Şarlo ve Başbakan

28 Mayıs 2016 09:00
A
a
Sütiş Eskişehir
Yıl 1906... Amerika kaynıyor...
Ekonomi çökmüş, enflasyon tırmanmış, işsizlik büyük boyutlara ulaşmış, hırsızlık, yolsuzluk, rüşvet diz boyu olmuş...
Ama belirli bir azınlık lüks içinde yaşıyor...
İşte böylesi bir dönemde hepimizin çok iyi bildiği ünlü komedyen "Şarlo" ortaya çıkıyor. Bir film yapıyor. Filmin bir sahnesinde fabrikanın dağılma saati geliyor ve işçiler oluk oluk kapıdan çıkıyor...
Az sonra, bu sahne başka biçimde geliyor perdeye...
Yine fabrikanın vardiya bitiş saatinde düdük çalıyor, kapılar açılıyor ve…
"Bir sürü koyun çıkıyor..."
Olay, Beyaz Saray'a kadar yansıyor ve "Şarlo" yargı önüne çıkarılıyor. Amerikan halkını "koyun" yapmakla suçlanan sanatçı sınır dışı ediliyor.
"Yıllarca İngiltere’de sürgün yaşıyor..."
…….
Tarih 16 Mart 1920...
Bir Meclis Heyeti’ni kabul ediyor "Padişah Vahdettin..."
Sivas Milletvekili "Rauf Orbay", bir ara haIkın gücünden söz edince öfkeleniyor Vahdettin...
"Sen ne diyorsun Paşa?" diyor:
"Millet koyun sürüsüdür. Bu sürüye bir çoban lazım, o da benim..."
Aradan 96 yıl geçti...
Bir AKP Milletvekili de aynı sözü dile getirmişti:
"Bir çobanla başbakan arasında fark yoktur. Biri sürüyü yönetiyor, diğeri halkı..."
…….
Hani bazen kendimizi yargılarız ya...
İşte koyunun insana yakıştırılması "Şarlo"nun bu öyküsünden geliyor ve hala devam ediyor...
Amerikan halkını koyun yapan "Şarlo", bir gün geri çağrılmış ve kahramanlar gibi karşılanmıştı... Amerikalılar özür dilemişlerdi:
"Aylarca, hatta yıllarca meee’leyerek!"
*******************************
Cumartesi Öyküsü
Çetin Arslan Paşa'nın inciri
Şu koltuk sevdalıları var ya, "tutkalla" yapışık sanki!
Öncelikle siyasiler tabii...
İşte onlara örnek bir öykü...
"Çetin Arslan"ı orta ve daha üst yaştakiler iyi tanır...
Önce çok iyi bir insan...
Sonra da, gerçek bir futbol sevdalısı...
Eskişehirspor'un ilk alt yapısını kuran insanlardan biri...
Kendisiyle bu konuyu, TRT’nin spor programı için yaptığımız söyleşi ile Türkiye'ye duyurmuştuk...
"Paşa"lığına gelince...
Eskişehir Hava Hastanesi’nin Başhekimi"ydi ve hastanenin ilk generali olmuştu...
Çok erken bıraktı, emekli olup Lüleburgaz’a yerleşti...
"Neden bu kadar erken?" sorusuna da şu öyküyle yanıt vermişti:
-Köylünün biri yıldan yıla kasabaya iner, alışveriş yaparmış. Yine bir gün inmiş. Bir manav dükkanına girmiş. Adını bile bilmediği incirleri göstermiş. Almış iki okka incir, doğru köyüne...
Bayılmış tadına. Yıl beklemeden bir yaz günü tekrar gelmiş kasabaya ve aynı manava girmiş...
Oraya bakmış, buraya bakmış, incir yok!..
Dükkan sahibine dönmüş: "Geçen aldıklarımdan yok mu?"
Manav, düşünmüş taşınmış bir türlü anlayamamış.
Köylü devam etmiş: "Hani dışı deri, içi darıydı..."
Manav bunu duyunca aklına hemen patlıcan gelmiş. Köylü de aldığı patlıcanlarla dönmüş. Ertesi gün tekrar manava gelmiş. Patlıcanları geri verirken de söylenmiş:
"Arkadaş, sen bunları hem uzatmışsın, hem de tadını kaçırmışsın!"
……..
Çetin Paşa'nın esprisi buydu :
"Ne olursan ol, işin tadını kaçırma"
*******************************************
Günün Şiiri
Bulut sevinci
Ne zaman üstümüzde bir bulut olsa
Büyür sevinçlerimiz gülüşlerimiz büyür
Bir bulut nedir ki Anadolu'da
Güneyde bulutsuzluktan insanlar ölür
Gün ışırken ölü ekinler üstüne
Aç susuzluğumuza güler deve dikenleri
Bir çocuk görür avuçları üstünde
Görür duvaksız gelin gibi mavileri
Durur sonra bilmeden sessiz bir duaya
Üstünde kocaman bir güneş durur
Düşünür yıllarca "He" demek nedir ağaya
Açlık güneyde bir gün kudurur
Büyürken çaresizliğimizin sevinci
Ağa güleşlerinde isyanlar başlar
Kargalar olur üstümüzde
Bir dilim ekmek gibi
Bir bulut sevinci durur...
                                              Hüseyin Ülkü (Varlık-1966)
 ******************
Uçan Kuş'tan
Söyle, şu '"Kolsuz Yaşar"ına "beni kıskanıp durmasın abi...
Yüreği varsa…
"Ayaklarıyla kanatlansın!"
********************
Günün Balı
ANAP döneminin modası "yükselen değerlerdi", AKP döneminin modası "düşen profiller..."
                                                                                                                                    Akif Kökçe
********************
Özdeyiş
İşimize geleni hep "gerçek" kabul ederiz...
Halbuki "gerçek" işimize gelmelidir...
                                                                 Hanri Benazus
********************
Cuk
Ey cari açık, o kadar büyüksün ki...
"Sana dar gelmeyecek makberi hiç kimse kazamıyor..."
********************
Günün Sözü
Ayakta ölmek, dizüstü yaşamaktan iyidir...
                                                                   Roosevelt
*******************
Günün Sorusu
Türkiye'de demokrasiden teokrasiye yatay geçiş çalışmaları yapıldığını gösteren gelişmelerden biri de hangisidir?
"Yeşilay'ın görevini bizzat devletin üstlenmesi..."
***********************
Gerilim
AKP döneminin yarattığı toplumsal tahribat, tamir edilemez boyutlara ulaştı.
Herkes bu "sosyal enkaz"ın altında kalmaya hazır olsun...
                                                                                      Yılmaz Özdil
************************
Kıssa-dan
İnsanlar, çözümü göremediklerinden değil, sorunu göremediklerinden çözümsüz kalırlar...
                                                                                                           G. K. Chersterton
 ****************************
4 karısı olan adam
 
Adamın dört karısı varmış ama, bu kadınlar adamdan hiç memnun değillermiş.
Çünkü evin ihtiyaçlarıyla ilgilenmediği gibi ayrıca kadınları sık sık dövermiş.
Bir gün kadınlar toplanmış ve "Güç birliği edelim ve bu herife yaptıklarının hesabını soralım" demişler.
Adam eve gelir gelmez üzerine çullanıp bir güzel dövmüşler ve kapının önüne atmak için her biri ayak ve kollarından tutarak beşinci kattan indirmeye başlamışlar...
Sadece başı boşta kaldığı için her basamak inişinde kafası merdivenlere çarpıyormuş.
Adamdan o sırada iniltiler içinde bir ses gelmiş:
"Ah akılsız başım, bir karı daha alsaydım o da başımı tutardı..."
*********************************
Kaç dolar?
Doktor, güzel kadını yarım saat beklettikten sonra muayene etmiş ve "Hiçbir şeyiniz yok, sadece biraz üşütmüşsünüz" demiş. Kadın "Borcum ne kadar?" diye sorunca da "25 dolar" yanıtını vermiş. Kadın "Tamam doktor" demiş:
"Siz bana 25 dolar borçlusunuz, benim saatim yüz dolar..."
***********************************
Bir Başbakan
Sanırım dört beş yıl öncesiydi. Yolum düştü, Hırvatistan'a gittim. İnanılmaz güzel günler yaşadım.
Bir gün Zagreb'de çekim yaparken karşıma sokakta müzik yapan bir gurup çıktı. Harika çalıyorlardı...
Fotoğraflarını çektim. O anda fark ettim ki, Başbakan'ın konutu önünde çekim yapıyormuşuz. Tül perdenin arkasından biri bakıyordu, Başbakan'mış...
Orkestra elemanlarından birine, "Sakata gelmeyelim... Başbakan'ın binası önündeyiz" dedim...
Gitar çalan bana döndü:
"Başbakan da kim yahu? Ben halk sanatçısıyım. Beni engelleyecek başbakanı uçururum!"
Bu olaydan bir gün sonra Hırvatistan Başbakanı istifa etmişti. Gerekçesi, kısa ve net:
"Sıkıldım. Biraz da başkası yapsın..."
                                                                                                Prof. Dr. Ertuğrul Algan
************************************
Günün Olayı
Zeki insanlar "anlamadım" kelimesini çekinmeden kullanırlar.
Bilirler ki, onlar anlamadıysa anlaşılmayacak bir durum vardır.
************************************
Günün Biberi
İlahiyatçı profesör "Aldatan kocaya tahammül etmek ibadettir" diyor!
Kadına şiddet yalnızca silahla değil, fetvalarla da uygulanıyor...
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi