2013-2014 futbol sezonunun aktörlerinin, taraftarlarıyla buluşup sahne alacağı, o heyecanlı bekleyiş nihayet gelmiş oldu. Sıkıntılı başlayıp, 4 dakikada mutlu bir sonla neticelenen karşılaşmayı kazanan taraf Eskişehirspor oldu.
2009-2010’da Bursaspor ile şampiyonluğa ulaşan Ertuğrul Sağlam, bu kez Eskişehirspor’un başında sahaya çıktı. Bursaspor’a aynı sezon şampiyonluğu kaybeden eski Fenerbahçe Teknik Direktörü Christoph Daum ise bu kez Yeşil-Beyazlı ekibin patronu olarak Sağlam’ın rakibi oldu.
Eskişehirspor’un, 2008’den bu yana Süper Lig’de mücadele ettiği müsabakalar da ilk defa bu kadar genç futbolcuya yer verilmiş olduğunu gördüm. Bu konuda cesaretinden dolayı Teknik Direktör Ertuğrul Sağlam’ı tebrik ediyorum.
Ancak Eskişehirspor’un öyle sağlam bir omurgası var ki, her rakibin kolay geçemeyeceği bir duvar gibi adeta. Kalede Boffin, savunmada Diego ve Jerry Akaminko, hemen önlerinde N’Diaye en uçta ise Henri Bienvenu yer almakta. Bu kadar kaliteli ve mücadeleci futbolcuların yanına gençlerin monte edilerek, gerek Eskişehirspor’a, gerekse Türk futboluna yeni yeteneklerin kazandırılması adına oynatılmaları, en az şampiyonluk kadar önemli bir eylemdir.
Geçen sezondan, yani 2012-2013 futbol sezonundan hafızamızda yer alan iki önemli futbolcuya değinmeden geçemeyeceğim.
Öncelikle Erkan Zengin’den bahsetmek istiyorum. Onu Eskişehirspor’a kazandıran her kese sonsuz teşekkürler. Niye mi? Futbolun tüm güzelliklerini ve estetik yönlerini bizlere gösterip, yavan ve de çirkinleşen puan mücadelelerinde, zihinlerimize hükmeden heyecanları yaşattığı için. İşin özü diğer emekçi futbolculara belki haksızlık olacak ama ben yine de içimdekileri dile getirmek istiyorum “Erkan ve ötekileri”.
İkinci futbolcu ise Diomansy Kamara, geçen sezon bıraktığı yerden aynen devam etmekte, tek artısı az da olsa savunmaya yardım ediyor.
Zorlu geçecek bu uzun lig maratonunda, hem genç futbolculara hem de tecrübeli kramponlara fazlasıyla ihtiyaç duyulacak. Bu mücadeleler neticesinde şanslarını iyi kullanan genç futbolcular, gerek Eskişehirspor’a gerekse kendilerine, ekonomik anlamda da bir kazanç sağlayacaklar.
Bu sezon da, geçmiş sezonlarda olduğu gibi, Kırmızı Şimşeklerin en büyük gücü taraftarı olacaktır.12’nci adam yine tribün şovlarıyla büyülemeye devam ediyor.