Rin Tin Tin…

29 Haziran 2016 09:00
A
a
Sütiş Eskişehir
Gecenin ilerleyen saatlerinde "Amigo Orhan" aradı:
"Haber-Türk'ü izle, Kılıçdaroğlu'nun "bilinmeyen yönlerini açıklıyorlar..."
Ne olabilir ki?
Diye düşünürken, devam etti Orhan abi:
"Kovboy filmlerine bayılıyormuş..."
Bir "ruh ikizi" yakınlığımız olduğunu biliyorduk...
Demek...
"Bir avuç dolar'mışj"
……..
Herhalde o da bizim gibi çocukluğunda çizgi roman düşkünüydü...
"Bir Tommiks hayranı..."

Biz de Konyakçı'dan "konyağı", Doktor Sallosa'dan "akıllılığı" öğrendik...
Albay "Brown"ın kızı…
"Suzi'den de temiz sevgiyi..."
……..
Bu çizgi romanlar, çocukluğumuzun kişiliğine de ayrı bir çizgi vurmuştu...
"Belki akıllı, belki aptalca!"
Daha ilkokulda, öğretmenimize leblebi şekeri verirken karşılığını bekler gibi düşünmüştük!
Herhalde “Binbir Surat”tan esinlendik!
Bugünün televizyon çocuklarını bilemiyoruz ama, bizler böyle bulandırdık beyinlerimizi...
Kimimiz sonradan "sulandırdık", biraz akıllandık, kimimiz zaman tünelinden geçmiş gibi buğulandırdık!..
Hepimiz kendimize göre bir kahramandık!
“Ne Tom yaşlandı, ne de Çelik Bilek!”
Konyakçı, şişeye devam!
"Suzi hâlâ Tom’a aşık..."
Özal'ın tutkusunu biliyorsunuz...
“Red-Kid”e hayrandı... Özal dünyada yok, Red Kid yaşıyor.  Bütün romanlar böyle bitmiyor…
“9 seçimden yenik ayrıldı Kılıçdaroğlu…”
Tarih, insan ömrüne, Red Kid’in köpeği…
“Rin Tin Tin kadar değer vermiyor!..”
******************************
Günün Şiiri
Bu kadar
 
Güneş bu kadar uzak değildi
Ay bu kadar yakın
Gündüzler bu kadar soğuk değildi
Geceler bu kadar sıcak
Gökyüzü bu kadar engin değildi
 Toprak bu kadar sıcak
Hayvanlar bu kadar uysal değildi
İnsanlar bu kadar yırtıcı
Vücutlar bu kadar soğuk değildi
Kanlar bu kadar sıcak...
                                                    Nusret Dişo Ülkü (Varlık-1968)
*********************************
 
Günün Balı
Türkiye'de içki içenlerin oranı düşmüş. Ancak "içki içen kadın" sayısı artmış...
Kale düştü...
Sadece “Kız Kulesi” direniyor!
                                                   Balthör
**********************************
Kıssa-dan
Politikacılardan tek beklentim, dünyayı değiştirmekle yetinmeleri ve gerçeği değiştirmeden işe başlamalarıdır...
                                                               Jean Paulhan
****************************************
Özdeyiş
Küçük adam, en küçük tenkitte çıldırandır...
                                                                        Baltbör
****************************************
Günün Sözü
Düşünce, hareketliliğini hep kuşku ve meraktan alır…
                                                                        Hanri Benazus
*****************************************
Foto: Ekte
Alman Carı'ndan plaj tadına
Kıyısında ayağımızı sokmaya çalışıyorduk, biri itince suda bulduk kendimizi... Karşıya nasıl geçtik, hâlâ bilmiyoruz...
Böyle başladık Porsuk'ta yüzmeye...
Ama "Alman Carı" olayını yaşamadık...
"Hüsnü Arslan" aydınlatmış, Büyükerşen'e anlattırmış...
Bakın ne diyor Hoca?
-Kütahya Caddesi’nin sonundaki köprüden yukarı çıkıldığındaki Porsuk yatağının olduğu yer. Bir kıvrıntı yaptığı yer, taşıyıp bıraktığı yerde kumluk bir alanı da var. Küçük bir plaj gibi. O zamanın Porsuk çayının suyu yaz aylarında duru, pırıl-pırıl...
“Beyaz donlarımızla girip, yüzerdik. Bizim kuşak hamamlarımızın havuzlarıyla birlikte oralarda öğrendik yüzmeyi...”
……..
Peki, neden "Alman Carı" denmiş?
O nu da açıklıyor Yılmaz Hoca:
“Demiryolları fabrikaları, binaları, cer atölyesi Almanlar tarafından yapıldı. Hem Alman işçi ve ustalar, hem de yerli işçiler 150-200 metre uzaklıktaki bu doğal plağa gider, orada serinleyip yıkanırlarmış...”
……..
Bizim kuşak da sonrasında "Bademlik Yüzme Havuzu"nda coşardı hep... Ama bugüne bir bakın...
"Eskişehir’de, bozkırın ortasında plaj var..."
Yukarıdaki fotoğrafın altına "Bodrum'dan bir görüntü" denilse, kim itiraz edebilir ki?
Eskişehir değerini iyi bilmeli...
*************************************************
Müthiş bir hediye paketi
Kadın, sabah uyanır uyanmaz, "kocacığım" demiş:
"Rüyamda ne gördüm biliyor musun?"
Adam pek oralı olmamış ama kadın devam etmiş:
"Akşam eve elinde çok şık paketlenmiş bir kutuyla geliyorsun. Ben de paketi heyecan içinde açıyorum ve içinden ne çıkıyor, biliyor musun? Bir inci kolye..."
Sözünü bitirir bitirmez de sormuş:
"Sence bunun anlamı nedir?"
Kocası gülümsemiş: "Bu akşam öğrenirsin hayatım..."
Ve de adam akşam elinde şık bir paketle eve gelmiş...
Kadın gözlerine inanamamış:
"Sen bir tanesin, harikasın!" diye paketi aceleyle açmış...
Kutunun içinden ne çıkmış dersiniz?
"Rüya tabirleri kitabı..."
************************************************************
Yüklü bahşiş verelim
Kadın eşiyle gittiği lokantada garsonun sık sık masalarına gelip her türlü hizmeti fazlasıyla yapmasından etkilenmiş ve kocasına, "Yüklü bir bahşiş verelim" uyarısında bulunmuş.
Kocası da, "farkındayım" demiş:
"Bluzunun düğmelerini kapat artık!"
***********************************************************
Dağ başını…
"Dağ başını duman almış" diye başlayan Gençlik Marşı Türkiye'de ilk kez 1916 yılında yani tam 100 yıl önce seslendirilmiş. Marş’ın yüzüncü yılıymış.
Bilindiği gibi bu bir İsveç halk şarkısıdır.
Notaları İsveç'e eğitim görmeye giden "Selim Sırrı Tarcan" tarafından getirilmiş, sözleri "Ali Ulvi Elöve" tarafından yazılmıştır.
İsveç'in adeta sıradan bir halk şarkısı bizde coşku dolu marş haline gelmiştir.
“Atatürk” ve arkadaşları 1919'da Samsun'dan Ankara'ya giderken yolda durmadan bu coşkulu marşı söylemiş...
Biliyorsunuz, Cumhuriyet'e şaşı bakanlar, Cumhuriyet coşkusu taşıdığı için "10. Yıl Marşı"na savaş açtılar.
Bu marşı da yasaklamaya çalınmasınlar!
****************************************************************
Günün Olayı
Dilerim CHP, Demokratik rejime sahip çıkmak için etkin direniş yolları bulur ve
bu gidişe "Dur" diyebilir...
                                              Emre Kongar
************************************************************
Günün Biberi
İktidar "AB için İngiltere gibi referanduma gideriz" diyor.
İyi de...
"Çıkalım" desek daha giremedik! “Girelim” desek, almıyorlar...
                                                                                                        Akif Kökçe
 *************************************************************
Uçan Kuş’tan
Paraleleci kuşların listesinden haberin var mı abi?
"Deve kuşundan başlamışlar!"
*************************************************************
Gerilim
Bazı TV antenleri "görüntü kirliliği" yarattıkları gerekçesiyle kaldırılacakmış.
Hazır el değmişken, ekranlara çıkıp "bilgi kirliliği"ne neden olan çanak tutucular da temizlense, ne güzel olur...
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi