"1999 yılında Eskişehir'de hiç sokak çocuğu yoktu..."
-Su boyunda oturan biz ablalarına, abilerine mendil satan bir "Esmacığımız" vardı ki, onun da akşam ezanı okununca, başını sokacağı bir evi olduğunu biliyorduk...
İşte yarattığı sokak çocuklarından başlayarak, bu "tuhaf" düzenin tüm çarkları çırılçıplak görünür olmuştu İstanbul'da...
"Eskişehir'de bu kadar keskin şekliyle görmediğim bir düzendi bu.. Ve o gün bugün hiç alışamadım gördüklerime, düzene..."
…………
Yukarıdaki satırları "Rengin Arslan"ın dört yıl önce "Anadolu"daki bir yazısından aktardık...
Eskişehirli bir yürekli kızımız
Halen "BBC Türkçe"de çalışıyor...
Ne demişti Erdoğan?
"Uluslararası bir televizyonun Türkiye’deki muhabiri gidiyor, iki tane figüran buluyor ve madenci yakınıymış gibi onlara rol yaptırıyor. Biz bu fırsatçılığa pabuç bırakmayız..."
Ardından "havuz medyası" hücum "Rengin"e...
Ama BBC Türkçe, hemen arkasında duruyor ve haberin doğruluğunu vurguluyordu...
Tıpkı, "yerlerde sürüklenen türbanlı"...
Tıpkı, "camide içilen içkiler" gibi tutmamıştı bu asılsız maya!..
………….
Adana’da yılbaşı biletleri çalınan 75 yaşındaki "Reşit Amca" için dile getirmişti o yazısını Rengin…
"Üzülme" diye uyarmıştık :
"Çalınan yıllar ve çalınan umutlar da büyük bir yaşam sermayesidir..."
Gördün mü umudun rengini...
Başbakan kızıyor ama!..
"Bugün dünya dinliyor seni..."
Günün Olayı
Televizyonlara çıkan ilahiyat hocalarına, her türlü konularda soru soruluyor da nedense bir tek "devleti soymak, kadını dövmek, gençleri katletmek caiz midir?" diye sorulmuyor...
Akif Kökçe
Günün Biberi
Şırnak Valisi "Başbakan’ı ve Öcalan'ı takdirle karşılıyorum" diyor.
Eli mahkum!
"Biri iktidarın büyük, diğeri de küçük ortacı...”
Atalarımız nasıl haberleşmiş?
Temel bilim adamı iken bir arkeoloji araştırmaları konferansına davet edilir.
Amerikalılar anlatmaya başlar:
-Biz ülkemizde yaptığımız kazılarda 21 metre aşağıya indik ve telefon kabloları bulduk. Bunun anlamı da açık:
"Atalarımız asırlar önce telefon kullanmışlar."
Sıra Türkiye'ye gelir ve Temel başlar anlatmaya:
-Biz ülkemizde yaptığımız kazılarda 50 metre aşağıya indik ama bir şey bulamadık...
"Öyleyse atalarımız telsiz telefon kullanmışlardır..”
Ayık gören yokmuş!
Adam karısıyla yemek yerken gözü de yan masada kadehi çevirip duran kadına takılmış... Karısı "tanıyor musun?" diye sorunca da "Evet, eski flörtüm" demiş:
"Ayrıldığımızdan beri ayık gören yokmuş!"
"Hadi canım atma" demiş karısı:
"Kutlamayı çok uzatmış, o kadar!"
Agorafobi
Melih Aşık dile getirmiş:
"Agora" eski Yunan dilinde "meydan" anlamına gelir.
"Agorafobi" diye bir ruhsal hastalık vardır... Kişi evinden sokağa, hele bir meydana çıkmaya korkar. Kalabalık arasına giremez. Yalnız kalmaya tahammül edemez... Bu iktidarda benzer bir hastalık var. Ancak bunlar kendileri meydanlara çıkmayı seviyor da muhaliflerinin meydana çıkmasından çok korkuyor. Anlaşılıyor ki onların söylediklerini ve söyleyeceklerini inandırıcı buluyorlar.
Onları dinlerken kendilerini aynada izledikleri hissine kapılıyorlar.
"Agorafobi" kadar tehlikeli bir fobi bu...
Kısaca "Demokrasi fobisi" olarak da tarif edilebilir.
Günün Şiiri
Kapı önünde
Her kapı önünde yüzün güler
İlkin ellerin sonra yüzün geçilecek
Parmaklarım bıraktığın anda eski
Güneşten sağılan bir pekmez ki
Ağzının ucuyla içilecek
Her kapı önünde bir gül açılır
Gülleri sulayalım gülleri
Görün gülleri suluyoruz bütün gün
Bir gül alabildiğine mahzun uykusuz
Evreni yeniden yaratmak ona vergi
Mesut Tarcan (Varlık-1960)
Anadolu'nun yeni profesörleri
"Anadolu Haber"in Mayıs-Haziran sayısından öğrendiğimize göre, Anadolu Üniversitesi’nde 7 öğretim üyesi profesör oldu.
Yaptıkları çalışmalarla emeklerinin karşılığını alıp profesörlük unvanı elde eden öğretim üyelerine beratlarını tek tek Rektör "Naci Gündoğan" verdi...
"Tevfik Volkan Yüzer, Berna Yazıcı, Verda Canbey Özgüler, Banu Uçkan, İlknur Maviş, Hayri Ertan ve Gökhan Arslan"ı biz de kutluyoruz...
Bu arada "Anadolu Haber"in kapağına da değinmek istiyoruz...
"Soma"ya ayırmışlar ve de Anadolu'ya yakışan mesajı iletmişler...
İçerik olarak da değişikliğe gidilmiş...
Rektör "Naci Gündoğan”ın sahibi olduğu "Anadolu Haber"in yeni künyesinde yer alan ekibi de ayrıca kutluyor ve başarılar diliyoruz...
Günün İncisi
Bıçak yarası geçer, dil yarası geçmez!
Günün Sorusu
CNN’deki "Dört bir taraf" programına katılan gazeteciler birbirlerinin hakaretlerini hazmetmek için ek ücret alıyorlar mı?
Günün Sözü
Güç ortaya çıkınca, kanunlar zayıflar.
Napolyon
Kıssa-dan
Bir devletin baştaki yöneticileri ahlaksız olsun da aşağı tabakadakiler iyi adam olsunlar, bu güçtür.
Montesquieu
Kolsuz Yaşar’dan
“Bukalemun”un, yaygın inanışın tersine "kamufle olmak için" değil, daha iyi fark edilmek için renk değiştirdiği ortaya çıkmış.
Ben de bugünlerde "sarı"yım abi...
"Beklemede!.."
Günün Balı
Şeytanlar gittikçe çoğalıyor...
Çünkü Hazreti Muhammed "Haksızlıklar karşısında sessiz kalan, dilsiz şeytandır" demişti.
Okay Taşlı
Özdeyiş
Felsefe düşüncenin haylaz çocuğudur.
Hanri Benazus
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...