Sadece Suat Kaya ile olmaz

Ankara Demirspor'la 2 – 2 berabere kalarak ligin ilk devresini tamamladık. 3 puanımızın silindiği bu yarıda sadece 10 puanımız bulunuyor. Belli ki transfer tahtasını da açamayacağız. Eğer şu anda lig bitmiş olsaydı, Anadolu Selçukluspor 18 puanla kümede kalmayı başarmış olurdu. Şimdi biraz varsayımlar üzerine konuşalım. Diyelim ki takımlar ligin ikinci yarısında da aynı performansı gösterecek. Bu da yaklaşık 32 puan toplayan bir takımın – ucu ucuna da olsa – kümede kalabileceğini gösterir. Demek ki Eskişehirsporumuzun kümede kalabilmesi için ikinci yarıda en az 22 puan toplaması gerekiyormuş. İlk yarıda 13 puan toplayabilen bir takımın (3 puanımızın silindiğini unutmayın) herhangi bir takviye almadan 22 puan toplaması biraz zor. Elbette Suat Kaya'ya güveniyoruz. Geldiğinden beri takım daha iyi top oynamaya başladı. Ancak eldeki kadro ortada. Bu arada taraftarımız da tribünlere gelmiyor. Ortada bir avuç cefakâr taraftarın dışında tribünlere gelen taraftar yok. Bu koşullar altında 20 – 25 puan toplamamız biraz zor olacaktır. Üstelik 22 puan toplasak da kümede kalacağımızın garantisi yok.

Karamsarlık yapmıyorum; sadece tarafsız bir analiz yapıyorum. Geçen senenin başında lafı hiç uzatmamış, "Bu takım küme düşer" demiştim. Ancak bu sene "Bu takım kesin küme düşer" diyemeyiz. İşimiz zor. Bu iş Suat Kaya'nın şapkasından tavşan çıkartmakla çözebileceği bir şey değil. Devreye kesinlikle 12'inci futbolcumuzun girmesi gerekiyor. Eğer ki taraftarın takıma ilgisi bu düzeyde kalırsa işimiz daha da zorlaşır. Kümede kalmak için tek bir ihtimalimiz var; taraftar tribünleri dolduracak...

Çünkü zaten batıyorlar

İktidarın bitmeyen öfkesinden sanayiciler de nasibini aldı. Sanırım İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "AKP iktidarında bir gün herkes terörist ilan edilecek" derken şaka yapmamış. Kebapçılara bile vatan haini diyen bir zihniyetimiz var. Yani efendimizin öfkesinden korkup gidip midye dolmacılık filan yapsanız, "Bunlaaaaar! Millete ağır metal yediriyorlaaaarrr!.." diye kükreyen bir "Şahsım" karşınıza çıkacaktır.

Efendim mesele şudur. Türk Sanayici ve İşadamları Derneği hükûmete bir çağrıda bulundu ve ekonominin bilimsel kurallara uyarak yönetilmesini istedi. Bunun üzerine Sayın Recep Tayyip Erdoğan, "Sizin cinsinizi ve cibilliyetinizi biliyorum" diyerek, kendisine yakışan entellektüellikte bir çıkış yaptı. Tabii bunun üzerine piyasalar allak bullak oldu, dolar roket gibi fırladı ve iğneden ipliğe kadar her şeye zam geldi.

Eskişehir'de de dâhil olmak üzere pek çok sanayici ve işadamı artık korkmadan konuşmaya başladı. Bunun üzerine Eskişehir'deki AK gazeteciler de dâhil olmak üzere bütün Türkiye'deki AK kalemler üstü kapalı ve açık bir şekilde işadamlarını tehdit etmeye, korkutmaya başladılar.

Ancak söz konusu korkutma çabalarının işe yaramadığını görüyoruz. Neden biliyor musunuz? Çünkü iktidar yandaşlarının "Sizi batırırız" tehditinin anlamı kalmamaya başladı. Çünkü Türkiye'deki herkes gibi sanayiciler de batmaya başladı. Çünkü korkacak bir şeyleri kalmadı.