Kazım Kurt'tan sosyal belediyecilik vurgusu Kaya tuzunun içinden 100 kilo uyuşturucu ele geçir… O görüntü Eskişehir'in merkezine yakışmıyor! Yanan fabrikanın çökme riski bulunuyor! Yangın çıkan ev kullanılamaz hale geldi... Eskişehir'den yılın ilk kar manzaraları görüntüler… 24 Kasım Pazar altın fiyatlarında son durum Afyonkarahisar'da feci kaza: Çok sayıda yaralı var… Eskişehir beyaz bir güne merhaba dedi! İşte günün … Dem Dem takılmadı Sümer’in başında Ali Onur Özer çıktı İşitme Engelliler yaşa takılıyor Birbirlerini tebrik ettiler Heyecanlı maça ilgi vardı Anadolu Üniversitesi kampüsünde sonbahar temizliği… Eskişehir parkındaki dubalar tepki çekti

Üye Girişi

Üye Ol

Eskişehir

Alpu

Spor

Gündem

Eskişehir Hava Durumu

Resmi İlanlar

Eskişehir Nöbetçi Eczaneler

Afyon

Bilecik

Eskişehir Gezi Rehberi

Eskişehir Parkları Eskişehir Müzeleri Eskişehir Yemekleri Eskişehir Camileri, Külliyeleri ve Anıtları Eskişehir Alışveriş Merkezleri Eskişehir Restoranları (Yeme İçme) Eskişehir Gece Hayatı

Magazin

DİĞER

Kütahya Ekonomi Eskişehir etkinlik Kültür Sanat Dünya Sağlık Teknoloji Eğitim Röportaj Biyografi Eskişehir Siyasetçileri Yaşam Ramazan

Eskişehir Videoları Foto Galeri Yazarlar Eskişehir İş İlanları Seri İlanlar İletişim

24.11.2024 - Pazar

Önder Baloğlu

Tüm Yazıları Diğer Yazarlar

Politik muska

25 Temmuz 2013 09:30

Görüşler

Politik muska

Yıllarca CHP için çalışmış, bir süre de köşe yazarlığı yapmıştı "Ergun Güven..."

Kişilikli ve adı gibi güvenilir bir politikacıydı...

Ama sürekli yakınırdı:

"Partiye uzaylılar sızdı!..

" CHP içindeki uzaylılar yakıştırmasını duyunca aklımıza gelir fıkrası...

Politikacının biri kahvede propaganda yapıyormuş...

Konuşmasının en haraketli anında omzuna birinin tüy gibi dokunduğunu hissetmiş:

“Tık-tık-tık..."

Önce aldırmamış ama tıklamalar huylandırcak biçime dönüşünce arkasına bakmış..

Ne görsün?

"Bir uzaylı..."

Küçücük bir yaratık, üstelik sürekli gülüyor...

Derken dost olmuşlar, sohbetleri iyice koyulaşınca uzaylı sormuş:

"Sizin dünyada seks nasıl yapılır?"

Politikacı en ince ayrıntısına kadar anlatmış... Merak bu ya, politikacı da aynı soruyu uzaylıya sormuş...

"Bizim ki çok basit" demiş uzaylı ve politikacının arkasına geçerek omzuna üç kez dokunmuş:

“Tık-tık - tık..."

…….

Politika kazanı her geçen gün daha sıcak kaynıyor...

“Yalnız CHP’de mi uzaylı?”

AKP'de yok mu?

"Kimbilir kimler tıklanıyor!”

" 7’sinden 70'ine nasıl "futbolu çok iyi biliyorsak", siyaseti de "akademisinden mezun olmuş" gibi yorumluyoruz artık...

“Her gün bir aday atıyoruz ortaya..."

Padişahın köpeğini iyileştiren "muska”yı anımsadık yine... Ne yazmış hoca?

"Tamah ettim etine..

Muska yazdım itine..

Tutsa da şeyime..

Tutmasa da şeyime!..”

Zor fikstüre “Sağlam” bakış!..

Süper Lig’in fikstürü çekildikten sonra olasılıklar ortaya atıldı...

Doğrusunu isterseniz, Eskişehirspor son yılların gerçekten en zor fikstürünü çekti diyebiliriz...

Sadece ilk dört maça bakın...

"Bursaspor ile içerde..."

"Fener'le İstanbul'da..."

"Galatasaray'la içerde..."

"Sivas'la dışarda..."

Şaka değil..

4 maç da birbirinden zorlu geçeceğe benziyor.

Ve de bir nokta!

"Ertuğrul Sağlam"ın ilk maçı yıllardır hizmet verip şampiyon yaptığı Bursaspor ile...

Hemen ardındaki maça bakın...

"Ersun Yanal"ın ilk maçı da Eskişehirspor ile... Hani zorlu falan diyoruz ama, çok zevkli olacağına inandığımız karşılaşmalar...

Ve son nokta!

Biliyorsunuz, Eskişehirspor bu sezon fikstürün "Bay" takımı...

Yani hiçbir takımı takip eden maçlar oynamayacağız... Bir istatistike göre de, "Bay"lık Süper Lig takımlarına hiç yaramıyor...

Rahmetli "Hatay Sarkanak" Hoca, "Gerekirse hakemi de yeneceksiniz" derdi futbolcularına...

Ertuğrul Sağlam'a da "Bay"lığı hatırlatmışlar...

Hatay Hoca gibi yanıtlamış:

"Fikstürü de yenmesini bileceksiniz..."

Tüm bu kuşkulu görüşlerde madalyonun bir yüzü daha var...

İlk 4 maçı en az kayıpla geçersek, yolumuz açık olur...

Bunun için umutluyuz:

"Zor fikstüre, Sağlam bakış..."

Günün Olayı

Erdoğan, "Türkiye'de birkaç kişi ölünce dünya ayağa kalkıyor ama Mısır'da ölen onca kişiye kimse aldırmıyor?" diyor.

Bilmeyen de Türkiye'nin değil, Mısır'ın başbakanı konuşuyor sanacak...

Akif Kökçe

Günün biberi

"Şair kafası" deyip geçmeyin, yaşam denen bir düş gerçeği varsa onu önce şairler duyar, duyurur:

"Bu sabah bir adamı astılar..."

Oktay Akbal

Günün Şiiri

Yaz kırağısı

Sen, dirimle bir günler, Sivas örsünde

Kılınç döven bir demirci bileği

Oysa artık yaşantıya adımı

Gözünü alaca basmış bir yaşlı

Türkmen Beyi...

Sen, yanık bir ezgi akşam burçlarında

Gölgesi vurgun yemiş öylece yatar

Öte yan, bir kuş ucumu, en uzak, en yakın

Tel Örgüler ardından bakılan bahar...

Ve sen can, yaradaşım, onmaz acılı

Ölüm tüm yaratıklar boynunda bukağı

Delen bir sızı ne ki şu göğüs kafesinde

Temmuz günü yüreğin kırağı bağlaması...

Tahsin Saraç (Türk Dili-1972)

"Alo Fetva"ya gelenler

Halkımız merak ettiği dini konuları Diyanet1e telefon açıp "Alo Fetva" hattına soruyor...

Ama neler neler?

"Kocam elimden tuttu, orucum kaçar mı?"

-Hz. Adem ile Hz. Havva anamızın nikahını kim kıydı?

"Kocam beni aldatıyor. Dua okuyup pantolununun paçalarını bağlarsam aldatmazmış, o dua hangisiydi?"

- Baykuş öttü duydum. Hangi duayı okursam rüyama girmez?"

"Gelinim doğum yaptı. Yanına anahtar gibi metal bir şey asacak mıyım? Asmazsam şeytanlar gelip torunumu alır götürür mü?"

"İşe giderken eşimi öpsem orucum bozulur mu?"

Mark Twain ve oruç

"Mark Twain", oruç tutmanın hastalıkları tedavi ettiğini düşünürdü.

Soğuk algınlığı ve ateşi, bir veya iki gün hiçbir şey yemeyerek tedavi ederdi.

Kurtarıcı arayan vatandaş!

Erzurum'da cami minaresi için büyük bir temel çukuru kazılır, Gece gündüz demeden içen şehrin ayyaşı, gece yarısı çukura düşer. Umutsuzlukla "Kimse yoh miii?" diye seslenir. Ramazan olduğu için etrafta kimseler yoktur.

Teravih çıkışı, caminin imamı, ayyaşın bağırmaktan kısılmış sesini duyar ve "Ne yapıyorsun orada?" diye sorar.

Ayyaş, "Biraz içmişem, sonra da düşmüşem, nolur kurtar beni hoca efendi" diye yalvarır.

Hoca, "Utanmıyor musun mübarek günde içmeye?" diye çıkıştıktan sonra, "Seni kurtarırım ama bir daha içmeyeceğine, beş vakit namaz kılacağına ve oruç tutacağına yemin edeceksin" der...

Bunları dinleyen sarhoş, sesini biraz yükselterek tekrar bağırmaya başlar:

"Başka kimse yoh miiiii?"

Hoca susayınca

Nasreddin Hoca’ya oruç vurmuş susuzluktan kıvranırken bir çeşmeye ağzını dayamış... Tam içerken gören köylü, "Yaptığın günah değil midir?" diye bağırmış... Hoca da, "Ben ne yapayım arkadaş" demiş:

"Ramazan gider bir daha gelir, ama ben gidersem bir daha gelmem!"

Günün Balı

Uçmayı başaran yavrular güneş nöbetini çoktan devraldılar.

Bize tepeden bakıyorlar ama, olsun...

İkide bir "etmelerini" de talihten sayıyoruz

Mustafa Balbay

Gerilim

Kutuplanmış bir toplumu gerek oy avcılığı açısından, gerek görüşlerini toplumun geneline dayatmak açısından belli ki amaçlarına daha uygun buluyor.

Nilgün Cerrahoğlu

Günün Sözü

Toprak ulur, çiftleşme gecesi.

Tutunmaya yetmez, ölü dağların komplosu...