İnsanlar arasındaki günlük konuşmalarda ya da resmi ve sivil toplum kuruluşlarının çeşitli beyanlarında sıklıkla duyduğum “sahipsiz sokak hayvanları” tanımlaması beni çok üzüyor. Ben hayvanlara yakıştırılan “sahipsiz” nitelemesinin, insanlarda hayvanlara karşı olması gereken vicdan ve sorumluluk duygusunu zayıflattığını düşünüyorum. Oysa, bu konuda çaba gösteren kişi ve kurumların, toplumda daha çok sahiplenme duygusu yaratabilecek ifadeler kullanmaları gerektiği kanısındayım. Beklide onlara “sokak hayvanlarımız” ya da “sokak hayvanlarınız” gibi sahiplik duygusu uyandıracak nitelendirmelerde bulunulması, şimdiki yetişkinlerde olmasa bile yarının büyükleri olan çocuklarımızın bilinçaltında, doğru bir vicdanın ve sahiplenme duygusunun gelişimine katkı sağlayabilir. Çünkü her insan doğası gereği başka canlılara karşı bir vicdan taşımaktadır. Sorun, o duyguyu çocukluk çağından itibaren açığa çıkaracak ailevi ve toplumsal tutumların ortaya konulmasındaki eksiklilerdir.
Ayrıca insanların; ister kendi özel alanlarında isterse kentlerindeki cadde ve sokaklarında yaşayan hayvanlara karşı gösterecekleri sevgi ve ilginin, kendi psikolojileri üzerinde önemli derecede olumlu etkilerinin olduğu da uzmanlarca dile getirilmektedir. Bir hayvana bakıyor olmak, karşılıklı duygusal bir bağ kurmak, insanın ruh halini rahatlatan bir durumdur. Belki de bu durumu, ünlü Alman edebiyatçı Johann Wolfgang von Goethe’nin “Bir semtin sokak hayvanları sizden kaçmıyorsa, orada yaşayın, çünkü komşularınız iyi ve güzel insanlardır” sözü ifade etmektedir. Bu hayvanlar sizden hayatınıza kastedecek ve alışkanlıklarınızı temelinden sarsacak bir şey istemiyorlar. Bu nedenle hiç değilse yaşadığı kentin sokaklarında bir parça ekmek ya da bir yudum su arayarak dolaşan hayvanlarımıza karşı biraz daha duyarlılık gösterebilmeliyiz. Eğer bunu da yapamıyorsanız, en azından eziyet etmeyin yeter.
Diğer anlayamadığım bir durum ise evlere alınan ve bir süre sonra sokağa atılan hayvanlar. Belirli bir yaşa kadar çocuklarını eğlendirmek için ya da farklı nedenlerle edinilen, hayatta kalma becerisi gelişmemiş ve sizlere karşı duygusal bağlar kurmuş çeşitli türden hayvanlar, bir süre sonra acımasızca alışkın olmadıkları ortamlara bırakılıyorlar. Bu hayvanlara karşı yapılan büyük bir işkencedir. Lütfen hayvan edinmeden önce iyice düşünün! Bu acıyı onlara yaşatmaya kimsenin hakkı yoktur.