’ın hizmetlerinin yanında Tepebaşı’nın ikamet açısından tercih edilmesi de demografik yapının gittikçe değişmesine neden oluyor. Tepebaşı, son nüfus ve seçmen sayısı verilerine göre daha fazla göç alan bir ilçe.
Tepebaşı’nda imara açılan bölgelerde inşaatların hızla yükselmesi, her kentte olduğu gibi batı yönünde büyüme iştahı, daha planlı yeni yerleşim alanlarının hatta mahallelerin oluşması…
Bursa’nın Nilüfer ilçesinde olduğu gibi…
Bir diğer etken de eğitim seviyesi yüksek, seküler ve iyi gelirli ailelerin daha çok tercih ettiği bir bölge haline gelmesi…
Hasılı…
Tepebaşı ilçesindekiinsan odaklı belediye ve kültürel hizmetlerin yanı sıra değişen demografik yapı,Ahmet Ataç’ın belediye başkanlığındaki konumunu daha da güçlendiriyor.
Adı Eskişehir ile özdeş Yılmaz Büyükerşen önderliğindeki Kazım Kurt ve Ahmet Ataç gibi art arda seçim kazanan belediye başkanlarının karşısına aday bulmakta güçlük çeken siyasi partilerin durumuna bir de bu açıdan empati yapmakta fayda var.
Haksız mıyım?