Cumartesi ve Pazar günleri sokakta, pazarda, markette, fırında kiminle karşılaştıysam, erken seçim olma ihtimalini sordum.
Cumartesi günü Yenikent Mahallesi ile Çankaya’da kurulan pazar yerlerini dolaştım. Markette alışveriş yaparken, fırında pide kuyruğunda beklerken, sokakta karşılaştığım tanıdık tanımadık pazarcı esnafı ve kadın ver erkeklerle 5’er dakika sohbet ettim.
Bu sohbette kendilerine; “7 Haziran’da sandıktan tek başına iktidar çıkmadı. Halk 4 partiyi tercih etti. Birinci parti yine AK Parti. Ancak bu kez tek başına hükümet kuracak milletvekili sayısına sahip değil. Ya AK Parti ile CHP, ya da AK Parti+MHP koalisyonu. Veya CHP+MHP+HDP Koalisyonu. Fakat MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ne AK Parti ile ne de CHP+MHP+HDP koalisyonuna sıcak bakmıyor. ‘Seçmen bize ana muhalefet görevi verdi’ dedi. Siz kimin kimimle koalisyon kurmasını istersiniz?” diye sordum.
“BAHÇELİ, SORUMLULUKTAN KAÇIYOR”
Pazarcı esnafının da, vatandaşında beklentisi bir birleriyle örtüşüyor.
“Aslına bakarsanız CHP+MHP+HDP koalisyonunu görmek isterdik. Nedeni de bugüne kadar hep dışarıdan hükümetle pazarlık yapmaya kalkan, istekleri kabul görmeyince de kıyameti koparıyorlardı. Birde hükümetin içine girselerdi de isteklerini gerçekleştirebilselerdi. Bunun düşündükleri gibi kolay olmadığını onlarda görmüş olacaklardı. Ancak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli geçmişte olduğu gibi bugün de sorumluk almak istemiyor. Taşın altına elini koymaktan kaçıyor. Dışarıdan gazel okumak kolay.. Seçim döneminde seçmene CHP’nin vaatlerine benzer vaatlerde bulundu. Neden CHP ile hükümet kurmuyor? İşte vaatlerini gerçekleştirmek için bir fırsat geçti ellerine. Değerlendirsinler.”
“AK PARTİ+CHP KOALİSYONU ŞART OLDU”
20’yi aşkın pazarcı esnafı ile, 30’a yakın, belki daha fazla sayıda vatandaşla konuştum. Hepsi de Devlet Bahçeli’yi eleştirdiler. Eleştirenler arasında hem pazarcı esnafı hem de vatandaşlar arasında MHP’ye oy vermişler de var.
Onlar bile Bahçeli’nin sorumluluk almamasına kızıyorlar.
“Yıllar sonra yeniden koalisyon ortağı da olsa hükümet olma imkânı geçti elimize. Onu da Bahçeli, geçmişte Başbakanlığı olduğu gibi elinin tersi ile itti. Gelecek seçimlerde genel başkan yine Bahçeli olursa MHP’ye oy vermeyeceğiz. Kafamıza yatan bir parti bulamazsak boş oy kullanacağız” dediler.
“Hükümeti kimim kiminle kuracağı?” konusunda ise, Bahçeli’nin geri adım atmasıyla AK Parti+CHP arasında kurulmasını istiyorlar.
“CHP+MHP+BDP olmuyor. CHP+MHP de olsa bile güvenoyu sorunu yaşanacak. Büyük koalisyon dedikleri AKP+MHP hükümeti kurulursa, sağlıklı olması için, her iki parti de seçim döneminde bir birleri hakkında söylediklerini derin dondurucunun en dip köşesine atmalı. Böylesi daha hayırlı olacak.”
“ERKEN SEÇİM EN SON ÇARE”
Pazarcı esnafı ile vatandaşlara son olarak ‘erken seçim’ konusundaki düşüncelerini sordum.
Hiçbiri ‘erken seçim’ istemiyor.
“Neyin seçimi. Daha bir ay bile olmadı seçim yapılalı. Çok zengin bir ülke değiliz. AK Parti+CHP Koalisyonu kurulmalı. En az iki yıl görev yapmalı. Anlaşabiliyorlarsa 4 yıl görevde kalsınlar. Bu hükümet Türkiye’nin çok sorununu çözer. Eğer CHP’de AK Parti ile anlaşıp hükümet kuramazlarsa yapılacak erken seçimde AK Parti bu kez yüzde 60 ile iktidara gelir. HDP baraj düşmezse, MHP ile birlikte barajın altında kalır. ABD’deki gibi mecliste iki parti girer. AK Parti ile CHP.”
İşte gerek pazarcı esnafının gerekse vatandaşların koalisyon ve ‘erken seçime’ nasıl baktıklarını özetledim.
Tekrar da fayda var.
Bu görüşmeden çıkan iki ayrıntı var.
1’ncisi esnafta-vatandaşta hemen seçim değil, hemen hükümet kurulmasını istiyor.
2’ncisi de eğer hemen seçim olursa HDP ve MHP’nin baraja takılma ihtimali.
*-*****
Alışkanlıkları değiştirdi
CHP’nin ikinci sırasındaki milletvekili adayı Utku Çakırözer’in milletvekili aday adayı olarak ismi ilk gündeme geldiğinde Eskişehir’de gerek CHP’liler gerekse vatandaşlar; “Bu kim acaba? Eskişehir ile ne ilgisi var? Süheyl Batum gibi birisi olmasın?” diye bir birlerine sordular.
Özellikle soyadından dolayı veya çocukluğunun ve lise çağının geçtiği mahallelerde yaşayanlar, ortaokul ve Maarif Koleji’nde (Eskişehir Anadolu Lisesi) birlikte aynı okulu, sınıfı paylaştıkları arkadaşları tanıdılar.
CHP’den Eskişehir Milletvekili aday adayı olunca Eskişehir’e gelerek baba ocağına kamp kurdu. Daha aday adaylığı döneminde seçilmesi halinde farklı bir milletvekili olacağının sinyallerini, diğer adaylardan daha fazla gezerek, farklı ziyaretler yaparak vermişti.
7 Haziran’da sandıktan milletvekili olarak çıktı. Sonuçlar kesinleştikten hemen sonra, daha mazbatayı bile almadan seçim öncesi ziyaret ettiği 12 dış ilçeye giderek, kendisine oy veren veya vermeyenlere teşekkür etti.
“Bundan sonra Eskişehir’in milletvekili olarak sizleri daha sık ziyaret edeceğim. Sorunlarınızı tekrar tekrar dinleyeceğim. Koalisyon hükümeti içerisinde yer alırsak sorunlarınızın çözümü konusunda ilgili bakan ve mercilerle görüşürüm. Koalisyon hükümeti içerisinde CHP olmazsa da yine sorunlarınızın çözümü konusunda bakanların ve ilgili mercilerin kapılarını çalarım” dedi.
İlçe ziyaretlerinden sonra bu kez Odunpazarı ve Tepebaşı ilçelerindeki mahalleleri ziyaret etti. Onlara da teşekkür etti.
Ben 40 yıllık meslek hayatımda, seçimin üzerinden bir hafta geçtikten sonra bir milletvekilinin özellikle ilçe ziyareti yaptığını ilk kez duydum.
Dünde öğrendim ki, çat kapı yaparak gariban bir vatandaşın iftar sofrasına konuk olmuş.
Dün ikimizin de ortak tanıdığı bir kişi ile telefonda görüştüm.
“Utku hiç beklemediğim bir performans çiziyor. Eskişehir’de artık kendisini tanımayan kalmadı. Bu performansını ve çalışma sistemi Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’a benzetiyorum. Ahmet Bey’de özellikle son iki seçim de çalmadık kapı, girmedik dernek, gitmedik köy bırakmamıştı. Danışmanı, yol gösteren Sayın Ataç mı?” diye sordum.
“Ağabey bu konuda yorum yapmam doğru olmaz. Ama senin söylediklerini Eskişehir’in farklı mahallelerinde de konuşulduğuna şahit oldum. Ahmet Bey, Utku Beyin ağabeyi sayılır. Ahmet Başkan taktik verdi ise, demek ki doğru taktik vermiş ki Utku Bey başarılı oldu. Kendisini çok kısa sürede büyük küçük tüm Eskişehirlilere sevdirdi” dedi.
Ortak dostumuz çok haklı. Utku Çakırözer, çok kısa zaman dilimi içerisinde tüm Eskişehirlilere kendisini tanıttı, büyük küçük herkesle dost oldu.
Bu performansını TBMM çatısı altında da sürdürebilir ise, sürdüreceğine inanıyorum. Eskişehirliler kendisini TBMM’de hiç yalnız bırakmazlar.