Rize'ye bardak heykeli

Rize Belediye Başkanı Prof. Dr. Reşat Kasap, geçenler de, yeni meydanın düzenlemesi için bir proje hazırlatmış.

Projede, Cumhuriyet Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı’nın bulunduğu yerde,

‘çay bardağı’ yer alacakmış.

Projeye, başta ADD olmak üzere bütün kuruluşlar karşı çıkarak,

“Olmaz böyle şey” demişler.

Başkan Kasap, bunun üzerine,

“Ne yapılacağına henüz karar verilmedi” demiş.

Tepkilerin artması üzerine de,

“Meydana çay bardağı mı koyalım, yoksa Atatürk Anıtı mı yapalım diye anket yapacağız” açıklamasında bulunmuş.

***

Bir hayli ilginç değil mi?

Bakalım Rizeliler bu duruma ne diyecekler?

Benim için önemli olan Atatürk düşmanlığı.

Aynen katıldığım bir yorumda şöyle deniyordu:

“Rize sevimli, güzel bir kentimiz. Buraya gelecek Azeri ve Rus turistler kentin merkezinde Atatürk heykelinin yerinde “bir çay bardağı” heykeli görürlerse nasıl bir yorum yapacaklar? Ne diyecekler?”

Doğrusu çok ilginç.

Anketin sonucunu gerçekten merak etmeye başladım.

***

Gelelim seçimlere.

Ve de Eskişehir’deki politik havaya.

Halk, AKP ile CHP arasında gidip geliyor.

Yani bir hareketlenme var insanlarda.

7 Haziran’ın havası değişti.

1 Kasım havası yorumlanmaya başladı.

Seçmen, liderlerdeki değişimi izliyor ve sorguluyor,

“7 Haziran da neydi?”

“Kim ne demişti? Şimdi ne diyor.”

Diyeceksiniz ki,

“CHP ve AKP’de milletvekili adayları bu seçimde yorumlanmayacak mı?”

Yorumlanacak elbette.

Durum CHP için değil ama AKP için fark ediyor.

Salih Koca alındı.

Yerine  “Harun Karacan” getirildi.

Bu değişikliğin, sonuca nasıl yansıyacağı net değil ama kulaktan kulağa fısıldanıyor.

Sonuç dönüp dolaşıp,

“Emine Nur Günay ile Cemal Okan Yüksel’e dayanıyor.”

Bana göre sekiz, on bin oy,

“Her şeyi değiştirecek…”

***

Siyasi partilerdeki hareketlenme sağlı sollu, önlü ve arkalı biçimde sürüyor.

 Belli bir kesimin dışında henüz, netleşmiş bir durum göremiyorsunuz.

Politik yorumcular Harun Karacan için yorum yapıyorlar.

Kimisi çok şey değiştirecek diyor.

Kimisi ise belli olmaz diye konuşuyor.

Dedim ya,

Bütün mesele “Sekiz, on bin dolayında bir oya dayanıyor.”

AKP almak için, CHP ise bu oyu korumak için uğraş verecek.

/////////////////////////////////////

Günlerin getirdiği

AKP’de dengeler

İktidar partisi genel seçimler için yoğun bir çabaya girmiş durumda. Dün konuştuğumuz milletvekili adaylarından biri, “Aramızda ikilik yok. Parti için elbirliği ile çalışıyoruz” dedi.

Gerçekten ilginç. Nabi Avcı, Harun Karacan ve Emine Nur Günay çalışmalara aktif biçimde katılırken, diğer adaylar Yılmaz Altın, Yetkin Tetik ve Ali Demirel’de kendilerini yalnız bırakmıyorlar. Dikkatimizi çekti, AKP’deki çalışmalara Salih Koca ve Ülker Can’da çağrıldıklarında, aktif biçimde katılıyorlarmış. Öyle ya. Doğru olanda bu. AKP’li bir okurumun söylediğine geliyor işler. Bakalım işin ucu nereye varıp dayanacak. Harun Karacan  AKP’de  sürükleyiciliğini  yapabilecek mi? İlk  rauntta  seçilemeyen  Emine Nur Günay,  CHP’li Cemal Okan Yüksel’i zorlayacak mı?

/////////////////////////////////////////////

Es-Es biraz dikkat

Geçtiğimiz hafta ligin son dördüncü sırasında olan  Eskişehirspor, bu haftaki  Bursa  yenilgisinden sonra  sondan ikinci sıraya  indi. Sıralamada dört puanlı Es-Es sondan ikinci, bir puanlı Mersin İdmanyurdu sonuncu. Bursa’daki 2-0’lık yenilginin ardından taraftar teknik adam Skibbe’yi istifaya çağırırken, yönetime de bu  gidişe bir an önce  çözüm bulması uyarısında bulunmuş. Bir açıklama yapan Skibbe; “Bir puan alabilirdik ama olmadı Bursaspor’u kutluyorum” demiş. Skibbe’nin centilmenliğine bir şey demiyoruz da, Es-Es’te bu gidişe ne diyor onu anlayamadık. Aman dikkat diyoruz. Yer demir, gök bakır değil henüz. Bu hafta sahamızda BJK maçı var. Unutmayalım futbol çok yanlı bir spor. BJK karşısında alınacak bir galibiyet her şeyi düzeltecektir.