Seçim oyunları!

Şinasi Kula yazdı

31 Mart 2017 09:30
A
a
Sütiş Eskişehir
Akıl oyunları filmini izlemiştir çoğu saygın okurumuz. Akıl Oyunları, Nobel ödüllü Amerikalı matematikçi John Nash'in hayat hikâyesini anlatan, yönetmenliğini Ron Howard'ın yaptığı 2001 yapımı biyografik dram filmi. Başrollerini Russell Crowe ve Jennifer Connelly’ın paylaştığı film; en iyi film Oscar'ı, en İyi yardımcı kadın oyuncu Oscar'ı dâhil olmak üzere pek çok ödüle layık bulunmuştu…
Akıl oyunları bana seçim oyunlarının senaryoya alınıp ileride bir kitap biçiminde okurlarla paylaşmak fikrini oluşturdu. Dünyanın her yerinde, sözüm ona demokrasinin işlerliğinin geçerli olduğu ülkelerde seçimler olmazsa olmazlardandır. Ama ne ilginçtir ki bu demokrasi geleneğinde seçimlerde oyunlar da olmazsa olmazlardandır. Evet, dünyanın her yerinde hâsıl olan bu gerçeği kimselerin engellemek gibi bir şansı yoktur. Değil mi ki insan faktörü var işin içerisinde, eh işte insanın olduğu her yerde hırs vardır. Hırsın olduğu yerde her türlü şeytani çaba söz konusudur. Malumunuzdur ki, bizim dilimizde buna kısaca Ali Cengiz oyunları denmektedir…
Özgürlüklerin ülkesi, demokrasinin başkenti sıfatlarını kendilerine yakıştıran ülkelerin hemen hepsinde skandal boyutunda nice seçim hileleri kitaplara ve filmlere konu olmuştur…
Türkiye’de herkesin iyi bildiği bir gerçek vardır. Kendisin demokrat-sosyal demokrat - ilerici gibi tanımlayan topluluk insanlarının ortak özelliği ehli keyif olmalarıdır. Egolarını ya da nefislerini dünyadaki her türlü olaydan, gerçekten, etkinlikten daha ön planda saydıklarından; doğal olarak önce kendilerini düşünerek diğer gerçekleri ikinci planda tutarlar. Yegâne gerçek kendi nefisleridir ve bundan sonraki gerçekler uğruna gösterecekleri çaba olsa da olur olmasa da olur türündendir. Bizim halk dilimizde böylelerine lop götlü deniyor bilirsiniz. Hani yazın ortasında bir seçim (referandum) olsa bu türlerin büyük bölümü “ayol önce tatilimizi bi yapalım tatlım” triplerinden arınamayıp; memleketle ilgili sorunu kulak ardı edebilmişlerdir. Öyle bin kişi, on bin kişi falan da değil, milyonlarcadır bunlar biliyor muydunuz? Ve seçimin kaderini etkileyen büyük bir faktör olarak sonuca etkisini gösterir aymazlıkları…
İşte yazın ortasında seçim düşüncesi kurnazca bir seçim oyunudur. Kimin işine gelir tabii ki sizler bilmektesiniz saygın okurlar…
İzmir’den F.A Hanımefendi bir ileti yolladı bakınız aynen şöyle:
En yakın arkadaşımla çok ucuza düzenlenmiş bir tur hatta gidelim dedik arkadaşlarla tarihine baktım ben oy kullanacağım o tarihte gidemem deyince onlar da uyandı ve vazgeçtik. Bir de kandırmaca var ortada! Bir gece kalmalı ve sözüm ona oy kullanmak isteyenleri yetiştireceklermiş! 5-16 Nisan tarihinde Ege Birlik ve Ertürk'ün Sakız seferlerini dolduran İzmirli arkadaşlarım, sizlere inanamıyorum!
Bir oy bir oydur, lütfen bu tarihteki biletlerinizi; geleceğimiz için, çocuklarımız için iptal etmelisiniz! Bu tam olarak bir duyarsızlıktır! Zor günlerden çıkışta katkısı olmayanın, güzel günlerde hissesi yoktur! Valla çok şey dönüyor ülkede...
Bu duyarlı hanımefendinin iletisinden sonra tur şirketlerini aradım telefonla. İlk bahsedilen şirketi temsilen görüştüğüm bayana durumu ilettim. Firmalarına bir haksızlık yapılabilir olasılığı ile kendilerini aradığımı belirttim (telefon kayıtları vardır nasıl olsa). Yetkili kişiye durumu söyleyeceğini ve bana dönüş yapacaklarını belirtse de şu saate dek beni arayan olmadı. İkinci firmanın sitesine girdiğimde sitenin açılışında şu yazı çıktı karşıma; 16 Nisan Pazar günü referandum günüdür. Oy kullanmanın önemli olduğu hatırlatmak isteriz.
Pazar sabah 8.30 ve 11.00 dönüş seferi bu nedenle açılmıştır. TC vatandaşı yolcularımızdan hassasiyet beklemekteyiz. Saygılarımızla…
Demek ki gelen şikâyetler sonrasında bir önlem olarak bunu düşündü firma yetkilileri!
Demem şu değerli okurlar!
Seçim oyunları dünyanın her yerinde vardır ve var olacaktır.
Ama seçim günü Sakız Adası’na gitmeyi yeğleyen duyarsız andonlar da hep var olacaktır…
 
 
SİZİN SESİNİZ
 
Kendisini “sanatçı” olarak niteleyenlere!
 
Gerek yerel, gerek ulusal bazda kendini "SANATÇI" olarak adlandıran arkadaşlarım gözlerinizi benden hiç kaçırmadan şu sorumu namusluca bir yanıtlayın bakalım! Ülkemin ve Cumhuriyet değerlerinin vahamet noktasına getirildiği böylesi bir dönemde üç maymunu oynamaya, sadece dünya nimetlerini paylaşmaya ve kısacası eller havaya modundan çıkmamaya yeminli misiniz?
Oysa sanatçı yaşadığı çağa namuslu tanıklık eden korkusuz bir aydındır. Referandumda HAYIR çıktığının ertesi günü itibarı ile tüm samimiyetsizliğinizle etkinliklerinizde Cumhuriyet marşları okuyarak prim yapacağınızı sanıyor musunuz? Ya da EVET çıktığında “ben zaten akıllı çocuktum hiç yaramazlık yapmadım” savunmasına girerek, paçanızı kurtaracağınızı mı sanıyorsunuz? Şunu biliyor muydunuz kardeşim? Karanlığa seyirci kalmak en büyük hainliktir! Sizin gibilere örnek olmak adına yazımı şu cümlem ile bitiriyorum; hiç ama hiçbir şey ülkemin bağımsızlığından Cumhuriyet değerlerinden ve Atatürk Devrimlerinden daha önemli değildir.
Hiçbir şey Türkiye Cumhuriyeti’nin ikbalinden daha önemli değildir...
 
 
OZANCA
 
Bizim köyü karıştıran
Durmuş dursun durdu duran
Cehaletle yarıştıran
Durmuş dursun durdu duran.
 
Anlamazlar derdimizden
Taş atarlar ardımızdan
İnmiyorlar sırtımızdan
Durmuş dursun durdu duran…
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi